CEP TELEFONU SIRTIMIZDAN VURUYOR!

28.07.2017 - 14:47, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 1660+ kez okundu.
 

CEP TELEFONU SIRTIMIZDAN VURUYOR!

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Adem Gündoğan, teknolojinin bir yandan hayatı kolaylaştırırken diğer yandan mahvettiğine dikkat çekerek, “Cep telefonu, bugün kas iskelet sistemi hastalıklarının bir numaralı sebebidir” dedi. KATKI MADDELERİ KASLARI VE DAMARLARI ETKİLİYOR Gündoğan, yaptığı açıklamada, yiyecek ve içeceklerdeki katkı maddeleri tüketiminin fazla olmasından kaynaklı vücutta birikmeler yaşandığını bunun da kas iskelet sisteminin yanı sıra damar duvarlarını da etkilediğini anlattı. Damar duvarlarındaki birikmelerin kalp krizleri ve damar hastalıklarını artırdığına dikkat çeken Gündoğan, “Kılcal damarlardaki tıkanmalar, kas iskelet sistemini bozuyor. Kıkırdaklardaki beslenmenin yanı sıra kılcal dolaşım bozulunca çok daha erken kıkırdak bozulmaları yaşanabiliyor. Katkı maddeleri o organlarda kas iskelet sisteminde birikiyor ayrıca damar sisteminde biriktiği için damarları tıkıyor” diye konuştu. Bugün 20’li, 30’lu yaşlarda kalp krizlerinin arttığına dikkat çeken Gündoğan, “İşin kötü tarafı 20-30’lu yaşlardaki krizlerdeki ölüm riski 70 yaşındaki kalp krizinden ölenden kat kat fazla, kurtaramıyoruz” dedi. CEP TELEFONU KASIYOR Teknolojik aletlerin kullanımının artmasından dolayı ancak spor yaralanmaları ve sporcularda görülecek hastalıkların normal vatandaşlarda ortaya çıktığına vurgu yapan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Adem Gündoğan, cep telefonu kullanımının kas iskelet hastalıklarının bir numaralı sebebi olduğuna dikkat çekti. Gündoğan, “Cep telefonunu çok fazla sabit tutuyoruz. Bu tutuş el, kol ve boyun kaslarını yoruyor. Ve kasların kasılmasını sağlıyor. Kasların arada dinlenmesi ve gevşemesi gerekli. Sertleşen kaslar kemiği çektirmeye başlayınca ağrı başlıyor. Teknoloji, hayatımızı kolaylaştırırken hayatımızı mahvediyor” diye konuştu. Gündoğan, bir ayda polikliniğe gelen hastaların istisnasız yüzde 70’inin şikayetlerinin boyun, sırt, bel ve dirsek ağrısı olduğunu ifade ederek, 15-20’li yaşlara gelmeden gençlerin sırt, boyun ağrısının bir kısmının çanta taşıma gibi sebeplerden ancak önemli bir kısmının cep telefonu ve bilgisayar başında vakit geçirme kaynaklı olduğunu dile getirdi. Bu durumun ileride giderek katlanacağını vurguladı.   KASLARI RİTMİK HAREKETLER GÜÇLENDİRİR Kasların kemikler üzerindeki yükü tutan önemli sistemlerden biri olduğunu hatırlatan Gündoğan, her derdin bir dermanı olduğunu ve bazılarının ‘Bir hap içeyim, zımba gibi olayım’ dediklerini hatırlatarak, şöyle devam etti: “Böyle bir dünya yok. İlaç alındığı an için geçerlidir. Kasların gücüne güç katacak ritmik çalışmasını yeniden sağlamaktır. Bu da egzersizlerle mümkün. Ancak fizik tedavi denilince 10-15 gün aletlerle bir şeyler yapıp zımba gibi olacağım anlayışı var.  Fizik tedavinin o bölümü başlangıçtır. Evde devam etmez, bunu bir yaşam biçimi haline getirmezsen boşa geçer”   PROTEZLER 60 YAŞINDAN SONRA TAKILMALI Bozulan eklemlerin orijinaline yakın tekrar hareketlenmesi için eklem içlerine yerleştirilen aparatların halk arasında protez olarak adlandırıldığını anlatan Gündoğan, bugün en küçük eklemden en büyüğüne protez yerleştirilebildiğini bildirdi. Gündoğan, daha çok diz ve kalça eklemlerine protez takıldığını hatırlatarak, “100 hastadan 90’ı diz ve kalça protezi yaptırıyor. Bu 90’ın da 60’ı diz, 30’u kalça protezidir. Dünyada enfazla yapılan protez diz eklemidir. Romatizmal hastalıkları bir kenara koyarsak genellikle 60 yaş ve üzerinde diz protezi gerçekleştiriyoruz. Diz protezinde genelde çok zorunlu değilse 60 yaş ve üzerinde protezler tercih ediliyor.”  

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Adem Gündoğan, teknolojinin bir yandan hayatı kolaylaştırırken diğer yandan mahvettiğine dikkat çekerek, “Cep telefonu, bugün kas iskelet sistemi hastalıklarının bir numaralı sebebidir” dedi.

KATKI MADDELERİ KASLARI VE DAMARLARI ETKİLİYOR

Gündoğan, yaptığı açıklamada, yiyecek ve içeceklerdeki katkı maddeleri tüketiminin fazla olmasından kaynaklı vücutta birikmeler yaşandığını bunun da kas iskelet sisteminin yanı sıra damar duvarlarını da etkilediğini anlattı. Damar duvarlarındaki birikmelerin kalp krizleri ve damar hastalıklarını artırdığına dikkat çeken Gündoğan, “Kılcal damarlardaki tıkanmalar, kas iskelet sistemini bozuyor. Kıkırdaklardaki beslenmenin yanı sıra kılcal dolaşım bozulunca çok daha erken kıkırdak bozulmaları yaşanabiliyor. Katkı maddeleri o organlarda kas iskelet sisteminde birikiyor ayrıca damar sisteminde biriktiği için damarları tıkıyor” diye konuştu. Bugün 20’li, 30’lu yaşlarda kalp krizlerinin arttığına dikkat çeken Gündoğan, “İşin kötü tarafı 20-30’lu yaşlardaki krizlerdeki ölüm riski 70 yaşındaki kalp krizinden ölenden kat kat fazla, kurtaramıyoruz” dedi.

CEP TELEFONU KASIYOR

Teknolojik aletlerin kullanımının artmasından dolayı ancak spor yaralanmaları ve sporcularda görülecek hastalıkların normal vatandaşlarda ortaya çıktığına vurgu yapan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Adem Gündoğan, cep telefonu kullanımının kas iskelet hastalıklarının bir numaralı sebebi olduğuna dikkat çekti. Gündoğan, “Cep telefonunu çok fazla sabit tutuyoruz. Bu tutuş el, kol ve boyun kaslarını yoruyor. Ve kasların kasılmasını sağlıyor. Kasların arada dinlenmesi ve gevşemesi gerekli. Sertleşen kaslar kemiği çektirmeye başlayınca ağrı başlıyor. Teknoloji, hayatımızı kolaylaştırırken hayatımızı mahvediyor” diye konuştu. Gündoğan, bir ayda polikliniğe gelen hastaların istisnasız yüzde 70’inin şikayetlerinin boyun, sırt, bel ve dirsek ağrısı olduğunu ifade ederek, 15-20’li yaşlara gelmeden gençlerin sırt, boyun ağrısının bir kısmının çanta taşıma gibi sebeplerden ancak önemli bir kısmının cep telefonu ve bilgisayar başında vakit geçirme kaynaklı olduğunu dile getirdi. Bu durumun ileride giderek katlanacağını vurguladı.

 

KASLARI RİTMİK HAREKETLER GÜÇLENDİRİR

Kasların kemikler üzerindeki yükü tutan önemli sistemlerden biri olduğunu hatırlatan Gündoğan, her derdin bir dermanı olduğunu ve bazılarının ‘Bir hap içeyim, zımba gibi olayım’ dediklerini hatırlatarak, şöyle devam etti: “Böyle bir dünya yok. İlaç alındığı an için geçerlidir. Kasların gücüne güç katacak ritmik çalışmasını yeniden sağlamaktır. Bu da egzersizlerle mümkün. Ancak fizik tedavi denilince 10-15 gün aletlerle bir şeyler yapıp zımba gibi olacağım anlayışı var.  Fizik tedavinin o bölümü başlangıçtır. Evde devam etmez, bunu bir yaşam biçimi haline getirmezsen boşa geçer”

 

PROTEZLER 60 YAŞINDAN SONRA TAKILMALI

Bozulan eklemlerin orijinaline yakın tekrar hareketlenmesi için eklem içlerine yerleştirilen aparatların halk arasında protez olarak adlandırıldığını anlatan Gündoğan, bugün en küçük eklemden en büyüğüne protez yerleştirilebildiğini bildirdi. Gündoğan, daha çok diz ve kalça eklemlerine protez takıldığını hatırlatarak, “100 hastadan 90’ı diz ve kalça protezi yaptırıyor. Bu 90’ın da 60’ı diz, 30’u kalça protezidir. Dünyada enfazla yapılan protez diz eklemidir. Romatizmal hastalıkları bir kenara koyarsak genellikle 60 yaş ve üzerinde diz protezi gerçekleştiriyoruz. Diz protezinde genelde çok zorunlu değilse 60 yaş ve üzerinde protezler tercih ediliyor.”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.