2018 YILI "ÇOCUK İŞÇİLİĞİ İLE MÜCADELE YILIDIR”

Adana Çocuk ve Kadın Hakları Dernek Başkanı Çiğdem Akça, yaptığı yazılı açıklamayla 12 Haziran- Çocuk işçiliği ile mücadele gününde konunun önemine dikkat çekerek tüm ilgili kurum ve kuruluşların birlikte hareket ederek sorunu çözebiliceğini vurguladı. Çocuğun çalışmasının en önemli hak ihlallerinden biri olduğu, en temel haklarından olan “eğitim hakkını alması” gerekliliği üzerinde durdu.

Çiğdem Akça açıklamasında ; “En değerli varlıklarımız olan çocuklarımız çocukluğunu yaşamalı, ilgili tüm kurumlar bunun için çaba harcamalıdır. Birleşmiş milletler tarafından dünyada gittikçe artan çocuk işçiliğine karşı farkındalık yaratmak ve çocuk işçiliğine engel olmak amacıyla her yıl 12 haziran tarihi, 2002 yılından bu güne  Dünya çocuk işçiliğiyle mücadele günü olarak ilan edilmiştir. Türkiye'nin 2023 hedefleri doğrultusunda, özellikle en kötü biçimleri olmak üzere, çocuk işçiliğinin önlenmesi amacıyla çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı koordinasyonunda hazırlanan "çocuk işçiliği ile mücadele ulusal programı"nın (2017-2023) yürürlüğe girerek, program kapsamında, çocuk işçiliğini önlemeye yönelik temel stratejiler, faaliyetler ve bu faaliyetlerden sorumlu olan ve iş birliği yapılacak kurum ve kuruluşlar ile faaliyetlerin tamamlanma süreleri belirlenmiştir. Programda yer alan faaliyetlerin takibi yılda iki kez düzenlenen izleme ve değerlendirme kurulu toplantıları aracılığıyla gerçekleştirileceği kamuoyu ile paylaşılmıştır. Konunun önemine istinaden acil yapıcı ve çözüm odaklı önlemler alınması zaruridir. Çocuklar  risklerine   bakmadan, eve  ekmek getirme  derdiyle  her işin ucundan tutuyor. Geçtiğimiz yıllarda Bursa’da 12 ve 16 yaşlarındaki ağabeyleriyle beraber ekmek parası için çöp toplayan 6 yaşındaki Yücel Arı, kâğıt toplarken bir kamyonun altında kalıp can verdikten sonra geride  annesinin acılı feryatları kalmıştı. Çocuklara ölüm yakışmadığı gibi, karın doyurmak için, eve katkıda bulunmak için iş peşinde koşturmak da yakışmıyor! Göçmen çocuklar da çocuk işçiliğinin pençesinde kıvranıyorlar. Göçmenlik, evsizliği, açlığı, dışlanmışlığı ve beraberinde çocuk işçilik sorununu daha katmerli bir şekilde karşımıza çıkarıyor. Yetişkin göçmenlerin dil bilmediklerini, işyerinde sorun çıkarma potansiyellerinin yüksek olduğunu gerekçe gösteren patronlar, suriyeli ailelerin çocuklarını posalarını çıkaracak şekilde çalıştırıyorlar. Suriyeli çocuklar her işte çalışıyor. Çocuklar çok düşük ücretlere çalıştırılıyor. Dilenmek yerine çalışmak isteyenlerin hali perişan… günde 10-12 saate sesini çıkarmadan çalışıyor göçmen çocuklar. Yerli veya göçmen fark etmiyor ırk, dil, din ayırmadan tüm çocukların hak ettiği yaşam koşullarında yaşaması gerekliliği üzerinde duruyor ve diyoruz ki. Eğer uygar ülkeler seviyesinde olacaksak önce çocukları koruyalım, haklarını ihlal etmeyelim. Bu en önemli insan hakları sorunlarından biridir önlemek hepimizin 1. Görevidir.”Adana Çocuk ve Kadın Hakları Derneği