Boğaziçililerle birlikteyiz, aşağıya bakmıyoruz!
Eğitimİş Adana Şube Başkanı Seher Emre, “AKP'nin üniversiteleri yönetimlerini liyakatsiz biçimde şekillendirerek, ilerici akademisyenleri tırpanlayarak, muhalif öğrencileri fişleyerek şekillendirme politikalarına karşı Boğaziçi Üniversitesi'nde filizlenen direniş, hepimize umut olmuştur.” dedi.
Emre, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte yaptığı açıklamada, Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyum rektöre karşı öğrenciler ve akademisyenlerin sergilediği ‘dik duruş, bu boyun eğmeme hali’ nin iktidarı rahatsız ettiğini gencecik çocukların polis şiddetine maruz bırakıldığını anımsattı. Emre, “Kuşkusuz öğrencilerin ilk günden beri Anayasa'da güvence altına alınan demokratik gösteri haklarını kullanarak yaptığı barışçıl eylemleri terörize etmeye çalışan AKP, Boğaziçi üzerinden gerici tabanı kendi ekseninde konsolide etme, muhaliflere ise gözdağı verme peşindedir. Yolda slogan bile atmadan yürüyen Boğaziçi'lilerin hiçbir gerekçe bulunamadığı için "Toplu gezmek yasak. Aşağı bak!" diye bağırarak gözaltına alındığı saatlerde AKP'ye yakın gençlik örgütlerinin polis gözetiminde ellerinde arapça bayraklarla üniversite önünde tekbir getirmesi, sürecin unutulmaz bir özeti olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Emre, şöyle devam etti: “Son olarak Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden olan Boğaziçi'nde kampüs adeta karakola çevrilmiş, barışçıl gösteriler düzenleyen öğrencilerin tepesine keskin nişancılar yerleştirilmiş, bu gencecik çocuklar insanlık dışı biçimde darp edilerek, küfredilerek, hayatlarına kast edilerek gözaltına alınmıştır. Gece boyu kendi üniversitelerinde polis şiddeti gören öğrencilerin, evlerine gitmesine de izin verilmemiş, 159 öğrencinin gözaltına alındığı bu şiddet şovunun ardından, eziyet bitmemiş, sürdürülmüştür. Gözaltı prosedürlerinin bilerek uzatılması, gençlerin avukatlarıyla görüştürülmesinin saatlerce engellenmesi ve hatta su, yemek ihtiyaçlarının bile karşılanmasına izin verilmemesi gibi darbe dönemlerini aratmayan bir süreç işletilmiştir. Anayasa'ya, İnsan Hakları'na, Cumhuriyet'in ilkelerine, devletin ve onun kuvvetlerinin tarafsız durma mecburiyetine yüzde yüz aykırılık taşıyan bu süreç, ne mutlu ki gençlerin başını öne eğememiş, onları "aşağıya" baktıramamıştır. Üniversitelerin yönetiminin üniversitenin demokratik işleyişiyle şekillenmesi gerektiğini savunan, intihalci ve bilimsel olarak üretimi zayıf bir rektörü kabul etmeyen, her rengi eşit görüp gökkuşağından ödü patlamayan, yani üniversitelerin özerk, baskılardan muaf, bilimsel ve demokratik olması için sesini yükselten Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve eğitim emekçileri, Türkiye siyasal tarihinde gurur nişanı olarak yer eden bir duruş sergilemektedir. Onlarla gurur duyuyoruz!”
Bu arada, bazı üniversiteli öğrenciler Heykel Park’ta eylem yaparak Boğaziçili öğrencilere destek verdi.