"Danıştay, yaşam hakkından yana tutum almalı"

GÜNDEM 12.01.2022 - 18:02, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:20 2082+ kez okundu.
 

"Danıştay, yaşam hakkından yana tutum almalı"

Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi Üyesi Av. Gizem Atcı, iktidarın kadına yönelik şiddetle samimi ve etkin bir mücadele yerine, tam tersine kadınların yaşam ve özgürlüklerinin güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çekerek kadınları daha korumasız bıraktığını söyledi. Atcı, Bu nedenle, öncelikle iktidarı İstanbul Sözleşmesi’ne tekrar imza vermeye; Danıştay’ı yaşam hakkından yana bir tutum alarak, hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesine ilişkin işlemin iptali için açılan davaları kabul etme yönünde karar almaya çağırıyoruz” dedi.
Av. Atcı, Adana Adliyesi’nde avukatlarla birlikte açıklama yaptı. Atcı, avukat meslektaşları Dilara Yıldız’ın kadın cinayeti sonucu öldürülmesinin derin üzüntüsü ve öfkesini yaşadıklarını söyledi. Meslektaşlarının ailesine ve hukuk camiasına başsağlığı dileyen Atcı, “Meslektaşımızın kamuya açık bir yerde, polislerin olay yerine intikal etmesine rağmen eski nişanlısı tarafından silahla katledilmesi, ülkemizde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ne kadar rahat işlenir hale geldiğini göstermesi açısından da dehşet vericidir” ifadelerini kullandı.  Atcı, şunları kaydetti: “Biz hukukçular, ısrarla kadınların yaşam hakkına yönelik sistematik hal alan kadın cinayetlerinin önlenmesi için yasaların eksiksiz uygulanmasını; önleyici, koruyucu tedbirlerin alınmasını, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların bir an önce hayata geçirilmesini talep ettik. Kadınların yaşam hakkının korunmasının devletin görevi olduğunuvurgulayarak, bu sorumluluğun yerine getirilmesini istedik. Ancak iktidar kadına yönelik şiddetle samimi ve etkin bir mücadele yerine, tam tersine kadınların yaşam ve özgürlüklerinin güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çekerek kadınları daha da korumasız bırakmıştır. Bu nedenle, öncelikle iktidarı İstanbul Sözleşmesi’ne tekrar imza vermeye;Danıştay’ı yaşam hakkından yana bir tutum alarak,  hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesine ilişkin işlemin iptali için açılan davaları kabul etme yönünde karar almaya çağırıyoruz. Kadın kazanımlarının kaybına yol açacak her türlü söylem ve yasal düzenlemenin kadınların yaşam haklarına saldırı oluşturduğu açıktır. Nitekim İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesi, 6284 sayılı Yasa’nın etkin uygulanmaması ve nafakanın tartışılmaya açılmasının; kadının özgür bir birey olduğunu kabul etmeyen zihniyete cesaret verdiği ve bunun sonucunda kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin artmasına yol açtığı aşikardır. Bu nedenle bir kez daha Medeni Kanun’a ve 6284 sayılı Yasa’ya dokunulmamasının, yasaların etkin bir şekilde uygulanmasının ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların acilen oluşturulmasının önemini vurguluyoruz. Kadının İnsan Hakları için mücadele eden biz avukatlar ve Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu olarak bir kez daha kadınların yanında mücadelemizi sürdüreceğimizi vurguluyor, meslektaşımızı katleden zanlının en ağır cezayı alması için yasal sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.”
Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi Üyesi Av. Gizem Atcı, iktidarın kadına yönelik şiddetle samimi ve etkin bir mücadele yerine, tam tersine kadınların yaşam ve özgürlüklerinin güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çekerek kadınları daha korumasız bıraktığını söyledi. Atcı, Bu nedenle, öncelikle iktidarı İstanbul Sözleşmesi’ne tekrar imza vermeye; Danıştay’ı yaşam hakkından yana bir tutum alarak, hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesine ilişkin işlemin iptali için açılan davaları kabul etme yönünde karar almaya çağırıyoruz” dedi.
Av. Atcı, Adana Adliyesi’nde avukatlarla birlikte açıklama yaptı. Atcı, avukat meslektaşları Dilara Yıldız’ın kadın cinayeti sonucu öldürülmesinin derin üzüntüsü ve öfkesini yaşadıklarını söyledi. Meslektaşlarının ailesine ve hukuk camiasına başsağlığı dileyen Atcı, “Meslektaşımızın kamuya açık bir yerde, polislerin olay yerine intikal etmesine rağmen eski nişanlısı tarafından silahla katledilmesi, ülkemizde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ne kadar rahat işlenir hale geldiğini göstermesi açısından da dehşet vericidir” ifadelerini kullandı. 
Atcı, şunları kaydetti: “Biz hukukçular, ısrarla kadınların yaşam hakkına yönelik sistematik hal alan kadın cinayetlerinin önlenmesi için yasaların eksiksiz uygulanmasını; önleyici, koruyucu tedbirlerin alınmasını, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların bir an önce hayata geçirilmesini talep ettik. Kadınların yaşam hakkının korunmasının devletin görevi olduğunuvurgulayarak, bu sorumluluğun yerine getirilmesini istedik. Ancak iktidar kadına yönelik şiddetle samimi ve etkin bir mücadele yerine, tam tersine kadınların yaşam ve özgürlüklerinin güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çekerek kadınları daha da korumasız bırakmıştır. Bu nedenle, öncelikle iktidarı İstanbul Sözleşmesi’ne tekrar imza vermeye;Danıştay’ı yaşam hakkından yana bir tutum alarak,  hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesine ilişkin işlemin iptali için açılan davaları kabul etme yönünde karar almaya çağırıyoruz. Kadın kazanımlarının kaybına yol açacak her türlü söylem ve yasal düzenlemenin kadınların yaşam haklarına saldırı oluşturduğu açıktır. Nitekim İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesi, 6284 sayılı Yasa’nın etkin uygulanmaması ve nafakanın tartışılmaya açılmasının; kadının özgür bir birey olduğunu kabul etmeyen zihniyete cesaret verdiği ve bunun sonucunda kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin artmasına yol açtığı aşikardır. Bu nedenle bir kez daha Medeni Kanun’a ve 6284 sayılı Yasa’ya dokunulmamasının, yasaların etkin bir şekilde uygulanmasının ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların acilen oluşturulmasının önemini vurguluyoruz. Kadının İnsan Hakları için mücadele eden biz avukatlar ve Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu olarak bir kez daha kadınların yanında mücadelemizi sürdüreceğimizi vurguluyor, meslektaşımızı katleden zanlının en ağır cezayı alması için yasal sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.”
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.