DEVA Partisi Adana Milletvekili Sadullah Kısacık’ın TBMM’de düzenlediği basın
toplantısının gündeminde yüksek enflasyon ve kötü ekonomi yönetiminin sonuçları vardı.
Yanlış ekonomi politikaları ve kontrolden çıkan yüksek enflasyonun son 5 yıl içerisinde
toplum üzerindeki etkilerini dile getiren Kısacık, yaşanan olumsuz durumların toplumsal
barışı ve huzuru bozduğunun altını çizdi. Türkiye’nin bir ekonomik buhran yaşadığını
vurgulayan Kısacık, bu kötü tablonun sorumlusu olarak gördüğü iktidara yüklendi ve şunları
söyledi.
Barınma sorunu artık cep değil, can yakıyor!
“Geride bıraktığımız 5 yılda her yıl bir önceki yılı arar hale gelmiş durumdayız. Yaşamanın
maliyeti her geçen yıl değil, her ay daha da artıyor. Başta temel ihtiyaç malzemeleri olmak
üzere, her şeyin fiyatı her yıl 2’ye 3’e 4’e katlayarak devam ediyor. Orta sınıf diye bir şey
kalmadı. Zengin daha zengin olurken, fakir daha fakir oldu. Gıda sorunu cep yakıyor. Açlık
ve yoksulluk sınırının altında asgari ücretle çalışan milyonlarca işçimiz evine temel gıda
maddeleri götüremez oldu. Haftada bir et giren evlerimize ayda bir et girer oldu. Ekonomik
çaresizlikler içerinde olan vatandaşlarımız bodrum katları, kömürlükleri ve depoları barınmak
için kiralar oldu. Barınma sorunu öyle bir hale geldi ki artık sadece cep değil can yakıyor!
Ülkenin her yerinde ev sahipleri ile kiracılar düşman haline geldi. Basında her gün bir ev
sahibi kiracı kavgası görüyoruz. Hatta bu kavgaların bazıları cinayetle bile sonuçlanıyor.
İktidarın sebep olduğu ve şu anda yaşadığımız ekonomik buhran, toplumsal barışı bozar
geldi.”
Vicdanınıza sığıyor mu?
“Geçen gün Sayın Cumhurbaşkanımız bir vatandaşın, 2500 TL olan kira ücretinin ev sahibi
tarafından 7500 TL’ye yükseltmesinden şikayet etmesi üzerine ev sahibinin, kira ücretini
2500 TL’den 7500 TL’ye yükseltmesini vicdansızlık olarak niteledi. Endeksler bir iktidarın

karnesidir. Son 3 yıl içinde neler olmuş endeksler anlatıyor: 2022’de 8,5 TL olan bebek

bezinin bugün 24,5 TL’ye, 80 TL’ye satılan bebek maması bugün 320 TL’ye satılıyor. Açlık
sınırı 2021 ‘de 3.093 TL iken bugün 13.684 TL’ye yükselmiş. Yoksulluk sınırı 2021’de
10.076 iken bugün 44.573 TL’ye yükselmiş. Açlık ve yoksulluk sınırı 2021’den bugüne 4,5
kat artmış. Ben buradan Sayın Cumhurbaşkanı’na ve iktidara soruyorum: 2022’de 8,5 TL olan
bebek bezinin bugün 24,5 TL’ye satılması vicdanınıza sığıyor mu? 2022’de 80 TL’ye satılan
bebek mamasının bugün 320 TL’ye satılması vicdanınıza sığıyor mu? Asgari ücretle geçinen
işçilerimizi, emekli maaşıyla geçinen emeklilerimizi, yönettiğiniz kötü ekonominin
neticesinde açlık ve yoksulluk sınır altında yoklukla karşı karşıya bırakmak vicdanınıza
sığıyor mu? Ev sahibi ile kiracıların karşı karşıya gelmesine sebep olmak vicdanınıza sığıyor
mu?”
“Uluslararası endeksler de Türkiye’nin durumunu gözler önüne seriyor. Bu endekslere göre
Türkiye yıllık sefalet endeksinde 10. sırada yer alıyor. Asgari ücret endeksinde Avrupa’da
sondan 3. sıradayız. Özellikle ekonomik çaresizlikle emeğin ucuzlamasından sonra Küresel
Modern Kölelik Endeksine göre Türkiye, 5. sırada yer alıyor. Durum ortada! İzlediğiniz
politikalarla ülkeyi ve milleti sefalete sürüklediniz. Bu vicdanınıza sığıyor mu?”
Türkiye’nin yaşadığı ekonomik buhranın çözümü liyakatli kadro ve zihniyet
meselesidir.”
“Ülkemiz 2001 ve 2008 krizlerini gördü ama ekonomik olarak şu günlerimizdeki kadar
zorlanmadı. Çünkü bir ekonomik buhranı yönetmek liyakatli kadro ve zihniyet meselesidir.
2001 ve 2008 krizlerinde ülkemizde ekonominin başında liyakatli ekonomi kadrosuyla; ülke
çıkarını düşünen, yandaşa prim vermeyen, ülkenin ekonomisini 5’li çeteye peşkeş çekmeyen
zihniyetiyle, Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan vardı.” dedi.