En iyi vergi kaçıran cinsiyet ERKEK milleti midir?Aile (hanehalkı) konulu siyaset arenasında dizi senaryosu aracılığıyla vergi kaçıran aile babasına değinelim.Sosyalist cımbızı ile kendini süpürge görevinde bir anne; milliyetçi bir dayı, alman işçisi amca, mafya enişte, başkalarının döner koltuğunda oynayan ve oyalanan bebeler,barların tozunda kız çocuğu..Bütün her kişilik türlerini bir aileye sığdırabiliriz.Elimde en küçük sosyal birim olarak ‘AİLE’ kelimesi ata yadigarı olarak karakterlerin altında kalmıştır.Ailedeki vergi sistemini hazırlayan annedir.Neden anne! Aile bireylerini istisna ve muhafiyete boğan kişidir.Anne, ilk önce istediklerini,istemediklerini maddeler…Sonra bunları yoksayar. (23 Nisan 1920'de açılan birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilen ilk kanun bir vergi kanunu olmuştur.) Çalışmasıyla bile bir yere gelemeyen Baba, annenin madde oyunlarından, yükünü aldığı, düşüncesinden dolayı mesuttur.Sabit maaştan kesilen vergiler ve bana kalan aylık giderlerim.(Gelir üzerinden alınan vergiler; Gelir-Kurumlar Vergisi),Sakın paranın kıymetini bil! Gerekirse 5tl’ye simit ye!Diyet yap! (Harcamalar Üzerinden Alınan Vergiler (Katma Değer Vergisi, Özel Tüketim Vergisi, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi, Özel İletişim Vergisi, Şans Oyunları Vergisi, Damga Vergisi, Gümrük Vergisi ile Belediye Gelirleri Kanununca Alınan Vergiler)). -Ya hanım, 60 yaşındayız, birikmiş paran varsa artık ev alalım.Bizim oğlan araba istiyor. ((Servet Üzerinden Alınan Vergiler (Veraset İntikal Vergisi, Emlak Vergisi, Motorlu Taşıtlar Vergisi)).Bir hanehalkın vergileri dizisini arkası yarın diyerek senaryomuzu sonlandıralım.
Tarihte vergiye dair en eski işaret Sümerlerde, M.Ö 3300 yılı civarındaki kil tabletlerde kaydedilmiş ve vergi, mal veya hizmet üzerinden ödenmekteymiş.Ortaçağın sonlarında imparatorlukların gücü azaldığında feodal beyler imparatorluğa ait bazı gelirleri ele geçirerek ilk kez 13.yy dan itibaren düzenli olarak vergi almaya başlamışlardır.Osmanlı ekonomisinin dayanağı tarım olduğundan, vergi alınan kaynak da tarımdı. Tazminat Fermanı(1839) ile Şer’i ve Örfi Vergi alınmaktaydı. Tekâlif-i Şer’iyye (Şer’i vergiler) ve Aşar, Haraç, Zekât, Cizye ve bunların alt kolları olarak 80’e yakın İslam kurallarına dayalı vergilerden oluşmaktaydı. Cumhuriyet tarihinde ise, ilk olarak Osmanlı Devleti’nden devralınan vergiler arasında Aşar, Ağnam, Müsakkafat ve Temettü vergisi yer almaktaydı. 1923 tarihinde İzmir İktisat Kongresi’nde alınan kararla Aşar vergisi ve Temettü Vergisinin kaldırılarak yerine Kazanç Vergisi getirilmiştir.1929'da yaşanan Büyük Buhran sonrası kabul edilen ihtiyacı karşılayamayan alınan vergiler… İkinci Dünya Savaşı yıllarında ise bu ihtiyaç daha da artmış ve bunun üzerine savaş döneminde aşırı kar eden tüccarları vergilendirmek için Varlık Vergisi, tarımsal kazançları vergilendirmek için de Toprak Mahsulleri ile Ayni Muamele Mergisi getirilmiştir. İkinci Dünya Savaşı sonrasında oluşan bu karmaşık vergi yapısını düzene sokmak amacıyla 1949 yılında Gelir Vergisi Kanunu kabul edilmiştir.Yıllarca isim değiştirilerek, hafifleştirilmiş seçim öncesi vergiler ve seçim sonrası vergi zamlarını yaşamış bir ülkeyiz.
Yakın Türk tarihimizde Matild Manukyan’ı hatırlarsanız! Türkiye Ermenisi genelev patroniçesi olarak 1991 yılının 11 Nisan'ında vergi rekortmeni olmuştu.Manukyan, 6 kez vergi rekortmeni olarak çeşitli ödüller aldı.Türkiye'nin 2018 Gelir Vergisi rekortmenlerinden ilk ikisi adının açıklanmasını istemedi, 3. sırada 54 milyon 169 bin 333 lirayla Rahmi Koç yer almıştır. Vergi Usul Kanunu(VUK 5md.) vergi mahremiyeti ihlali sayılmayan maddesi olmasına rağmen Vergi rekortmenleri açıklanmamaktadır.Yorum sizin!
Benim Görüntüm yok;ama ben sizin Kimliğinizim…