“Türk basını maddi-manevi baskı altında”

CHP Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün anlam ve öneminin kaybettirildiğine işaret etti

    ADANA – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, Türkiye’de basın mensuplarının özgür olmadığını, maddi manevi baskı altına alınan medya dünyasının ‘bayram’ yapmasının da mümkün olmadığını kaydetti. Türkiye’nin 2017 yılında basın özgürlüğü alanında sınıfta kaldığını vurgulayan Tümer, önceleri 10 Ocak’ın Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlandığını ancak günümüzde zorunlu olarak ‘Mücadele Günü’ olarak ilan edildiğini vurguladı. Türkiye’de medya kuruluşlarının ve özellikle yerel basının çok zor şartlar altında yaşam mücadelesi verdiğini hatırlatan Tümer, son olarak yerel basına uygulanan ekonomik ambargonun bardağı taşırdığını kaydetti. YEREL BASIN GÖRMEZDEN GELİNEMEZ Yerel basının Basın İlan Kurumu’ndan resmi ilan alacaklarına karşılık istenen ‘borcu yoktur’ belgelerinin basın kuruluşlarını, kapısına kilit vurmaya yöneltmekle eş değer olduğunu ifade eden Tümer, “Türkiye’de borcu olmayan kurum ya da insan mı var ki? Ekonomik zorluklar almış başını gitmiş, zamlar üst üste gelmiş, halkın alım gücü düşmüşken biz gazetecilerin haklarının iyileştirilmesini, basın kuruluşlarının halkın haber alma hakkını daha iyi gözetmesi ve en ücra köşedeki vatandaşa gazete ulaştırabilmeleri için ekonomilerinin devlet desteğiyle iyileştirilmesini beklerken her yeni gün farklı engeller çıkarılıyor” diye konuştu. MERKEZİ İDARE BASINA ŞAŞI BAKIYOR! Kurtuluş Savaşı’nda düşmana karşı kalemiyle mücadele vermiş 100 yıllık çınar Yeni Adana Gazetesi’yle ve yerel basının gücüyle bilinen Adana’da her gün onlarca gazetenin bin bir emekle, yüzlerce personeliyle vatandaşa haber sunduğunu ifade eden Tümer, “Sıralamaya çalıştığımız olumsuz gerçekler basını ‘bayram’ yapmaktan uzaklaştırıyor. Yaygın ve yerel basın, Türkiye’nin ilerici ve çağdaş bir ülke olabilmesi için yoğun emek harcarken merkezi idarenin basına şaşı bakmasını kabul etmek mümkün değildir” ifadelerini kullandı. HAKSIZ UYGULAMALAR SON BULSUN 2016 yılında Adana başta olmak üzere Türkiye’nin farklı bölgelerinde bir çok yaygın ve yerel medyanın kapısına kilit vurulduğunu, suçu günahı olmamasına rağmen bir çok gazetecinin hapislere atıldığını, bir çoğunun da iş yapamaz hale getirilip yargılanmaya devam edildiğini vurgulayan Tümer, “Demokrasi bilincinin gelişmesinde, toplumsal olaylara duyarlılıkta, birey haklarının iyileştirilmesinde etkin bir rol oynayan gazete kuruluşları ve gazetecilere uygulanan sosyal ve ekonomik baskılar son bulmadıkça Türkiye’de hak, hukuk ve adaletten söz etmek mümkün olmayacaktır” diye konuştu. MÜCADELEYİ ELDEN BIRAKMAYACAĞIZ Tüm olumsuzluklara rağmen medya mensuplarının mücadeleyi elden bırakmayacağına inandığını ve bu mücadeleye her zaman ortak olacağını ifade eden Tümer, “Bir gün elbet haksız yere cezaevlerinde tutulan gazeteciler özgürlüklerine kavuşacak. Demokrasi, insan hakları, basın özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü ilkesi galip gelecek. İşte o zaman gazeteciler gerçek anlamda bayram yapacak” dedi.