Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sedat Gül:

“TAHRİBAT, YURTTAŞLARI GÜVENCESİZ BIRAKTI”

Dünya Mimarlık Günü, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana Şubesi üyeleri tarafından, Atatürk Anıtı’na çelenk konularak kutlandı. Mimarlar Odası olarak, mesleki ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirmek üzere tüm yaşam alanları için kamu yararı doğrultusunda ve toplum hizmetinde çalışmaları sürdürmekte kararlı olduklarının altını çizen Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sedat Gül, “Kamu denetimini, sağlıklı ve güvenli çevrelerde insan onuruna yakışır bir yaşam hakkını yok sayan politikalar sebebiyle kentlerimizde ve kırsal alanda yapılı ve doğal çevrede yaşanan tahribat yurttaşlarımızı afetler ve salgınlar karşısında güvencesiz bırakmıştır” dedi. Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA) tarafından Birleşmiş Milletler Habitat Günü’nün ilk kez 1985 yılında kutlandığına vurgu yapan Başkan Gül, Dünya Mimarlar Günü’nün her yıl farklı bir tema kapsamında çeşitli etkinlikler ile mimarlığın, kentlerde ve yaşan alanlarındaki sorunların toplum gündemine getirilmesini amaçladığını dile getirdi. “SAĞLIKLI VE GÜVENLİ BİR ÇEVREDE YAŞAM HAKKI KORUNMALI” Mimarlar Odası olarak bu çerçevede, tüm birimleriyle ve 70 bini aşkın meslektaşıyla Dünya Mimarlık Günü ile başlayan hafta ve ekim ayı boyunca “Mimarlık Haftası Etkinlikleri” gerçekleştirileceğine vurgu yapan Başkan Sedat Gül, “UIA ‘Dirençli Topluluklar için Mimarlık’ teması ile sağlıklı, güvenli ve yaşanabilir yapılı çevrenin ve kamusal alanların üretiminde dirençli topluluklar için bölgesel ve kentsel planlama politikalarının teşvik edilmesini hedeflemiştir. Birlik, tüm dünyada kentsel ve kırsal alanlarda kontrolsüz yapılaşma; sosyal, ekonomik ve siyasi krizler, salgın, iklim değişikliği ve afetler; yoksulluk ve eşitsizliğin etkilerinin yanı sıra mesleki sorumlulukları tartışmaya açmayı amaçlamaktadır. Sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşam hakkının korunması, bilime ve şehircilik ilkelerine uygun nitelikli mimarlık hizmetleriyle şekillenen yaşam alanlarının oluşturulması, yapılı çevrenin kamu yararını gözeten politikalar çerçevesinde üretilmesi, kamu yönetiminin, merkezi ve yerel yönetimlerin, meslek mensuplarının, meslek kuruluşlarının ve ilgili tüm kesimlerin ortak sorumluluğudur” şeklinde konuşarak, umutla ve inatla değerlerini savunmaya devam edeceklerini söyledi.