BOSNALI SALİH EFENDİ CAMİİ’NDE HAZRETİ ALİ EFENDİMİZ ANILDI

KÜLTÜR-SANAT 19.03.2017 - 12:50, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 3082+ kez okundu.
 

BOSNALI SALİH EFENDİ CAMİİ’NDE HAZRETİ ALİ EFENDİMİZ ANILDI

  ADANA- İslam Peygamberi Hazreti Muhammed’in (sav) çağrısı üzerine ‘Allah’ın varlığı ve birliği ile peygamberliğini’ kabul eden, İslam’ın 4. Halifesi Hazreti Ali (ra) için Bosnalı Salih Efendi Camii’nde anma etkinliği düzenlendi. Gazeteci-Yazar Hasan Basri Yavuz’un önderlik ettiği Hazreti Ali’nin doğum günü için düzenlenen etkinlikte, dualar edildi, şehitlerin ruhları için Kur’an okundu. İlgi gören etkinliğin ardından Yazar Hasan Basri Yavuz, duaya katılanlara tatlı ile kuş lokumu ikram etti.  Yavuz, “Yüce İslam dinine büyük hizmetleri olan Hz. Peygamber Efendimizin en yakın akrabası ve damadı Hz. Ali Efendimizin, doğum günü münasebeti ile onu dualarla anmak her inanmış insana düşen önemli bir görevdir” dedi.   HAZRETİ ALİ’NİN HAYATI İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (sav) amcası Ebu Talip’in oğlu Hz. Ali Efendimiz (ra) 598 yılında Mekke’de Kabe’nin içinde dünyaya gözlerini açtı. Ali ismini Hz. Peygamber koydu. Çocukluğu Efendimiz’in (sav) yanında geçen Hz. Ali Efendimiz (ra), Hz. Hatice’den (ra) sonra Müslümanlığı kabul eden ikinci kişi oldu.  Çocuk yaşta Müslüman olan ilk kişi olma unvanı da Hz. Ali’ye (ra) nasip oldu. Bunun için Hz. Ali’ye ‘Nur Çocuk’, İslam defterinin bir numarası denildi. Hz. Peygamber tarafından ‘ilmin kapısı’ kabul edilen Hz. Ali Efendimiz (ra), Kur’an-ı Kerim’deki her ayetin nerede indiğini, neye ve kime dair olduğunu bilme onuruna sahip aynı zamanda yüce bir bilgin olarak, İslam Coğrafyasında ün saldı.  O dönemde ilmiyle ünlenen Hz. Ali efendimiz (ra), çocuk yaşta olmasına rağmen, Hz. Peygamber (sav) tarafından Yemen’e kadı olarak gönderildi. Hz. Peygamber Efendimiz’in (sav) Hicret ettiği gece canını ortaya koyup O’nun (sav) yatağına yatarak, ortaya koyduğu büyük fedakarlık ve cesaret o gün olduğu gibi bugün dahi taktir edilmektedir. Hz. Peygamberin Hicret’ten önce, sahiplerine verilmek üzere, Hz. Ali’ye emanet ettiği emanetleri, sahiplerine bir bir teslim ettikten sonra, bu mübarek insan yanına annesini, Resulü Ekrem’in kızı Fatma’yı ve başka iki kadını da alarak Mekke’den Medine’ye hareket etti. Yorucu bir yolculuğu müteakip Medine’de Hz. Ali Efendimizi, Hz. Peygamber Efendimiz karşıladı. Hz. Ali Efendimizi çocukluğundan itibaren çok seven, Hz. Peygamber Efendimiz (sav) Kızı Fatıma ile Hz. Ali’yi Medine’de nikahladı. Peygamberin damadı olan Hz. Ali’nin bu evlilikten, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin adlarını taşıyan iki erkek evlatları dünyaya geldi. Yüce İslam dininin yayılmasında büyük pay sahibi olan Hz. Ali Efendimiz, Hendek Savaşı’nda müşriklerin ordusunda Cengaver olan Amr bin Abduved’i  öldürerek ‘Allah’ın Aslanı’ olarak ünlendi. Hz. Ali Efendimiz’in bir adı da İmam Ali olduğu için, Halifeliği döneminde cemaate, namaz kıldırarak onları bilgilendirerek, Yüce İslam Dinine hizmet etmiş olan, Hz. Ali Efendimiz 4. Halife olarak 4 yıl 9 ay halifelik yaptı. 661 yılında bir Ramazan Ayının 19 günü sabah namazını kılarken, Abdurrahman İbn-i Mülcem’in saldırısı sonucunda yaralanan bu mübarek insan, saldırıdan iki gün sonra, 63 yaşında  Kelime-i Şehadet getirerek Rabbine yürüdü. Kabri Irak’ın Necef şehrindedir.

 

ADANA- İslam Peygamberi Hazreti Muhammed’in (sav) çağrısı üzerine ‘Allah’ın varlığı ve birliği ile peygamberliğini’ kabul eden, İslam’ın 4. Halifesi Hazreti Ali (ra) için Bosnalı Salih Efendi Camii’nde anma etkinliği düzenlendi.

Gazeteci-Yazar Hasan Basri Yavuz’un önderlik ettiği Hazreti Ali’nin doğum günü için düzenlenen etkinlikte, dualar edildi, şehitlerin ruhları için Kur’an okundu. İlgi gören etkinliğin ardından Yazar Hasan Basri Yavuz, duaya katılanlara tatlı ile kuş lokumu ikram etti.  Yavuz, “Yüce İslam dinine büyük hizmetleri olan Hz. Peygamber Efendimizin en yakın akrabası ve damadı Hz. Ali Efendimizin, doğum günü münasebeti ile onu dualarla anmak her inanmış insana düşen önemli bir görevdir” dedi.

 

HAZRETİ ALİ’NİN HAYATI

İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (sav) amcası Ebu Talip’in oğlu Hz. Ali Efendimiz (ra) 598 yılında Mekke’de Kabe’nin içinde dünyaya gözlerini açtı. Ali ismini Hz. Peygamber koydu. Çocukluğu Efendimiz’in (sav) yanında geçen Hz. Ali Efendimiz (ra), Hz. Hatice’den (ra) sonra Müslümanlığı kabul eden ikinci kişi oldu.  Çocuk yaşta Müslüman olan ilk kişi olma unvanı da Hz. Ali’ye (ra) nasip oldu. Bunun için Hz. Ali’ye ‘Nur Çocuk’, İslam defterinin bir numarası denildi. Hz. Peygamber tarafından ‘ilmin kapısı’ kabul edilen Hz. Ali Efendimiz (ra), Kur’an-ı Kerim’deki her ayetin nerede indiğini, neye ve kime dair olduğunu bilme onuruna sahip aynı zamanda yüce bir bilgin olarak, İslam Coğrafyasında ün saldı.  O dönemde ilmiyle ünlenen Hz. Ali efendimiz (ra), çocuk yaşta olmasına rağmen, Hz. Peygamber (sav) tarafından Yemen’e kadı olarak gönderildi. Hz. Peygamber Efendimiz’in (sav) Hicret ettiği gece canını ortaya koyup O’nun (sav) yatağına yatarak, ortaya koyduğu büyük fedakarlık ve cesaret o gün olduğu gibi bugün dahi taktir edilmektedir. Hz. Peygamberin Hicret’ten önce, sahiplerine verilmek üzere, Hz. Ali’ye emanet ettiği emanetleri, sahiplerine bir bir teslim ettikten sonra, bu mübarek insan yanına annesini, Resulü Ekrem’in kızı Fatma’yı ve başka iki kadını da alarak Mekke’den Medine’ye hareket etti. Yorucu bir yolculuğu müteakip Medine’de Hz. Ali Efendimizi, Hz. Peygamber Efendimiz karşıladı. Hz. Ali Efendimizi çocukluğundan itibaren çok seven, Hz. Peygamber Efendimiz (sav) Kızı Fatıma ile Hz. Ali’yi Medine’de nikahladı. Peygamberin damadı olan Hz. Ali’nin bu evlilikten, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin adlarını taşıyan iki erkek evlatları dünyaya geldi. Yüce İslam dininin yayılmasında büyük pay sahibi olan Hz. Ali Efendimiz, Hendek Savaşı’nda müşriklerin ordusunda Cengaver olan Amr bin Abduved’i  öldürerek ‘Allah’ın Aslanı’ olarak ünlendi. Hz. Ali Efendimiz’in bir adı da İmam Ali olduğu için, Halifeliği döneminde cemaate, namaz kıldırarak onları bilgilendirerek, Yüce İslam Dinine hizmet etmiş olan, Hz. Ali Efendimiz 4. Halife olarak 4 yıl 9 ay halifelik yaptı. 661 yılında bir Ramazan Ayının 19 günü sabah namazını kılarken, Abdurrahman İbn-i Mülcem’in saldırısı sonucunda yaralanan bu mübarek insan, saldırıdan iki gün sonra, 63 yaşında  Kelime-i Şehadet getirerek Rabbine yürüdü. Kabri Irak’ın Necef şehrindedir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.