Gürer: Meclisteki düzenlemeler israf boyutuna ulaştı!

 

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Plan ve Bütçe Komisyonu toplantısında yaptığı konuşmada, iktidar partisi haricindeki milletvekillerinin kanun tekliflerinin komisyona getirilmemesini eleştirdi. 

 

KİT’lerin yurtdışındaki şirketlerinin Sayıştay denetiminin dışında bırakılmasına tepki gösteren Gürer, TBMM’de yapılan ve israf boyutlarına ulaşan gereksiz düzenlemelere de son verilmesini istedi. 

 

TBMM İSRAFA SON VERMELİ!

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 2019 yılı Bütçe Görüşmelerinin devam ettiği Plan ve Bütçe Komisyonunda söz aldı. Konuşmasına TBMM’de iki yıldır devam eden tadilat, tamirat ve gereksiz düzenlemeleri eleştirerek başlayan Ömer Fethi Gürer, bu uygulamaların israf boyutuna ulaştığını ifade etti. 

 

MUHALEFET PARTİSİ MİLLETVEKİLLERİNİN KANUN TEKLİFLERİ KOMİSYONA GELMİYOR 

 

Yeni Anayasa düzenlemesiyle milletvekillerinin sözlü soru önergeleri ve gensoru gibi faaliyetlerinin kaldırıldığını anımsatan Gürer, “ buna rağmen Türkiye Büyük Millet Meclisi internet sitesine girdiğinizde hâlâ milletvekillerinin görevleri arasında sahip olduğu sözlü soru önergesi ve imzası bulunan gensoru önergesi tanımları da duruyor. Yazılı soru önergelerine on beş gün sürede yanıt verilmediği gibi kanun teklifleri de, iktidar dışında, hâlen Komisyona gönderilmiyor” diyerek uygulamaya tepki gösterdi. 

 

MECLİS BÜLTENİ AKP’NIN YAYIN ORGANI GİBİ 

 

TBMM’nin Meclis Bülteni’ni AKP’nin yayın organına benzeten CHP Milletvekili Gürer, Milli bayramlarda dahi Atatürk resminin bülten kapağında yer almadığı gibi iç sayfalarında da bulunamadığına dikkat çekti. 

 

MECLİS PERSONELİNİN HAKLARI VERİLMİYOR 

 

CHP Niğde Milletvekili Gürer, Türkiye Büyük Millet Meclisi sosyal tesislerinde çalışanların sorunlarına da işaret ederek, “Yardımcı hizmetler sınıfındaki 4/B hariç 270 personelin genel idare sınıfında yer alanlarla aynı haklardan yararlanması sağlanmalıdır. Ek gösterge ve genel idare kadrosundaki haklar yardımcı hizmetlere de verilmelidir, koşullar iyileştirilmelidir, hakları bir an önce çalışanlara teslim edilmelidir. Başbakanlıktan gelen personelin de bu bağlamda mağduriyeti vardır, bunlarda da düzenleme sağlanmalıdır” dedi. 

 

KİT’E AİT ŞİRKETLER SAYIŞTAY DENETİMİNDEN KAÇIRILIYOR 

 

Gürer, Plan ve Bütçe Komisyonu toplantısındaki konuşmasında, Kamu İktisadi Teşebbüslerine (KİT) ait bazı şirketlerin, Sayıştay denetimine tabu tutulmaması için yapılan uygulamalara tepki gösterdi. Gürer, “Sayıştay denetimi her şeye rağmen yararlı ve verimli konuları içerse de bazı düzenlemelerde Sayıştayın denetimi dışında uygulamaların yolu açılmaktadır. Örneğin, KİT’lerde yurt dışında özellikle de Jersey adalarında oluşturulan şirketler denetim dışı kalmaktadır. Oysa KİT’in merkezi burası olduğuna göre oradaki mevzuata uygun değil, buradaki mevzuata uygun oradaki şirketler de denetlenebilmelidir. Keza KİT’lerde yüzde 49 ortaklıklarla yüzde 51’in altında ortaklık payı düşürülerek yine Sayıştay denetiminden kaçırılan uygulamalar olağan duruma gelmiş durumdadır. Sayıştayın mevcut hâlindeki denetimlerinden dahi rahatsız olunan bir mantıkla bu işlere yaklaşılmaktadır” diye konuştu. 

 

MECLİS POLİSİ’NE KULÜBE BİLE ÇOK GÖRÜLÜYOR

 

Gürer, konuşmasında şunları söyledi: “Keza Kamu Denetçiliğinin yapmış olduğu uygulamalarda Hükûmetin, iktidarın hoşuna gidenlerin değerlendirilmesi vardır ama örneğin kamuda şoförlerle ilgili düzenlemede aldığı tavsiye kararları dikkate alınmamaktadır. Bu bağlamda iktidar kendisinin işine geleni görmekte, işine gelmeyeni görmemektedir. 

 

Bunun yanında Meclisteki düzenlemelerde kimi yerlerde yapılan gereksiz uygulamaların yanında, halkla ilişkilerden buraya geçişteki yerde polis memurları görev yapmakta, kışın ne yazık ki onlar açık alanda durmakta ve onlara bir kulübe dahi çok görülmektedir. Gerek çalışanların haklarının verilmesini gerek Mecliste Anayasa’yla değişmiş olan milletvekili sayfalarındaki düzenlemelerin gerçekleştirilmesini, bu arada milletvekillerinin talep ve önerilerinin de değerlendirilmesini temenni ediyorum…”