Ülseratif kolitte iyi bir tedavi yaşam kalitesini yükseltiyor

SAĞLIK-YAŞAM 21.02.2019 - 13:05, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 1717+ kez okundu.
 

Ülseratif kolitte iyi bir tedavi yaşam kalitesini yükseltiyor

    Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, kalın bağırsağın iltihaplı bir hastalığı olan Ülseratif kolitin halk arasında bilindiğinin aksine çaresiz olmadığını bildirdi.   ADANA / İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, kalın bağırsağın enflamatuar (iltihaplı) bir hastalığı olan Ülseratif kolitin halk arasında bilindiğinin aksine çaresiz olmadığını, iyi bir takiple hastaların ömür boyu kaliteli bir yaşam sürebildiğini bildirdi.   Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü,  “Ülseratif kolit barsağın ince barsakdan sonraki bölümü olan bir kalın barsak hastalığıdır.  Ülseratif kolit, kolonun iç yüzünü döşeyen mukozada iltihaplanma ve ülserlere yol açar. Tedavisi ise mümkündür” dedi.   Hastalığın belirtilerine de dikkati çeken Prof. Dr. Güöürdülü, ateş, rektal ağrı, ishal, kilo kaybı, iştahsızlık, makattan kan gelmesi, eklem ağrısı, eklem şişmesi, mide bulantısı, cilt sorunları, göz iltihabı ve ağız yaraları ile belirti veren Ülseratif kolitin, ilerleyen dönemde düzensiz kalp atışları ve nefes darlığına da yol açabildiğini bildirdi.     KRONİK VE TEKRARLAYICI Kalın bağırsağın enflamatuar (iltihaplı) bir hastalığı olan “Ülseratif kolitin” kronik ve tekrarlayıcı özelliğinin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Gümürdülü, şunları kaydetti:   “Bu hastalık kalın  bağırsağın her bölgesini tutabildiği gibi hafif orta ve şiddetli diye 3’e ayrılmaktadır. Bu tür hastalıkların mutlaka ve mutlaka bir doktor tarafından takip edilmesi gerekir.    Hastalarımızda‘Ülseratif kolit ömür boyu geçmez’ diye yanlış bir kaygı var. Oysa, iyi bir takip ve tedavi ile bu hastalarımız ömür boyu kaliteli bir yaşam sürebilir ve tam remisyona girebilir. Bir başka kaygı ise ömür boyu ilaç kullanma zorunda olunacağı yönünde.  Oysa, birçok hastalıkta ömür boyu ilaç kullanılır. Mesala tansiyon hastaları, şeker hastaları ömür boyu ilaç gerektiren hastalıklardandır. O yüzden ömür boyu ilaç kullanmak bu hastalar için büyük bir sorun oluşturmaz. “   Prof. Dr. Gümürdülü, Ülseratif kolitin kanser olmadığını, birçok hastanın bunu kanser gibi yorumladığını ya da ileride kansere dönüşebileceğini düşündüğünü belirterek, şöyle devam etti:   “ Kanser; vücudun herhangi bir yerinde kontrol edilemeyen aşırı büyümedir. Ülseratif kolit ise tamamen farklı, iltihabi barsak hastalığıdır. Ülseratif kolitli hastaların az bir kısmında, ileriki yıllarda, normal insanlara göre artmış kanser riski vardır. Özellikle tüm kolonun hasta olduğu ve hastalığın 10 yıldan daha fazla sürekli risk teşkil eder. Bu nedenle tedavinin sürekliliği ve hastanın kontrol altında tutulması büyük önem taşımaktadır.”   Prof. Dr. Gümürdülü, bu hastalığın nedenlerinin tam olarak bilinmediğini vurgulayarak, “Gıda içerisinde alınan çeşitli maddeler, bakteri, bakteri toksinleri, viruslar hastalığın ortaya çıkmasında rol oynayabilir. Ancak sorumlu hiçbir gıda maddesi veya mikroorganizma henüz bulunmuş değildir. Yapılan araştırmalar, genetik yatkınlığın hastalığın oluşmasında etken olduğunu düşündürmektedir” diye konuştu.  

 

 

Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, kalın bağırsağın iltihaplı bir hastalığı olan Ülseratif kolitin halk arasında bilindiğinin aksine çaresiz olmadığını bildirdi.

 

ADANA / İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, kalın bağırsağın enflamatuar (iltihaplı) bir hastalığı olan Ülseratif kolitin halk arasında bilindiğinin aksine çaresiz olmadığını, iyi bir takiple hastaların ömür boyu kaliteli bir yaşam sürebildiğini bildirdi.

 

Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü,  “Ülseratif kolit barsağın ince barsakdan sonraki bölümü olan bir kalın barsak hastalığıdır.  Ülseratif kolit, kolonun iç yüzünü döşeyen mukozada iltihaplanma ve ülserlere yol açar. Tedavisi ise mümkündür” dedi.


 

Hastalığın belirtilerine de dikkati çeken Prof. Dr. Güöürdülü, ateş, rektal ağrı, ishal, kilo kaybı, iştahsızlık, makattan kan gelmesi, eklem ağrısı, eklem şişmesi, mide bulantısı, cilt sorunları, göz iltihabı ve ağız yaraları ile belirti veren Ülseratif kolitin, ilerleyen dönemde düzensiz kalp atışları ve nefes darlığına da yol açabildiğini bildirdi.
 

 

KRONİK VE TEKRARLAYICI

Kalın bağırsağın enflamatuar (iltihaplı) bir hastalığı olan “Ülseratif kolitin” kronik ve tekrarlayıcı özelliğinin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Gümürdülü, şunları kaydetti:

 

“Bu hastalık kalın  bağırsağın her bölgesini tutabildiği gibi hafif orta ve şiddetli diye 3’e ayrılmaktadır. Bu tür hastalıkların mutlaka ve mutlaka bir doktor tarafından takip edilmesi gerekir. 

 

Hastalarımızda‘Ülseratif kolit ömür boyu geçmez’ diye yanlış bir kaygı var. Oysa, iyi bir takip ve tedavi ile bu hastalarımız ömür boyu kaliteli bir yaşam sürebilir ve tam remisyona girebilir. Bir başka kaygı ise ömür boyu ilaç kullanma zorunda olunacağı yönünde.  Oysa, birçok hastalıkta ömür boyu ilaç kullanılır. Mesala tansiyon hastaları, şeker hastaları ömür boyu ilaç gerektiren hastalıklardandır. O yüzden ömür boyu ilaç kullanmak bu hastalar için büyük bir sorun oluşturmaz. “

 

Prof. Dr. Gümürdülü, Ülseratif kolitin kanser olmadığını, birçok hastanın bunu kanser gibi yorumladığını ya da ileride kansere dönüşebileceğini düşündüğünü belirterek, şöyle devam etti:

 

“ Kanser; vücudun herhangi bir yerinde kontrol edilemeyen aşırı büyümedir. Ülseratif kolit ise tamamen farklı, iltihabi barsak hastalığıdır. Ülseratif kolitli hastaların az bir kısmında, ileriki yıllarda, normal insanlara göre artmış kanser riski vardır. Özellikle tüm kolonun hasta olduğu ve hastalığın 10 yıldan daha fazla sürekli risk teşkil eder. Bu nedenle tedavinin sürekliliği ve hastanın kontrol altında tutulması büyük önem taşımaktadır.”

 

Prof. Dr. Gümürdülü, bu hastalığın nedenlerinin tam olarak bilinmediğini vurgulayarak, “Gıda içerisinde alınan çeşitli maddeler, bakteri, bakteri toksinleri, viruslar hastalığın ortaya çıkmasında rol oynayabilir. Ancak sorumlu hiçbir gıda maddesi veya mikroorganizma henüz bulunmuş değildir. Yapılan araştırmalar, genetik yatkınlığın hastalığın oluşmasında etken olduğunu düşündürmektedir” diye konuştu.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.