"İNSANCA YAŞAMAK İÇİN BİRARAYA GELDİK"

GÜNDEM 02.05.2024 - 15:12, Güncelleme: 02.05.2024 - 15:12 1282 kez okundu.
 

"İNSANCA YAŞAMAK İÇİN BİRARAYA GELDİK"

Adana'da Emek ve Dayanışma Coşkusu: 1 Mayıs Kutlamaları Engellemeyle Başladı, Mücadeleyle Şekillendi"
EMEK VE DAYANIŞMA RUHU ZORLUKLARA MEYDAN OKUDU Adana, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde yoğun bir katılımla dolup taştı. Ancak, kutlamaların başlangıcı Kasım Gülek Köprüsü'nde yaşanan bekletmelerle sekteye uğradı. Güvenlik güçlerinin alana girişlere izin vermemesi nedeniyle kutlamalar, yaklaşık 2 saat gecikmeli olarak başladı. Bu engellemeye rağmen, emekçilerin kararlılığı ve dayanışma ruhu, 1 Mayıs'ı coşkulu bir şekilde kutlamalarını sağladı. Binlerce işçi, sendikacı, akademisyen, öğrenci ve vatandaş, KESK, DİSK, TÜRK-İŞ, TMMOB ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla Kasım Gülek Kavşağı'nda bir araya geldi. Buradan Uğur Mumcu Meydanı'na doğru coşkulu bir yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş boyunca, işçiler ve emekçiler, kamu işçilerine kadro, vergi adaleti, asgari ücretin yükseltilmesi gibi taleplerini sloganlarla ve dövizlerle dile getirdi.  "ÖĞRENCİLERİMİZİ ÇEDES'LE KARANLIĞA TESLİM ETMEYECEĞİZ" Eğitim-Sen, MESEM'in öğrencileri patronların sömürüsüne ve ÇEDES'in karanlığına teslim etme çabalarına karşı "Öğrencilerimizi MESEM'le Patronların Sömürsüne, ÇEDES'le Karanlığa Teslim Etmeyeceğiz" pankartıyla yürüdü. Eğitim-İş ise barış, adalet, eşitlik, hakça kazanç ve bölüşüm için 1 Mayıs alanlarında yer alarak sloganlar attı. İşsizlik, yoksulluk, gericilik, sömürü ve yolsuzluğa karşı omuz omuza olan işçi ve emekçiler, Birleşik Kamu-İş ve Eğitim-İş'i selamladı. Mor Dayanışma üyeleri ise kadın hakları ve emeği savunmak için alanlardaydı. Yükselen kadın ve emek düşmanı politikalara karşı mücadele eden Mor Dayanışma üyeleri, yoksulluğun en çok kadınları etkilediğini vurgulayarak kriz faturasının kadınlara kesilmemesi gerektiğini belirtti. Emeğin ve yaşamın savunulması için güçlü olduklarını ifade eden Mor Dayanışma üyeleri, pankartlarıyla yürüyüşlerine devam etti.  "EMEKLİYE ADİL BİR BÜTÇE TALEBİ" Emeklilikte yaşanan sorunlar, 1 Mayıs kutlamalarında da gündemdeydi. Çırak ve staj mağdurları, SSK başlangıç tarihlerinin ilk tescil numaraları olarak kabul edilmesini talep ederek alanda yer aldı. Mağduriyetlerine işaret ederek, bu sorunun çözülmesi için mücadele ettiklerini belirttiler.  Emekli dernekleri ve sendikaları da intibak yasasının çıkarılması ve geçim sağlayacak düzeyde maaşların belirlenmesi için alanlarda yürüdü. Aylık bağlama oranlarının 1999 yılına çekilmesi gerektiğini dile getiren bir emekli, geçmişte yüzde 61 ile emekli olabildiklerini ancak şimdi bu oranın yüzde 28'e düştüğünü ifade etti. Emeklilere yönelik kaynakların yetersizliğine dikkat çeken emekli, emekliye adil bir bütçe talep ettiklerini vurguladı. Bu sesler, emeklilerin haklarının savunulması ve iyileştirilmesi için daha fazla mücadele çağrısında bulundu.  "HER YER TAKSİM HER YER DİRENİŞ" Kutlamalar sırasında, işsizliğe, yoksulluğa, gericiliğe, sömürüye ve yolsuzluğa karşı birlik mesajları verilirken, İstanbul'daki 1 Mayıs yasağına da tepki gösterildi. "Her yer Taksim, her yer direniş" sloganları, demokratik hak ve özgürlüklerin önemini bir kez daha vurguladı. Ayrıca, İsrail'in Filistin'deki saldırıları da sert bir şekilde kınandı. Ceyhan'da işten atılan işçilerin talepleri ve belediye başkanının tutumu, kutlamaların önemli gündem maddelerinden biriydi. Gecikmeli başlayan kutlamalara rağmen, emek ve dayanışma ruhu, zorluklara meydan okuyarak 1 Mayıs'ın anlamını en güçlü şekilde ifade etti. Emek ve mücadelenin coşkusuyla dolu geçen kutlamalar, güçlü bir mesajla son buldu: İşçilerin ve emekçilerin hakları için mücadele devam edecek! “İNSANCA YAŞAMAK İÇİN BİRLEŞTİK” 1 Mayıs kutlamaları kapsamında yapılan yürüyüş ve mitinglerde, emekçilerin bir araya gelerek insanca yaşam mücadelesi verdikleri vurgusu yapıldı. KESK, MYK Üyesi Erdal Karakuş, yürüyüşün 2 saat gecikmeli başlamasına tepki göstererek, her krizin faturasının emekçilere kesildiğini ifade etti. Karakuş, ülkedeki özgürlüklerin büyük bir baskı altında olduğunu belirterek, temel hak ve özgürlüklerin baskıcı bir rejim altında kullanılamaz hale geldiğini dile getirdi. İnsanca yaşam mücadelesinin alanlardan başlatıldığını vurgulayan Karakuş, işçilerin, emekçilerin ve emeklilerin ülkenin büyük çoğunluğunu oluşturduğunu ve insanca yaşam mücadelesi için bir araya geldiklerini söyledi. Genel İş 1 No'lu Şube Başkanı Ersoy Kalik ise polisin yasakçı tutumuna tepki göstererek, emek ve demokrasi mücadelesinin yeni bir dönemini 1 Mayıs meydanlarından başlattıklarını ifade etti.  "KÜRT SORUNUNUN ÇÖZMÜ İÇİN BİR KAPI ARALANDI" Kalik, emekçilerin, emeklilerin, gençlerin ve kadınların hesap sorma ve değiştirme iradesini güçlü bir şekilde ortaya koyduklarını belirtti. CHP Milletvekili Burhanettin Bulut, polisin Taksim'deki OHAL görüntülerinin korkunç olduğunu belirterek, ilk seçimde iktidarı göndereceklerini ifade etti. DEM Parti Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, 31 Mart seçimlerinin ülkenin kaderini değiştirmek için bir milat olduğunu belirterek, barış, demokrasi ve Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözümü için bir kapının aralandığını söyledi. Koçyiğit, bu kapıya milyonlarca işçi, emekçi, Kürtler, Türkler ve Aleviler olarak zorlayacaklarını ve kazanacaklarını ifade etti. Konuşmaların ardından miting, Kardeş Türküler'in konseriyle sona erdi.
Adana'da Emek ve Dayanışma Coşkusu: 1 Mayıs Kutlamaları Engellemeyle Başladı, Mücadeleyle Şekillendi"

EMEK VE DAYANIŞMA RUHU ZORLUKLARA MEYDAN OKUDU

Adana, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde yoğun bir katılımla dolup taştı. Ancak, kutlamaların başlangıcı Kasım Gülek Köprüsü'nde yaşanan bekletmelerle sekteye uğradı. Güvenlik güçlerinin alana girişlere izin vermemesi nedeniyle kutlamalar, yaklaşık 2 saat gecikmeli olarak başladı. Bu engellemeye rağmen, emekçilerin kararlılığı ve dayanışma ruhu, 1 Mayıs'ı coşkulu bir şekilde kutlamalarını sağladı. Binlerce işçi, sendikacı, akademisyen, öğrenci ve vatandaş, KESK, DİSK, TÜRK-İŞ, TMMOB ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla Kasım Gülek Kavşağı'nda bir araya geldi. Buradan Uğur Mumcu Meydanı'na doğru coşkulu bir yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş boyunca, işçiler ve emekçiler, kamu işçilerine kadro, vergi adaleti, asgari ücretin yükseltilmesi gibi taleplerini sloganlarla ve dövizlerle dile getirdi. 

"ÖĞRENCİLERİMİZİ ÇEDES'LE KARANLIĞA TESLİM ETMEYECEĞİZ"

Eğitim-Sen, MESEM'in öğrencileri patronların sömürüsüne ve ÇEDES'in karanlığına teslim etme çabalarına karşı "Öğrencilerimizi MESEM'le Patronların Sömürsüne, ÇEDES'le Karanlığa Teslim Etmeyeceğiz" pankartıyla yürüdü. Eğitim-İş ise barış, adalet, eşitlik, hakça kazanç ve bölüşüm için 1 Mayıs alanlarında yer alarak sloganlar attı. İşsizlik, yoksulluk, gericilik, sömürü ve yolsuzluğa karşı omuz omuza olan işçi ve emekçiler, Birleşik Kamu-İş ve Eğitim-İş'i selamladı. Mor Dayanışma üyeleri ise kadın hakları ve emeği savunmak için alanlardaydı. Yükselen kadın ve emek düşmanı politikalara karşı mücadele eden Mor Dayanışma üyeleri, yoksulluğun en çok kadınları etkilediğini vurgulayarak kriz faturasının kadınlara kesilmemesi gerektiğini belirtti. Emeğin ve yaşamın savunulması için güçlü olduklarını ifade eden Mor Dayanışma üyeleri, pankartlarıyla yürüyüşlerine devam etti. 

"EMEKLİYE ADİL BİR BÜTÇE TALEBİ"

Emeklilikte yaşanan sorunlar, 1 Mayıs kutlamalarında da gündemdeydi. Çırak ve staj mağdurları, SSK başlangıç tarihlerinin ilk tescil numaraları olarak kabul edilmesini talep ederek alanda yer aldı. Mağduriyetlerine işaret ederek, bu sorunun çözülmesi için mücadele ettiklerini belirttiler.  Emekli dernekleri ve sendikaları da intibak yasasının çıkarılması ve geçim sağlayacak düzeyde maaşların belirlenmesi için alanlarda yürüdü. Aylık bağlama oranlarının 1999 yılına çekilmesi gerektiğini dile getiren bir emekli, geçmişte yüzde 61 ile emekli olabildiklerini ancak şimdi bu oranın yüzde 28'e düştüğünü ifade etti. Emeklilere yönelik kaynakların yetersizliğine dikkat çeken emekli, emekliye adil bir bütçe talep ettiklerini vurguladı. Bu sesler, emeklilerin haklarının savunulması ve iyileştirilmesi için daha fazla mücadele çağrısında bulundu.

 "HER YER TAKSİM HER YER DİRENİŞ"

Kutlamalar sırasında, işsizliğe, yoksulluğa, gericiliğe, sömürüye ve yolsuzluğa karşı birlik mesajları verilirken, İstanbul'daki 1 Mayıs yasağına da tepki gösterildi. "Her yer Taksim, her yer direniş" sloganları, demokratik hak ve özgürlüklerin önemini bir kez daha vurguladı. Ayrıca, İsrail'in Filistin'deki saldırıları da sert bir şekilde kınandı. Ceyhan'da işten atılan işçilerin talepleri ve belediye başkanının tutumu, kutlamaların önemli gündem maddelerinden biriydi. Gecikmeli başlayan kutlamalara rağmen, emek ve dayanışma ruhu, zorluklara meydan okuyarak 1 Mayıs'ın anlamını en güçlü şekilde ifade etti. Emek ve mücadelenin coşkusuyla dolu geçen kutlamalar, güçlü bir mesajla son buldu: İşçilerin ve emekçilerin hakları için mücadele devam edecek!

“İNSANCA YAŞAMAK İÇİN BİRLEŞTİK”

1 Mayıs kutlamaları kapsamında yapılan yürüyüş ve mitinglerde, emekçilerin bir araya gelerek insanca yaşam mücadelesi verdikleri vurgusu yapıldı. KESK, MYK Üyesi Erdal Karakuş, yürüyüşün 2 saat gecikmeli başlamasına tepki göstererek, her krizin faturasının emekçilere kesildiğini ifade etti. Karakuş, ülkedeki özgürlüklerin büyük bir baskı altında olduğunu belirterek, temel hak ve özgürlüklerin baskıcı bir rejim altında kullanılamaz hale geldiğini dile getirdi. İnsanca yaşam mücadelesinin alanlardan başlatıldığını vurgulayan Karakuş, işçilerin, emekçilerin ve emeklilerin ülkenin büyük çoğunluğunu oluşturduğunu ve insanca yaşam mücadelesi için bir araya geldiklerini söyledi. Genel İş 1 No'lu Şube Başkanı Ersoy Kalik ise polisin yasakçı tutumuna tepki göstererek, emek ve demokrasi mücadelesinin yeni bir dönemini 1 Mayıs meydanlarından başlattıklarını ifade etti. 

"KÜRT SORUNUNUN ÇÖZMÜ İÇİN BİR KAPI ARALANDI"


Kalik, emekçilerin, emeklilerin, gençlerin ve kadınların hesap sorma ve değiştirme iradesini güçlü bir şekilde ortaya koyduklarını belirtti. CHP Milletvekili Burhanettin Bulut, polisin Taksim'deki OHAL görüntülerinin korkunç olduğunu belirterek, ilk seçimde iktidarı göndereceklerini ifade etti. DEM Parti Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, 31 Mart seçimlerinin ülkenin kaderini değiştirmek için bir milat olduğunu belirterek, barış, demokrasi ve Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözümü için bir kapının aralandığını söyledi. Koçyiğit, bu kapıya milyonlarca işçi, emekçi, Kürtler, Türkler ve Aleviler olarak zorlayacaklarını ve kazanacaklarını ifade etti. Konuşmaların ardından miting, Kardeş Türküler'in konseriyle sona erdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.