ÖZLEM ÖZGEÇ
Köşe Yazarı
ÖZLEM ÖZGEÇ
 

Kimsesizlerin kimsesi…

Önceki gün basın yayın organlarının haber merkezlerine Sarıçam’da yaşanan bir dramla ilgili haberler düştü. Ev kirasını ödeyemediği için bir süre önce oturduğu evden atılan yaşlı kadın, iki torunu ve hasta kızıyla yaşamını sürdürdüğü çadırdan da, çevredeki apartman sakinlerinin şikayeti üzerine atılmak istenmiş. 6 kızının bakmadığı, oğlunun da cezaevine girmesi sonucu ortada kalan yaşlı kadından Sarıçam Belediyesi zabıta ekipleri sözüm ona yaşadıkları çadırı kaldırmalarını istemiş. Çevredeki insanların getirdiği yemeklerle karınlarını doyurmaya çalışan bu ailenin elinden ilkel çadırlarını almak çözüm müdür? Hadi diyelim, çadırı söktünüz, bu aile ne yapacak, nerede barınacaklar. Belediyeler, bulundukları kentin insanının mutluluğu, refah içinde yaşamaları için kurulmuş birer organizasyonlardır. Onların yaşamlarını güçleştirmek, daha da zorlaştırmak, görev ve sorumluluk alanları içerisinde değildir. Elbette, yerel yönetimler mevzuat ve yasaları uygulamak durumundadır. Ancak, burada insani bir durum yaşanıyor. Türkiye Cumhuriyeti aynı zamanda sosyal bir devlettir. Yerel yönetimler de, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin birer organlarıdır. Çadır sökülecekse; bu aileye başlarını sokacak, sıcak yemeklerini yiyebileceği ortamı sağlamak da yine belediyelerin de, devletin diğer kurumlarının da asli görevidir. Barınma hakkı, ülkemizde de anayasal güvence altına alınmıştır. Bu ailenin çadırını sökmek bir tarafa kendilerine daha iyi şartlarda yaşayabilecekleri ortamı sunmamız lazım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kimsesizlerin kimsesidir.
Ekleme Tarihi: 19 Mayıs 2023 - Cuma

Kimsesizlerin kimsesi…

Önceki gün basın yayın organlarının haber merkezlerine Sarıçam’da yaşanan bir dramla ilgili haberler düştü. Ev kirasını ödeyemediği için bir süre önce oturduğu evden atılan yaşlı kadın, iki torunu ve hasta kızıyla yaşamını sürdürdüğü çadırdan da, çevredeki apartman sakinlerinin şikayeti üzerine atılmak istenmiş. 6 kızının bakmadığı, oğlunun da cezaevine girmesi sonucu ortada kalan yaşlı kadından Sarıçam Belediyesi zabıta ekipleri sözüm ona yaşadıkları çadırı kaldırmalarını istemiş.
Çevredeki insanların getirdiği yemeklerle karınlarını doyurmaya çalışan bu ailenin elinden ilkel çadırlarını almak çözüm müdür?
Hadi diyelim, çadırı söktünüz, bu aile ne yapacak, nerede barınacaklar.
Belediyeler, bulundukları kentin insanının mutluluğu, refah içinde yaşamaları için kurulmuş birer organizasyonlardır. Onların yaşamlarını güçleştirmek, daha da zorlaştırmak, görev ve sorumluluk alanları içerisinde değildir.
Elbette, yerel yönetimler mevzuat ve yasaları uygulamak durumundadır. Ancak, burada insani bir durum yaşanıyor.
Türkiye Cumhuriyeti aynı zamanda sosyal bir devlettir. Yerel yönetimler de, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin birer organlarıdır.
Çadır sökülecekse; bu aileye başlarını sokacak, sıcak yemeklerini yiyebileceği ortamı sağlamak da yine belediyelerin de, devletin diğer kurumlarının da asli görevidir.
Barınma hakkı, ülkemizde de anayasal güvence altına alınmıştır. Bu ailenin çadırını sökmek bir tarafa kendilerine daha iyi şartlarda yaşayabilecekleri ortamı sunmamız lazım.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kimsesizlerin kimsesidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.