İktidarın ülkeyi sürüklediği ekonomik kriz içerisinde kamu emekçilerinin durumunun ortada olduğunu ifade eden, Anadolu-Sen Konfederasyonu, Bask Konfederasyonu, Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, Çalışan-Sen Konfederasyonu, Hak-Sen Konfederasyonu, Hür-Sen Konfederasyonu, Şehit Gazi-Sen Konfederasyonu, Tüm Emekliler Sendikası ve Yurt-Sen Konfederasyonu’ndan oluşan Kamu Konfederasyonu Platformu’nu Üyeleri bir günlük iş bırakarak, basın açıklaması yaptı.

Adana Büyükşehir Belediyesi yanındaki Abidin Dino Parkı’nda toplanan platform üyeleri, hükümetin, 2024-25 yılları için dayattığı oranlarla memuru ve memur emeklisini açlık ve yoksullukla baş başa bıraktığını iddia ettiler.
Yedinci toplu sözleşme sürecinin 1 Ağustos itibariyle başladığına dikkat çeken Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, “Emeğimiz ve geleceğimiz için birlikteyiz!” dedi.

“SEFALET ORANLARINI KABUL ETMİYORUZ”
Hükümetin toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin ilk teklifinin 2014 için yüzde 14+9, 2025 için ise yüzde 6+5 olduğunu, 17 Ağustos’ta açıklanan ve revize edilen ikinci teklifin ise 2024 için yüzde 15+10, 2025 içinse yüzde 6+5 şeklinde olduğuna vurgu yapan Ergin, “Bugün itibariyle dördüncü toplantıda yeni bir teklif yapılmazsa yani anlaşma sağlanamazsa 23 Ağustos’tan itibaren Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna yetkili konfederasyon başvurma aşamasına gelecektir. Buradan yetkili konfederasyon ve hükümete sesleniyoruz! Bugüne kadar 12 yıl içinde 6 kez yapılan toplu sözleşmelerde hükümet teklif olarak masaya hep kendi hedeflediği enflasyon rakamlarına dayalı maaş artışlarını koymuş ve öyle sonuçlanmıştır. Bu kez de aynı tablonun yaşanacağını görüyoruz ve biliyoruz. Bu sebeple 9 konfederasyon bir araya gelerek bu sefalet oranlarını kabul etmiyoruz ve kamu emekçilerinin haklarını alana kadar mücadele edeceğimizin altını çiziyoruz” şeklinde konuşarak, tepki gösterdi.
“ARTIK YETER!”
“Bu masa ve hakem heyetinin yapısını kabul etmiyoruz” diyerek sözlerini sürdüren Seher Ergin, “Çünkü, kamu emekçilerinin tamamını temsil etmiyor. İktidar, yandaş konfederasyon ile el ele vererek, kendi istatistik kurumunun ölçtüğü enflasyonun altında, yoksulluk sınırına dahi ulaşmayan ücretler dayatmaktadır. 4 kişilik bir aile için yoksulluk sınırının 40 bin liraya ulaştığı, büyükşehirlerdeki kira ortalamasının en düşük memur maaşının 3’te 2’si ettiği, temel gıda ürünlerine günlük fiyat artışları yapıldığı, vergi ve harçların her artırıldığı günlerden geçmekteyiz. Masada, yıllardır vaadedilen 3600 ek gösterge yoktur. Emeklilik iyileştirmeleri yoktur. Masada kamu emekçisinin ekonomik, sosyal, özlük haklarının adı bile yoktur” şeklinde konuşarak, ‘artık yeter’ dediklerini ifade etti.
“MAAŞLAR, EN AZ YÜZDE 115 ARTIRILMALI”
Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Durmuş Bilal de, 2024-25 yıllarında yapılması gereken ücret zamlarına temel oluşturacak şekilde tüm kamu çalışanlarının maaşları en az yüzde 115 oranında artırılmasını istedi. Birikimli enflasyonun yüzde 15’i aştığı aydan itibaren enflasyon farkı maaş ve ücretlere aylık olarak yansıtılmasının gerektiğini belirten Bilal, “Seyyanen artıştan memur emeklisinin yok sayılması eşitlik ilkesi gereği adaletsizliktir. Kamuda eşit işe eşit ücret ödenmelidir. Kamuda mülakat kaldırılmalıdır” şeklinde konuşarak, bu bilinç ve kararlılıkla, emeğin onurundan yana taraf olan kamu konfederasyonları olarak güçlerini ve akıllarını birleştirerek kamu emekçisine sefaleti reva görenlere uyarı amacıyla ülke genelinde bir günlük iş bıraktıklarını ifade etti.