“SONUNA KADAR DESTEKLİYORUZ”

Eğitimci, çiftçi, işadamı Yılmaz Yalçınkaya, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun önderlik ettiği tarihi Adalet Yürüyüşü'nün son derece doğru, barışçıl ve demokratik bir eylem olduğunu belirterek, “ Bu yürüyüş, vicdanlarda ve düşüncelerde son derece etkili bir eylem biçimine dönüştü” dedi.

“HALKIMIZIN GÖNÜL DESTEĞİ VAR” Adalet yürüyüşüne toplumun büyük bir desteği olduğunu ifade eden Yalçınkaya, “Halkımızın ciddi bir gönül desteği var. Halk desteği ve hukukla ilgili toplumdaki algının değişmesi iktidar kanadında da tepkilere neden oldu. Bu son derece doğal ve yerinde olan hak arama eylemini sonuna kadar destekliyoruz” diye konuştu.   ADALET YÜRÜYÜŞÜ ÜZERİNE… SHP’nin kurucu başkanlarından olan Yılmaz Yalçınkaya, uzun yıllardır CHP’nin yerel ve genel seçimlerinde aktif rol alıyor ve destek veriyor. Son olarak Anaya areferandumu sürecinde hayır cephesinde mücadele eden tecrübeli siyasetçi Yılmaz Yalçınkaya ile CHP’nin başlattığı Adalalet Yürüyüşü üzerine konuştuk. “HUKUKUN OLMADIĞI YERDE BAĞIMSIZLIK OLMAZ” Eğitimci, çiftçi, işadamı Yılmaz Yalçınkaya, Türkiye’nin bir baskı ve dikta rejimine doğru hızla yol aldığını söyledi. Hukuku baskı altına alarak ya da hukuku kullanarak yönetilen ülkelerde demokrasiden söz edilemeyeceğinin altını çizen Yılmaz Yalçınkaya, “Eğer bir ülkede hukuk yoksa, orada bağımsızlık da yoktur. Hukukun olmadığı hiç bir ülke bağımsız değildir. Hukuk yoksa demokrasi yoktur. Roma hukukundan bu yana tüm insanlar hukuk karşısında eşittir. Hukuk politize edilemez. Hukukun politize edilmesi bizim ülkemizde ‘Yetmez ama evet’ diyen fakat şu an çığlık atanların da desteğiyle oldu” dedi. Adalet Yürüyüşü’nün iyi algılanması gerektiğine de dikkat çeken Yalçınkaya, “Bu eylem her kesim tarafından iyi analiz edilip, anlaşılmalıdır. Baskıcı bir yönetim ve uygulamayla hak arama engellenemez. İktidar kanadı da bazı şeyleri gözden geçirip ona göre hareket etmelidir. Özellikle hukuk üzerindeki baskılar kaldırılmalıdır” diye konuştu. “BAYRAMA BURUK GİRİYORLAR” Ülkenin yarınları adına endişeli olanların bayrama buruk girdiğini anlatan Yılmaz Yalçınkaya, şöyle devam etti: “İnsan hakları, hukuk, adalet, demokrasi konusunda duyarlılığı olanlar tedirgin. Ülkenin çağdaş uygarlıklar seviyesinde olmasını isteyen, barışın, sevginin hakim olduğu, yoksulluğun, yolsuzluğun olmadığı bir ülke özlemi çekenler gerçekten tedirgin. Ortadoğu algısından kurtulup batı medeniyetine doğru özgürlükçü, demokratik bir tavırla yola devam edilmeli, başta yargı olmak üzere bağmsız kurum ve kuruluşların üzerinden baskıcı eller çekilmelidir.  Siyaset sosyolojisi biliminde şöyle denir; ‘Toplumu germek, ayrıştırmak ve bölmek ülkelerin kaderlerinde büyük çalkantılara yol açar. ‘ Biraz siyaset ve siyaset sosyolojisini bilenle konuşsalar, bu tavırlarından belki vazgeçerler. Baskı, ayrıştırma, hukuku, demokrasiyi yok sayma, laikliği ortadan kaldırmaya çalışma gibi ne varsa bu girişimlerin hepsi ülkeyi hep geriye, zifri bir karanlığa götürür. Bunun tersi ise öncelikle sosyal ve kültürel alanda olmak üzere her alanda her alanda toplumu ileriye taşır. “  (EGEMEN)