BAŞKAN YILDIRIM: KAZANIMLARI BİR PARTİNİN POLARİZE SİYASETİNE KURBAN VERMEYECEĞİZ!
Gelecek Partisi Adana İl Başkanı Ebubekir Yıldırım, İstanbul Sözleşmesi başta
olmak üzere gündemin önemli başlıklarına ilişkin bir basın açıklaması yaptı.
Gelecek Partisi Adana İl Başkanı aynı zamanda Gelecek Partisi Kurucular Kurulu
Üyesi Ebubekir Yıldırım, kamuoyunu yakından ilgilendiren konulara dair
açıklamalarda bulundu.
HUKUKSUZLUĞUN DANIŞTAY NEZDİNDE TESCİLİ
Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararını ve söz konusu kararın ifade edilişini bir
‘facia’ olarak tanımlayan Yıldırım, “İstanbul Sözleşmesi doğrudan Türkiye’nin
kurucusu ve üyesi olduğu Avrupa Konseyine ait olup, bu sözleşmenin tam ismi,
‘Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele
Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi’dir. Bu sözleşmeye, 11 Kasım 2011
tarihinde dönemin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imza
atmış, sözleşme 10 Şubat 2012’de ise Ak Parti hükümetinin Bakanlar Kurulu’nda
kabul edilmiş, 8 Mart 20212’de Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe
girmişti.
İç siyasete yönelik hamlelerle seçmenini konsolide etmek uğruna İstanbul
Sözleşmesini siyasi malzeme haline getiren Cumhur İktidarı, coğrafyamızda
yaşanan ve özellikle ‘ev içi şiddetin’ önlenmesinde önemli rol alan bu
sözleşmeyi 20 Mart 2021’de feshetti. Fesih günü ‘Türkiye’de hukuk devleti sona
erdi’ yorumları ve tartışmaları başlarken geçtiğimiz gün Danıştay’ın fesih
kararının iptal edilmesinin reddiyle, bu tartışmalar yerini hukuksuzluğun ‘tescili’
gerçekliğine bıraktı” dedi.
“YARIN MONTRÖ VE NATO’DAN DA BİR İMZA İLE ÇIKABİLECEK MİYİZ!”
Yıldırım, Danıştay’ın aldığı karara ilişkin ise “Danıştay, İstanbul Sözleşmesi’ni
fesheden Cumhurbaşkanı Kararı’nın iptaline dair açılmış davaları reddederek
Türkiye’nin artık bir hukuk devleti olmadığının altına son imzayı atmış bulundu.
Uluslararası bir sözleşmenin, tek bir şahsın kararı ile iptal edilmesinde behis
görmeyen Danıştay, yarın Montrö veya NATO’dan çıkışı da tek adam imzası ile
onaylayabilecek mi? Bu hukuksuzlukla evet! Bugün hala yüzlerce kadın cinayeti
yaşanırken, ev içi şiddet gibi çocuk istismarı gibi gündemlerimiz varken,
Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararı derin bir açmaz yaratmıştır” ifadelerini
kullandı.
KAZANIMLARI BİR PARTİNİN POLARİZE SİYASETİNE KURBAN VERMEYECEĞİZ!
“Biz Gelecek Partisi olarak ümitvarız, kadın hakları başta olmak üzere
kazanımları asla bir partinin kutuplaştırıcı-polarize siyasetine kurban
etmeyeceğiz” diyen Gelecek Partisi Adana İl Başkanı Ebubekir Yıldırım, “Dün
kucakladığını bugün taşlamak, dün taşladığını bugün kucaklamak 5000 bin yıllık
bir devlet geleneği olan ve 100 yıllık bir Cumhuriyet’i kucaklayan Türkiye
Cumhuriyeti Devleti’ne gölge düşürmektir. Devlet aklı, en başta hukukta,
yargıda, adalette, ekonomide, çalışma hayatında, sosyal politikalarda, sağlık
politikalarında tümüyle ortadan kaldırılmış, yargı, yürütme, yasama ile birlikte
devlet mekanizması tümüyle tek adamlık sisteminin emrine girmiştir. Bugün
yaşanan tüm sorunların sebebi de bu çarpık tek adam rejiminin getirdiği
buhrandır” diye belirtti.
“ERKEN SEÇİM DİYORUZ”
Sağlıkta yaşanan şiddetin, sokakta yaşanan şiddetin, ev içi şiddetinin, her türlü
şiddet davranışının bugün siyasi aktörler tarafından kurulmuş mafya-bürokrasi
ve şiddet üçgeninden çok da bağımsız olmadığını vurgulayan Yıldırım,
“Ekonomik göstergelerin her geçen gün drama dönüştüğü, gençlerin,
memurların, doktorların ülkeden kaçmak için çırpındığı, mafya-bürokrasi ve
siyaset üçgeninde karartılmaya çalışılan bir iklimde bizler; Gelecek Partisi olarak
ışık olmaya, öncü olmaya geliyoruz ve içine girilen krizde çıkış için bir an evvel
erken seçim diyoruz” diyerek açıklamasını sürdürdü.
“İKTİDARIN BİZİ YAKINDAN, ÜRETTİĞİMİZ YAPICI MUHALİF POLİTİKAYI İSE
ÇOK YAKINDAN TAKİP ETTİĞİNİ BİLİYORUZ”
Son olarak, KYK borçlarındaki faizin silinmesine ilişkin konuşan Yıldırım, Gelecek
Partisi’nin etkili ve aktif muhalefetinin başrol oynadığını vurguladı. Yıldırım son
olarak, “Gelecek Partisi kurulmuş olduğu günden bugüne Genel Başkanımız
Sayın Ahmet Davutoğlu ve parti kurmayları nezdinde ülke problemlerine ilişkin
düzenli olarak çözüm önerileri ile yapıcı bir muhalefet tarzını hayata geçirdi.
Son olarak yaşanan KYK faizlerinin silinmesine ilişkin karar, partimizi defaatle
dile getirdiği ve kamuoyu oluşturduğu bir konuydu. Gençler, ağırlaşan
ekonomik koşullarda eğitim süreçlerini tamamlayabilmek için öğrenim
kredilerine başvuruyor ancak enflasyon farkı ve gecikme faizi ile alınan geri
ödemeli krediler öğrencilerin sırtında devasa bir yük oluşturuyordu. Gençleri
büyük bir ümitsizliğe sürükleyen tablo, Gelecek Partisi’nin yol haritasının
devreye girmesiyle bir nebze iyileştirildi. İktidarın bizi yakından, ürettiğimiz
çözüm odaklı muhalif politikayı ise çok yakından takip ettiğini biliyoruz. Gelecek
Partisi iktidarında gençler şundan emin olsunlar; geleceğimiz olan gençlerin
hem yaşamsal hem de anayasal hakkı olan eğitim süreçlerini tamamlayabilmesi,
gençlerin dünya standartlarında eğitim alabilmesi adına devletin tüm imkalarını
onlara cömertçe sunacağız. Burada dikkat çekilmesi gereken asıl konu ise
öğrencilerin toplam KYK borcu 6 milyar TL iken, mevcut iktidarın borçlarını
sildiği rant çetesinin borcu bu rakamın yanında devede kulak kaldı. Rant
çetelerini, ülkenin geleceği olan gençlerden üstün kılan bu zihniyeti er yada geç
sandıkla yıkacağız!” dedi.