Trendyol ve UNDP iş birliği kapsamında teknoloji olanaklarının köylere ulaştırılması hedeflenen proje hayata geçirildi.

Sarıçam Belediyesi’nin Kürkçüler Mahallesi’ndeki arazisi üzerine kurulan ‘Yarının Köyleri’ projesiyle, sürdürülebilir ve teknolojiye dayalı üretim kültürü geliştirilirken aynı zamanda Anadolu’nun yöresel ürünlerinin markalaştırılması da hedefleniyor.
Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ, Trendyol ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı işbirliği ile teknoloji olanaklarının köylere ulaştırılarak istihdamın artırılması, üretimin güçlendirilmesi, kültürel değerlerin korunarak kırsal kalkınmanın desteklenmesi amacıyla hayat bulacak olan ‘Yarının Köyleri Projesi’nin, Kürkçüler Dijital Merkezi’nde öncelikle yerinde ve etkin çalışmaların neticesinde yetiştirilen ürünlerin doğrudan tüketici ile buluşturulacağını söyledi.
ULUDAĞ: “SARIÇAM ADINA, BÜYÜK BİR FIRSAT”
Faaliyete girecek dijital merkezde birlikte yöresel tarım, tekstil ve zanaat ürünleri için e-ticaret olanakları ve becerileri hızla gelişeceği müjdesini veren Başkan Uludağ, “Kırsal alanlarda dijital değer zincirleri yöresel katılımla güçlenecek ve böylece bölgemizin ekonomik büyümesinde pay sahibi olunacaktır. Ayrıca ilçemizin e-ticaret başta ülkemiz geneli olmak üzere dünyaya açılması, akıllı tarım uygulamaları ile sürdürülebilir ve teknolojik üretim kültürünün desteklenmesi sayesinde, dijital dünyaya hazırlanması sağlanacaktır. Bu öncü merkeze ev sahipliği yapmaktan ve merkezin ilçemizin yanı sıra depremden zarar gören komşu illerimiz Osmaniye ve Hatay illerindeki kooperatiflere de hizmet verecek olmasından da mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim” şeklinde konuşarak, açılışı yapılan dijital merkezin yerel ürünlere hak ettikleri küresel itibarı kazandırmak için Sarıçam ilçesi adına büyük bir fırsat sunacağını iddia etti.
DAYANÇ: “PROJEYİ ÖNEMSİYORUM”
Köy deyince akla ilk gelen şeyin tarımsal üretim olduğunun altını çizen Sarıçam Kaymakamı Murtaza Dayanç, tarımsal üretim denildiğinde ise Çukurova Adana geldiğine vurgu yaptı. Bölgenin bereketli toprakları, üretim kapasitesi ve iklimiyle Türkiye’nin yanı sıra tüm dünyada önemli üretim merkezi olduğunu belirten Kaymakam Dayanç, “Başta küresel ısınma, yaşanan savaşlar dünya coğrafyasında kritik gelişmeler, salgın hastalıklar yakın zamanda pandemi kovid sürecini yaşadık. Diyebiliriz ki bunların hepsi tarımsal sürecinde olumsuz etkenler ve tehdit edici unsurlar olarak tabii ki bizi yakın dönemde etkiledi, etkilemeye de devam ediyor. Dolayısıyla tarımsal üretimi geliştirmenin önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuşarak bu projeyi de bu yüzden önemsediğinin altını çizdi.
Projenin gençleri kırsalda tutabileceğine değinen Kaymakam Dayanç, köy yaşamını aktif hale getiren tarımsal üretim noktasında da daha iyi potansiyele ulaşılabileceğini düşündüğünü ifade ederek, “Köylü vatandaşlarımıza sadece üretin demek olmuyor. Dijitalleşen dünyada üretimi de bir şekilde entegre etmemiz gerekiyor. Ürünleri de geniş kitlelere birinci elden ulaştırmak, tedarik noktasında yardımcı olmamız, hem fiyat istikrarı anlamında hem üretimi özendirici anlamında hem ülke ekonomisi anlamında önemli” diye konuştu.

POYRAZ: “DÜNYA PAZARINA AÇILACAKLAR”
Trendyol Grubu Kurumsal İletişim Direktörü İrem Poyraz ise, dijital merkezi Adana’nın Kürkçüler Mahallesi’nde açmaktan mutluluk duyduklarını ifade etti. Trendyol’un 13 yıl önce kurulduğuna dikkat çeken Poyraz, “Kurulurken, ülkemiz ve eko sistemimiz için en büyük pozitif etkiyi oluşturan şirket olmak olarak belirledi. Bu sorumlulukla örnek, sosyal etki uygulamalarını hayata geçirirken, sektörümüzün ilk eski raporunu sürdürecek yol haritasını açıkladık. Trendyol bir teknoloji şirketi ve hayatın her alanında dijital uçurumun kapatılmasında sürdürülebilir vizyonumuzun önemli bir parçası olarak görüyoruz. Yerinin köyleri projemizde bu yaklaşımımızdan ve yerel kalkınmaya destek olma hedefimizden doğdu. Dijital fırsat eşitliği için girdiğimiz model arayışında yollarımız kesişti. Bunun için de çok şanslıyız” diye konuştu.
Gerçekleştirdikleri işbirliğinin yarının köyleri projesiyle köyleri teknolojiyle buluşturup yarına hazırlayacaklarının altını çizen Poyraz, “Bugün Adana’yla başladık ama kısa süre içerisinde Diyarbakır ve İzmir’deki dijital merkezlerimizi açacağız. Bu yılbaşında hepimizin yüreğini deprem felaketi yaktı. Projemize bu sebepten Hatay’ı da dahil etme kararı aldık. Umuyorum ki Hatay’daki merkezimizin de kapılarını en kısa zamanda açacağız. Dijital merkezlerimizde, kapsayıcı bir bakış açısıyla öncelikle kadınlara, gençlere, engelli bireylere üretim ve kooperatiflere, eğitim ve danışmanlık hizmetleri vereceğiz. Burada yapacağımız çalışmaların üç temel başlığı var. Birincisi öykümlerimiz ve danışmanlıklarımız. Bu kapsamda dijital teknolojiler ve e-ticaret konusunda programlarımız olacak. Ürün geliştirmeden markalaşmaya, paketleme tekniklerinden e-ihracata kadar pek çok başlıkta eğitimler sunacağız. İkincisi akıllı tarım. Türkiye’nin bereketli topraklarında yetişen sayısız özgün ve organik ürün var. Sürdürülebilir üretim modellerini ve örnek akıllı tarım uygulamalarını ki bizim bahçemizde de görebilirsiniz bazılarını. Bu ürünlerde verimliliğin artırılması için çabalayacağız.  Her dijital merkez için o bölgeye özgü ayrı ürün yol haritaları hazırladık ve ürünlerimizi belirledik. Bu bölgedeki yerel üreticilerimizle birlikte mandalina konservesinden şalgam cipsi, şalgam kökü ununa, Aladağ dokumasından, tekstil ürünlerine çok farklı ürünlerin bu merkezden çıkacağına inanıyoruz” şeklinde konuşarak, sınırları aşarak Azerbaycan’dan Berlin’e, Körfez ülkelerine kadar yeni müşterileriyle buluşacağını ifade etti.
VINTON: “DEPREMDEN ETKİLENEN BÖLGELERDE YAPILMASI SEVİNDİRİCİ”
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, merkezin kişisel teknolojiler açısından çok önemli olduğunu söyledi. Merkezin dış dünyaya erişim imkanı sunduğunu belirten Vinton, aynı zamanda kentsel anlamda kalkınmayla aynı seviyeye getirme fırsatını sunduğunu kaydetti. Türkiye’nin yanı sıra dünyanın her yerinde köylerde kültürel değerlerin yaşatıldığının altını çizen Vinton, “Özellikle köylerden şehirlere göç eden gençleri tekrar köylere geri getirmek, köylerde yaşayan gençler için merkez önemli bir yer. Burada çok kıymetli ürünlerin yetiştirildiğini biliyoruz. Toplumun en genç bireyinden en yaşlısına dijital projeden faydalanma imkanı vereceğiz” şeklinde konuşarak bu projenin depremden etkilenmiş bölgelerde yapılmasına sevindiğini söyledi.
Daha sonra, protokol üyeleri dijital merkezi gezerek görevlilerden bilgiler aldılar.