Vali Köşger’den 10 Aralık mesajı

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, onurlu bir yaşamın temel şartının farklı ırk, dil, din ve kültüre sahip insanların tüm farklılıklarının göz ardı edilerek, ‘insanlık’ ortak paydasında buluşması ve insan olmalarından ötürü temel hak ve özgürlüklere sahip olmalarından geçtiğine dikkat çekti. Vali Köşger, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Köşger, mesajında, “Devletimiz, geçmişten günümüze daima insana insan olduğu için değer vermiş; hoşgörü, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma konularında her zaman hassasiyet göstermiştir” dedi. Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü mesajında daha sonra şunlara yer verdi: “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nca alınan karar doğrultusunda 10 Aralık 1948 tarihi itibarıyla “10 Aralık” günü her yıl tüm dünyada “Dünya İnsan Hakları Günü” olarak kutlanmaktadır. Kişinin hiçbir ayrım gözetilmeden sadece insan olması sebebiyle eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip olduğunu beyan eden Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin 75. yıldönümünü idrak ettiğimiz bugün; Beyannameyi kabul eden ilk devletlerden birinin mensubu olmaktan büyük bir onur ve gurur duyuyorum. Onurlu bir yaşamın temel şartı hiç şüphesiz ki; farklı ırk, dil, din ve kültüre sahip insanların tüm farklılıklarının göz ardı edilerek “insanlık” ortak paydasında buluşması ve insan olmalarından ötürü temel hak ve özgürlüklere sahip olmalarıdır. Aziz milletimiz dünyanın her neresinde olursa olsun daima zulüm görenin yanında yer almış ve haksızlığa karşı koymuştur. Devletimiz, geçmişten günümüze daima insana insan olduğu için değer vermiş; hoşgörü, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma konularında her zaman hassasiyet göstermiştir.  Ancak ne yazık ki insan haklarının uygulanması bakımından önemli bir irade beyanı olan Evrensel Beyanname’ye rağmen günümüzde hala dünya üzerinde insan hakları ihlal edilmektedir. Bu durumun en somut örneklerinden birisi de günümüzde İsrail ile Filistin arasında yaşanan ve adına savaş dahi diyemeyeceğimiz, insan haklarının açıkça ayaklar altına alındığı bir sürecin yaşanmasıdır. Maalesef ki dünya üzerinde var olan birkaç ülkenin dışında, gelişmiş diye adlandırdığımız neredeyse tüm dünya devletleri Filistin’de ve Gazze’de bebek, çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı denmeksizin birçok masum sivilin hunharca katledilmesine sessiz kalıyor. Bu durum bizlere; insan haklarını korumakla sorumlu uluslararası kuruluşlar ile daima demokrasi ve insan hakları konusunda hassas demeçler veren batılı medeniyetlerin, temel insan haklarının dahi hiçe sayıldığı bölgelerde, savaş şartları altında, insana ve insanlığa karşı sorumluluklarını yerine getirmediklerini göstermektedir.   Ülkemiz geçmişten bugüne kadar insan haklarının göz ardı edildiği tüm durum ve olayların daima karşısında olmuş; dünyanın her neresinde olursa olsun zulüm ve haksızlığa uğrayan mazlumlar için sessiz kalmamış, daima onların yanında yer almıştır. Böyle bir millete mensup olmaktan gurur duyuyor, bu duygu ve düşüncelerle; tüm dünyada kişi temel hak ve özgürlüklerinin hiçbir ayrım gözetilmeksizin insan olmanın temel gereksinimi olarak görülmesini temenni ediyor, aziz milletimiz başta olmak üzere dünya üzerinde var olan tüm insanların 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nü kutluyorum”