“DANIŞTAY YARGI BAĞIMSIZLIĞINI İÇSELLEŞTİRMELİ VE ÖZÜMSEMELİ”

Staj dönemlerini başarıyla tamamlayan genç avukatlar ruhsat heyecanı yaşadı. Başkanlık makamında gerçekleştirilen törenle; Talha Erdem ve Emre Ayaz meslek yemini edip, cübbe giydikten sonra ruhsatnamelerini teslim aldılar. Genç avukatlara cübbelerini yanlarında staj yaptıkları büro avukatı Huriye Şen ile Adana Barosu Genel Sekreteri Av. Semih Gökayaz giydirdi. Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, yaptığı konuşmada genç meslektaşlarını ve ailelerini kutladı, keyifli, hayırlı bol kazançlı meslek yaşamı diledi. Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, gündeme dair yaptığı açıklamalarda Danıştay Başkanı Zerrin Güngör’ün Yüksek Mahkemenin kuruluş yıldönümündeki “Anayasa değişikliği kuvvetler ayrılığını güçlendirmiştir, özgürlüklere sınırlama yoktur ve yargı özüne dönmüştür” beyanlarına sert sözlerle tepki gösterdi.  Av. Küçük, “Cumhurbaşkanlığı sistemi ile güçler birliği olacak, güçler tek bir kişide toplanacak, bugün yaşadığımız parti devleti uygulamaları daha da artacaktır. OHAL ve KHK’lar ülkesinde haklar ve özgürlükler hiçbir dönemde olmadığı kadar kısıtlanmış, keyfi uygulamalar dönemi oluşmuştur. Siyasi iktidar son dönemdeki hakim – savcı alımlarındaki yaklaşımları ile yargıda siyasallaşmanın yolunu açmış ve yargıda kadrolaşmaktadır. Yargı bağımsızlığı yüksek yargıda başlar ve bunu bizzat yargıçların benimsemesi ve özümsemesi gerekir. Danıştay Başkanı Zerrin Sümer’in talihsiz açıklamaları Cumhurbaşkanı arkasında çay kesen yüksek yargı ve siyasi iktidarın güdümüne girmiş yargı algısını güçlendirmiştir. Ben buradan kendisine hukuk ve tarih kitapları okumayı tavsiye ediyorum.” dedi.   Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013 tarihinde yaşanan bombalı saldırının üzerinden 4 yıl geçtiğini anımsatarak, “Suriye’de yaşanan iç savaşa ülkemizin dahil olması insanımıza çok büyük zararlar vermiştir. Ne yazık ki Suriye’nin iç karışıklığına ve politikalarına karışmış olmamız ülkemize olumsuz yansıdı. Reyhanlı patlaması ile başlayan terör saldırıları, Suruç, Ankara, İstanbul, Gaziantep ve Adana gibi birçok ilde yaşanan bombalı saldırılar ve canlı bombalar ile devam etmiş, bu saldırılar sonrasında insanımız AVM’lere, havaalanlarına, turisttik alanlara, düğünlere, eğlence merkezlerine ve umuma açık yerlere gitmelerine korkar hale getirmiştir. Bu süreçte ne yazık ki, terör olaylarında çok sayıda masum insanımızı yitirdik. Ne mutlu ki şu günlerde bu tür olaylar yaşanmıyor. Umarım bir daha da yaşanmaz. Bu vesileyle Reyhanlı katliamında yaşamını kaybeden 52 insanımıza Allah rahmet diliyorum, onları saygıyla anıyorum” diye konuştu.