Bulut bilişim ve siber güvenlik altın çağını yaşıyor

TEKNOLOJİ 25.09.2021 - 08:50, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:20 1566+ kez okundu.
 

Bulut bilişim ve siber güvenlik altın çağını yaşıyor

nternet ve akıllı teknolojiler hayatımıza daha fazla nüfuz ettikçe, siber saldırılara da daha fazla kapı aralanıyor. Pandemiyle artan teknoloji ve akıllı cihaz kullanımı, siber saldırılara maruz kalma olasılığını yükseltirken, şirketlerin önleyici ve onarıcı yatırımları artırmaları da bir zorunluluk haline geliyor. 2021'de hazırlanan bir siber tehdit savunma raporu, şirketlerin 86’sının son 1 yılda en az bir siber saldırıya uğradığını gösteriyor. Şirketlerin BT güvenlik bütçesi yükseldiği halde fidye yazılımı kurbanı olan pek çok kurum var. Bunların yarısından fazlası, geçen yıl fidye ödemek zorunda kalmış. Fidye ödeyenlerin 28’i ise verilerini kurtaramamış.  “Pandemi, Karantina ve Güvenli Çalışma Ortamı” başlığıyla 22 Eylül tarihinde düzenledikleri CyberDays 2021 Q3 etkinliği hakkında Berqnet’ten yapılan açıklamada, şunlara dikkat çekildi: “Türkiye’nin öncü yazılım ve siber güvenlik şirketi olarak, hayatımızın olağan bir parçası haline gelen siber saldırılara karşı farkındalık ve bilincin artmasına katkıda bulunmayı, bir misyon olarak üstleniyoruz. Bu amaçla, yılın her çeyreğinde ücretsiz bir online etkinlik düzenliyoruz. Siber güvenlik alanında dünyada ve ülkemizde yaşanan son gelişmeleri, trendleri ve sektörün geleceğini masaya yatırıyor, güncel gelişmeleri işin uzmanlarından öğreniyoruz. 250’den fazla profesyonelin katıldığı CyberDays 2021 Q3’te pandeminin gölgesinde güvenli çalışma ortamlarını nasıl oluşturabileceğimizi konuştuk.”  Pandemide nasıl hacklendik?  CyberDays 2021 Q3’ün ilk oturumunda, Siber Güvenlik Uzmanı Alper Başaran, “Pandemide nasıl hacklendik?” başlıklı bir sunum yaptı. Kullanıcı, ağ ve sistem güvenliğinin sağlanması gerektiğine dikkat çeken Başaran, siber suçların 2025’te 10,5 trilyon dolara büyüklüğe ulaşarak dünyanın en büyük 3. ekonomisine denk hale geleceğini belirtti. Fidye yazılımlarına ek olarak veri hırsızlığında da artış olduğunu söyleyen Başaran, “Saldırılar oltalama, web temelli, zararlı yazılımlar şeklinde birçok türde gerçekleştirilebilir. Siber saldırıların 90’ı kullanıcı hatalarından kaynaklanırken, en sık görülen saldırıların başında oltalama geliyor” dedi. Katılımcılardan gelen “Parolasız bir dünya mümkün mü?” sorusunu yanıtlayan Başaran, sistemlerin birbiriyle güvenle konuşması için oturum açılması gerektiğini, oturum açılması için de - adı parola olsun ya da olmasın - doğrulama yapmaya ihtiyaç olduğunu ifade etti. Fidye yazılım kurbanı sektörler: Perakende, profesyonel hizmetler, kamu, sağlık CyberDays 2021 Q3’teki ikinci uzman konuşmacı olan Laykon Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, fidye yazılımları hakkında önemli veriler paylaştı: “2020’de yapılan saldırıların sonucunda fidye ödemelerinde 311’lik artış yaşandı. Bu rakam 350 milyon dolarlık kripto paraya karşılık geliyor. 2020 ve 2021’in ilk yarısı karşılaştırıldığında, 150’lik artış var! ABD Federal Soruşturma Bürosu FBI, 100’den fazla fidye yazılım türü olduğunu açıkladı.” Fidye yazılım kurbanlarının arasında halen KOBİ’lerin öne çıktığını söyleyen Akkoyunlu, siber suçluların hedefindeki sektörlerin perakende ve profesyonel hizmetler, kamu ve sağlık olduğunu söyledi. Akkoyunlu; fidye yazılımlarına karşı korunmak için, tüm yaygın saldırı yollarının kapsanması gerektiğini belirterek önleyici koruma, engelleme ve önleme, izleme ve erken tespit, güvenlik açığı yaması, kullanıcı davranışı risk izleme gibi farklı yöntemleri anlattı. “2025’e kadar bulut sistemlerinin kullanımları 50 artacak” CyberDays 2021 Q3’ün 3. oturumunda, Logo Siber Güvenlik Genel Müdürü Hakan Hintoğlu’nun sunumu yer aldı. Çok şubeli yapılar ve uzaktan çalışmanın doğurduğu yeni güvenlik ihtiyaçlarını ele alan Hintoğlu, “Pandemide uzaktan çalışma modeline geçilmesi, yeni güvenlik ihtiyaçları doğurdu. Çok şubeli ağları kolayca ölçeklendirebilmek ve tek merkezden izleyebilmek gerekiyor” dedi. Buluttaki kurumsal sistemlerin artmasıyla birlikte SASE (Secure Access Service Edge) konseptinin daha fazla konuşulmaya başlandığını belirten Hintoğlu, ağ ve güvenlik hizmetlerini bulut üzerinden sağlayan tek bir hizmet modelinin tercih edilmeye başlanacağını söyledi. “Yönetim ve operasyonu basitleştiren SASE konsepti, ölçeklendirme ve performansın önünü açıyor. Kullanıcıların nerede olduğuna bakılmaksızın tutarlılık ve daha az risk barındıran konsept, esnek maliyet altyapısıyla öne çıkıyor. SASE konsepti ilerleyen dönemde siber güvenlik sektöründe oldukça önemli bir yer tutacak ve bu alanda bizim de çok önemli çalışmalarımız var, yakında ürünlerimizi satışa sunacağız” diyen Hintoğlu, Berqnet’in 6 ay önce başlattığı ve 10 bini aşkın kişinin katıldığı ücretsiz ve sertifikalı "Herkes için Siber Güvenlik" sosyal sorumluluk projesi hakkında da bilgi verdi. 

nternet ve akıllı teknolojiler hayatımıza daha fazla nüfuz ettikçe, siber saldırılara da daha fazla kapı aralanıyor. Pandemiyle artan teknoloji ve akıllı cihaz kullanımı, siber saldırılara maruz kalma olasılığını yükseltirken, şirketlerin önleyici ve onarıcı yatırımları artırmaları da bir zorunluluk haline geliyor. 2021'de hazırlanan bir siber tehdit savunma raporu, şirketlerin 86’sının son 1 yılda en az bir siber saldırıya uğradığını gösteriyor. Şirketlerin BT güvenlik bütçesi yükseldiği halde fidye yazılımı kurbanı olan pek çok kurum var. Bunların yarısından fazlası, geçen yıl fidye ödemek zorunda kalmış. Fidye ödeyenlerin 28’i ise verilerini kurtaramamış. 

“Pandemi, Karantina ve Güvenli Çalışma Ortamı” başlığıyla 22 Eylül tarihinde düzenledikleri CyberDays 2021 Q3 etkinliği hakkında Berqnet’ten yapılan açıklamada, şunlara dikkat çekildi: “Türkiye’nin öncü yazılım ve siber güvenlik şirketi olarak, hayatımızın olağan bir parçası haline gelen siber saldırılara karşı farkındalık ve bilincin artmasına katkıda bulunmayı, bir misyon olarak üstleniyoruz. Bu amaçla, yılın her çeyreğinde ücretsiz bir online etkinlik düzenliyoruz. Siber güvenlik alanında dünyada ve ülkemizde yaşanan son gelişmeleri, trendleri ve sektörün geleceğini masaya yatırıyor, güncel gelişmeleri işin uzmanlarından öğreniyoruz. 250’den fazla profesyonelin katıldığı CyberDays 2021 Q3’te pandeminin gölgesinde güvenli çalışma ortamlarını nasıl oluşturabileceğimizi konuştuk.” 

Pandemide nasıl hacklendik? 

CyberDays 2021 Q3’ün ilk oturumunda, Siber Güvenlik Uzmanı Alper Başaran, “Pandemide nasıl hacklendik?” başlıklı bir sunum yaptı. Kullanıcı, ağ ve sistem güvenliğinin sağlanması gerektiğine dikkat çeken Başaran, siber suçların 2025’te 10,5 trilyon dolara büyüklüğe ulaşarak dünyanın en büyük 3. ekonomisine denk hale geleceğini belirtti. Fidye yazılımlarına ek olarak veri hırsızlığında da artış olduğunu söyleyen Başaran, “Saldırılar oltalama, web temelli, zararlı yazılımlar şeklinde birçok türde gerçekleştirilebilir. Siber saldırıların 90’ı kullanıcı hatalarından kaynaklanırken, en sık görülen saldırıların başında oltalama geliyor” dedi. Katılımcılardan gelen “Parolasız bir dünya mümkün mü?” sorusunu yanıtlayan Başaran, sistemlerin birbiriyle güvenle konuşması için oturum açılması gerektiğini, oturum açılması için de - adı parola olsun ya da olmasın - doğrulama yapmaya ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Fidye yazılım kurbanı sektörler: Perakende, profesyonel hizmetler, kamu, sağlık

CyberDays 2021 Q3’teki ikinci uzman konuşmacı olan Laykon Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, fidye yazılımları hakkında önemli veriler paylaştı: “2020’de yapılan saldırıların sonucunda fidye ödemelerinde 311’lik artış yaşandı. Bu rakam 350 milyon dolarlık kripto paraya karşılık geliyor. 2020 ve 2021’in ilk yarısı karşılaştırıldığında, 150’lik artış var! ABD Federal Soruşturma Bürosu FBI, 100’den fazla fidye yazılım türü olduğunu açıkladı.” Fidye yazılım kurbanlarının arasında halen KOBİ’lerin öne çıktığını söyleyen Akkoyunlu, siber suçluların hedefindeki sektörlerin perakende ve profesyonel hizmetler, kamu ve sağlık olduğunu söyledi. Akkoyunlu; fidye yazılımlarına karşı korunmak için, tüm yaygın saldırı yollarının kapsanması gerektiğini belirterek önleyici koruma, engelleme ve önleme, izleme ve erken tespit, güvenlik açığı yaması, kullanıcı davranışı risk izleme gibi farklı yöntemleri anlattı.

2025e kadar bulut sistemlerinin kullanımları 50 artacak”

CyberDays 2021 Q3’ün 3. oturumunda, Logo Siber Güvenlik Genel Müdürü Hakan Hintoğlu’nun sunumu yer aldı. Çok şubeli yapılar ve uzaktan çalışmanın doğurduğu yeni güvenlik ihtiyaçlarını ele alan Hintoğlu, “Pandemide uzaktan çalışma modeline geçilmesi, yeni güvenlik ihtiyaçları doğurdu. Çok şubeli ağları kolayca ölçeklendirebilmek ve tek merkezden izleyebilmek gerekiyor” dedi. Buluttaki kurumsal sistemlerin artmasıyla birlikte SASE (Secure Access Service Edge) konseptinin daha fazla konuşulmaya başlandığını belirten Hintoğlu, ağ ve güvenlik hizmetlerini bulut üzerinden sağlayan tek bir hizmet modelinin tercih edilmeye başlanacağını söyledi. “Yönetim ve operasyonu basitleştiren SASE konsepti, ölçeklendirme ve performansın önünü açıyor. Kullanıcıların nerede olduğuna bakılmaksızın tutarlılık ve daha az risk barındıran konsept, esnek maliyet altyapısıyla öne çıkıyor. SASE konsepti ilerleyen dönemde siber güvenlik sektöründe oldukça önemli bir yer tutacak ve bu alanda bizim de çok önemli çalışmalarımız var, yakında ürünlerimizi satışa sunacağız” diyen Hintoğlu, Berqnet’in 6 ay önce başlattığı ve 10 bini aşkın kişinin katıldığı ücretsiz ve sertifikalı "Herkes için Siber Güvenlik" sosyal sorumluluk projesi hakkında da bilgi verdi. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.