“Enflasyon kamu çalışanlarının üzerinden silindir gibi geçiyor!”
“Enflasyon kamu çalışanlarının üzerinden silindir gibi geçiyor!”
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Şubat ayı enflasyon oranlarını değerlendirirken, ister TÜİK’in ister İTO’nun isterse ENAG’ın oranları dikkate alınsa dahi, kamu çalışanlarının yılın daha ikinci ayından itibaren devletten alacaklı hale geldiğini açıkladı.
Birleşik Kamu-İş, “Kamu çalışanlarının bugünkü satın alma gücü Aralık 2024 ayındaki satın alma gücünün bile altına indi. Bundan sonraki aylarda devam edecek olan enflasyon karşısında da maaş ve ücretler güneş görmüş kar gibi erimeye devam edecek” dedi.
“ENFLASYONA BİZ YOL AÇMADIK”
Enflasyonun, kamu çalışanlarının üzerinden “silindir” gibi geçtiğini dile getiren Kamu-İş, çalışanların, emeğiyle geçinenlerin bugünkü yüksek enflasyonun sorumlusu değil, kurbanı olduğuna işaret etti. “Bu enflasyona biz yol açmadık, faturasını da biz ödemek istemiyoruz” vurgusu yapılan açıklamada, İktidar enflasyonu çalışanların sırtından düşürme politikasından vazgeçmeli. Çalışanların kemerinde sıkacak delik kalmadı. İktidar, enflasyonu bahane edip servetine servet katanlardan fedakârlık istemelidir” denildi.
…………
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, iktidarın enflasyonu çalışanların sırtından düşürme politikasından vazgeçmeye çağırdı, “Çalışanların kemerinde sıkacak delik kalmadı” açıklamasını yaptı. Çalışanların, emeğiyle geçinenlerin enflasyonun sorumlusu değil kurbanı durumunda olduğunu kaydeden Birleşik Kamu-İş, “Çalışanlar silindir gibi ezilirken, yetkili sendika ve iktidardakiler keyif çatmakla meşguller” dedi.
Birleşik Kamu-İş, şu açıklamayı yaptı:
“TÜİK, şubat ayı enflasyon oranını, enflasyon hesaplayan diğer birimlere göre daha düşük bir oranda, yüzde 2,27 olarak açıkladı. Şubat enflasyonunu ENAG yüzde 3,37, İTO ise yüzde 3,17 olarak açıklamıştı. Şubat enflasyonuyla birlikte yılın ilk iki aylık döneminde TÜİK’e göre yüzde 7,42, İTO’ya göre yüzde 8,5 ve ENAG’a göre de yüzde 11,9 oranında enflasyon yaşandı.
Hangi oranı dikkate alırsak alalım, ortadaki tek gerçek kamu çalışanlarının daha ikinci ayından itibaren Devletten alacaklı hale geldiğidir. Toplu sözleşme ile ocak ayında yapılan yüzde 6 oranındaki zam iki aylık enflasyonu bile karşılamadı. Kamu çalışanlarının bugünkü satın alma gücü Aralık 2024 ayındaki satın alma gücünün bile altına indi. Bundan sonraki aylarda devam edecek olan enflasyon karşısında da maaş ve ücretler güneş görmüş kar gibi erimeye devam edecek.
Kamu çalışanları devletten daha şubat ayından itibaren doğmaya başlayan zam alacağını ancak temmuz ayında alabilecek. Bu yüksek enflasyon ortamında ücret ve maaşlara altı ayda bir zam yapmak enflasyonun çalışanların üzerinden bir silindir gibi geçmesini seyretmekle aynı anlama gelmektedir. Çalışanlar silindir gibi ezilirken, yetkili sendika ve iktidardakiler keyif çatmakla meşguller. Bu yüksek enflasyon ikliminden çıkıncaya kadar, enflasyon farkının doğduğu aydan itibaren ücret, maaş ve aylıklara yansıtılmasını sağlayacak yeni bir toplu sözleşme düzenine geçmek gerekiyor.
Ayrıca bu yüksek enflasyon ortamında iki yıllık toplu sözleşmeler yerine, gerekirse Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun ilgili maddesinde değişikliğe gidilerek bir yıllık sözleşmelere dönülmelidir. Yıllık enflasyonun yüzde 40 civarında seyrettiği bir ortamda, toplu sözleşmeyle kamu çalışanlarına Temmuzda verilecek olan yüzde 5 oranındaki zammın hiçbir anlamı bulunmamaktadır. Çalışanlar, emeğiyle geçinenler bugünkü yüksek enflasyonun sorumlusu değil, kurbanı durumundadır. Bu enflasyona biz yol açmadık, faturasını da biz ödemek istemiyoruz. İktidar enflasyonu çalışanların sırtından düşürme politikasından vazgeçmeli. Çalışanların kemerinde sıkacak delik kalmadı. İktidar, enflasyonu bahane edip servetine servet katanlardan fedakârlık istemelidir”
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.