Mutlaka OY Kullanın!
Seçimlerde oy kullanmak, seçmen sınıfını kazanmış her Türk yurttaşının hakkı ve aynı
zamanda yurduna karşı ödevidir. Bu seçimlerde ‘‘Mutlaka OY Kullanın!’’ bunun bir çok
nedeni var. Ülkemizin yer altı yerüstü kaynaklarımız, eğitim sistemimiz, sağlık sektörümüz,
ekonomimiz, beyin göçümüz, kadınlarımız, siyasilerin üslupları gibi her konuda değişime
ihtiyacımız var. Türkiye Siyasilerin Üsluplarından birkaç örnek vermemek olmaz! Mehmet
ŞİMŞEK ; ‘ Kadınlar İş Aradığı İçin İşsizlik Artıyor !’ İşsizlik sorununu bile kadınların
üzerinde kalmasını söylüyor. Bülent ARINÇ ; ‘Kadın, herkesin içinde KAHKAHA
atmayacak!’Kadın kahkahasını yargılamaya açık hale söylemleri halkı o yöne geriletmesidir.
Bu siyasilere amacını sorun. Pakistan ‘da kadın mezarlarında tecavüz vakalarını engellemek
için alınan demir parmaklık önlemi gibi ‘kadınsın ;yürüme, koşma, gülme,ölme ‘bunları hak
etsen de etmesen de dayaktır hakkın! Halkım kimi seçmek yapmak istiyor!
Bu seçimlerde Mutlaka Oyunuzu Kullanın !
Popülizm ve Seçim Ekonomisi diyerek, üniversite dönemlerinin makaleleri gibi
kullandığımız çeşitli terimsel açıklamalara boğmak istemiyorum. Ama yine de kelimelerin
anlamlarını bu seçimlerde politikacılarımızı anlamak için değineceğim. Zamanında Süleyman
DEMİREL ‘Kim ne verirse 5tl fazlası benden’ dediği gibi ‘Mazotun fiyatını 1ytl indirdik
modası’ gibi vaatlerini anlamamız açısından birazda olsa kavramlarda boğulalım. Türkçeye
bire bir çevrildiğinde ‘‘Halkçılık’’ ve ‘’Halkın Çıkarcılığı’’anlamına gelen Popülizm, sınıfsal
yaklaşıma bağlı olarak değişik anlamlar kazanabilmektedir. Popülizm karşıtı ‘ELİTÇİLİK’
tir. Popülizm, halkın duygularını okşayan, onun duymak istediklerini söyleyerek, verili
bilincini daha ileriye taşıma kaygısı gütmeden politika yapmak anlamındaki ilkesizlik olarak
kullanılmaktadır. Popülist kişi ve grupların temel kaygısı, daha çok insanın beğenisini ve
desteğini kazanmaktır.
Seçmenler popülizm tuzağına, olmayan kaynakları dağıtana oy verirler.Bunun nedenini de
sonradan hızlanacak enflasyonla öderler.
Seçmen, Milliyetçi duyguların okşanmasından, milli kimlikle dünyaya meydan
okunmasından hoşlanır. Siyasi popülistler seçmenin bu zarafetini seçim amacıyla kullanmaya
heveslidirler. Şimdilerde bizde de böyle heves mevcut. Siyasiler Ana Muhalefet gibi davranan
İktidar Partisi bile Muhalefet siyasi popülizmi, milliyetçi saldırgan söylemi benimseyebilirler.
Bu seçimde de her seçim olduğu gibi Popülist ve demagoji kullanan bir çok politikacı
bulunuyor.
Seçim Ekonomisi ise İktidarı oluşturan parti ya da partilerin yaşadıkları oy kaybını
durdurabilmek ve seçimlerde yeniden iktidara gelebilmek amacıyla ekonominin bütün
araçlarını seferber etmesi olarak adlandırılıyor. Siyasal iktidarların uyguladıkları başka
deyişle hükümetlerin vergiler, kamu harcamaları, borçlanma ve emisyon yani para basma;
hükümetlerin güç ve yetkisinde olan başlıca iktisat politikası araçları kullanmaktadırlar.
Genellikle seçim öncesi dönemde hükümetler aldıkları bazı popülist kararlarla toplumun her
kesimine ulaşmaya çalışırlar. Eğer vergi ile finanse etmeye çalışırlarsa Oy kaybederler. Seçim
sürecine giren bir ekonomide belirgin olarak görülen ilk şey toplam harcamaların artmasıdır.
Bu harcamalar tüm siyasi partilerce gerçekleştirilir.
Politikacılar seçimi kazanmak ve oylarını garantilemek için seçim öncesinde memur ve
işçilere yüksek zam verir. Vergi oranlarını indirmeye çalışırlar.Seçim sonrası halktan fazlasını
alırlar. Tarım, Sanayi, Esnaf gezmeleri bir çok sektöre destekleme ‘paket paket’ paketlidir.
Faizler indirilir. Bütün bunların gerçekleşmesi için Para Muslukları açık tutulur.Benim Param
bana Lütfedilir. Piyasaya sürülmüş olan Karşılıksız Para miktarı Artar?? Böylece de artan
Kamu Harcamalarının Emisyon ve Borçlanma ile karşılanması Kronik Bütçe Açıklarının ,
Kronik Enflasyonun kaynaklarından birisi olmuştur. Bu sıralarda seçimlerden kaynaklanan
BELİRSİLİK ve RİSK ekonominin hiç sevmediği terimler olarak yıllarca süregelen
Gelenekselleşen bunların üstüne Soğuk Su İçen HALK olmuştur.
14 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimleri için her geçen gün bir
adım daha yaklaşırken siyasilerin de sahadaki çalışmaları hız kazandı. Peki halk bu durumu nasıl
değerlendiriyor? Şeffaf , Eşitlikçi, Dürüst Siyasetin Kazanması Dileğiyle…