ADLİ BİLİŞİM UZMANLIĞININ YOLUNU AÇACAK SERTİFİKA PROGRAMI BAŞLIYOR

GÜNDEM 06.01.2019 - 17:39, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 3025+ kez okundu.
 

ADLİ BİLİŞİM UZMANLIĞININ YOLUNU AÇACAK SERTİFİKA PROGRAMI BAŞLIYOR

  Adana’da 25 Ocak Cuma günü başlayacak ve 3 gün sürecek “Temel Adli Bilişim Eğitimi” sertifika programıyla ilgili SemAnadolu Eğitim Koordinatörü Nazan Ekici ile Adli Bilişim Uzmanı Fehmi Genç, gazetemizin sorularını cevapladı. Ekici, sertifika programına Enformasyon Teknolojileri yöneticileri, çalışanları ve denetçileri ile hukuk müşavirleri,  avukatlar, bilgi güvenliği uzmanları, yöneticileri, bilirkişiler, uyum yöneticileri, personelleri, akademisyenler ile kolluk kuvvetleri katılabileceğini bildirdi. Adli Bilişim Uzmanı Fehmi Genç ise mevcut yetişen Adli Bilişim Uzmanı sayısının ihtiyacı karşılamadığına dikkat çekerek, “Özellikle Adli Bilişim uzmanı bilirkişi sayısı oldukça yetersiz. Bu durum dava süreçlerinin gereğinden uzun olması ve mağduriyetlerin doğmasına sebep oluyor” dedi. Şu anda birçok adli, idari ve kolluk birimlerinin Adli Bilişim laboratuvarlarını geliştirmek ve iş kapasitelerini artırmak ayrıca yeni uzmanlar almak için çalıştığına dikkat çeken Genç, “Özel sektörde firmalar bilgi işlem birimleri veya iç denetim birimlerinde Adli Bilişim uzmanı kadroları açmakta. Eğitiminin veya bilişim kariyerinin başında olanlar için Adli Bilişim sektörde kendini yetiştirmek onlara istedikleri prestijli ve aranan personel olma yolunu açabilir” diye konuştu.   Anadolu Sürekli Eğitim merkezi (SemAnadolu) ne yapar? SemAnadolu Eğitim Danışmanlık olarak akademik kökenli kurucuları ile bir yandan Ar-Ge faaliyetlerini sürdürürken, diğer taraftan hukuki danışmanlık ve farklı disiplinlerde eğitim organizasyonları faaliyetlerini gerçekleştirmekteyiz. Kişisel gelişim amaçlı eğitimlerimizle birlikte, alanında uzman hocalarımızla mesleki eğilim ve yeteneklerini özellikle hukuk sisteminin gereksinimlerini karşılamak üzere bilirkişi eğitimleri düzenliyoruz. Farklı bilirkişilik alanlarında, her kesimden yetişkinlere değişen hukuki gereksinimlere uygun nitelikte bilgi, beceri kazandırmak ve inceleme metodolojilerini benimsetmek üzere bilimin ve tekniğin mevcut son halini sunan eğitim programları sunuyoruz. Eğitimlerinizle neyi amaçlıyorsunuz? Hukukun işlerliğini artırmak üzere bilirkişi faktörünün güvenilirlik, hız ve nitelik bakımından iyileştirilmesi ve hukukun yararlanacağı bilirkişi havuzunun genişletilmesiyle, bilirkişiliğin ilgili alanlarda alternatifsiz kalmasının önlenmesinin bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz. Burada sistemin eski halinin meydana getirdiği tekelleşmeyi ortadan kaldırmayı da amaçlayan yeni bilirkişilik yönetmeliği ile yapılan düzenlemelerinin amacına ulaşmasına bir nebze katkı sağlayabilmek, mutluluğunu yaşadığımız konuların başında geliyor. Hukuki sorunların kanunlar kapsamında irdelenerek çözüme kavuşturulması gerekirken meydana gelen çelişkilerin giderilmesinin yalnızca hukuki maddelerin bilinmesi ile sağlanamayacağı, konuyla ilgili teknik analiz ve değerlendirmelerin yetkin ellerde yapılarak mahkemeye sunulması, doğal olarak hukuk sisteminin bilim ve tekniğe uygun ilerleyiş belirlemesi hukuk sistemimizin de bir zorunluluğudur. Bu noktada bir bilene sorma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bilirkişilik sisteminin geçmişinde söz konusu olan tekelleşme probleminin aşılması için özel önlemlerin geliştirildiği günümüzde, sisteme dahil olmak isteyen bilirkişi adaylarının hukuk düzenine adaptasyon konusundaki hazırlık süreçlerini mümkün olduğu düzeyde kısaltmak ve en güncel yöntem ve esasların üzerinden geçmek eğitimlerimizin pratiğe yönelik en güçlü taraflarını oluşturuyor. Herkes bilirkişi olabilir mi? Bilirkişiliğin özü bilmekten geçiyor. Bu nedenle kimin bilirkişilik yapabileceği, bildikleriyle ve tecrübeleriyle belirleniyor. Buna göre tüm bilirkişilik alanlarında bilirkişilik yapabilmek için diploma şartı bulunmuyor. Bununla birlikte diploma ve özel belgelere ihtiyaç duyulan bilirkişilik alanları da bulunuyor. Örneğin eğitimini gerçekleştirdiğimiz “İş mevzuatından kaynaklanan nitelikli hesaplamalar” programı ile katılımcılarımıza vermiş olduğumuz akredite sertifikamız bilirkişilik başvurusu için temel bir gereksinim. Bunun gibi örnekleri de arttırmak mümkün. Bilirkişi değerlendirmelerinin öznel olması ile ilgili birçok şikâyet duyabiliyoruz. Bununla ilgili bir çözüm öneriniz var mı? Haklısınız. Bilirkişilik hususundaki bu ve benzeri problemlerden yıllardan beri bahsediliyor. Maalesef bilirkişiliği çoktan seçmeli bir test gibi değerlendirmek mümkün değil. Burada öne çıkan en önemli husus, bilirkişi raporuna ihtiyaç duyulmasına sebep olan vaka, tamamen vakaya özel ve her seferinde değerlendirmenin vaka özelinde yapılması gerekiyor. Sonuç olarak, vakanın geniş ve detaylı bir incelemesinin yapılması ile hassas bir değerlendirme ile yorumlanması gerekiyor. Bu aşamaların herhangi birinde eksiklik olması halinde değerlendirmenin adil olan noktadan uzaklaşabildiğini görüyoruz. Bu nedenle, mezunlarımızın da bu hususlarda olabildiğince özenli olması için olağanüstü gayret sarfediyoruz. Herşeye rağmen bilirkişi değerlendirmesiyle mağdur olduğuna inanan vatandaşlarımızın bu sorununa ait çözümün CMK 67. ve HMK 293. maddeleri ile kendilerine sağlanan bir hakkın bilincinde olmalarından geçtiğine inanıyoruz. Buna göre “taraflar dava konusu olayla ilgili olarak uzmanından bilimsel mütalaa alabilme” hakkı elde etmiş bulunuyorlar. Bu aşamada uzman akademisyen ve sektör profesyonellerinden oluşan ekibimizle SemAnadolu olarak bu alanda da hukuk sistemine katkı sağlamaya çalışarak çözümün bir parçası olmaya gayret gösteriyoruz. Güncel eğitimlerinizle ilgili bilgi vermeniz mümkün mü? Eğitimlerimizi yıllık planlayıp buna göre hareket etmeye çalışıyoruz. Planlama yaparken eğitimlerimizi bireyselden genele bir yaklaşımla, kişilerin talepleri ve ülkenin ihtiyaçları bağlamında genişleyen bir kapsamda değerlendiriyoruz. En güncel eğitimimizi bugün ve yarın için en büyük hukuki gereksinimlerden biri olduğuna inandığımız Adli Bilişim alanında 25-27 Ocak tarihleri arasında Adana’da gerçekleştireceğiz. Konuyla ilgili detaylı bilgiyi Adli Bilişim Uzmanı Hocamız Fehmi Genç’ten dinlememizin daha doğru olacağı inancındayım. Fehmi Bey, Adli Bilişim Uzmanı ne demektir? Tam olarak nasıl bir uzmanlıktan bahsedebiliriz? Adli Bilişim uzmanı ne iş yapar sorusunu cevaplamadan önce Adli Bilişim nedir sorusunu cevaplamam gerekir. Adli Bilişim dünyada “Computer Forensic” olarak ifade edilir ve dijital kriminal çalışmaları ifade eder. Bilindiği gibi kolluk ve adli soruşturma birimleri geçmişten beri vakaların çözümünde silah, parmak izi, DNA analizi, muhasebe kaydı, iletişim verisi ve benzeri fiziki deliller üzerinde kriminal laboratuvarlar incelemeleri yaparak olayın ne zaman, nasıl ve kimler tarafından yapıldığı sorularına cevap aramaktadır. Bu sayede birçok suçlu hak ettiği cezaya çarptırılmış veya suçsuzlar üzerlerine atılı suçlardan arınmıştır. Kriminalistik bir bilimdir ve bilimde kesin sonuçlar üzerinden hüküm verildiği için sonuçlar nettir. Adli Bilişim ise dijital delillerin aynı bilimsel mantık çerçevesinde ele alınması ile kişi-olay-zaman ekseninde bağlayıcı ve kesin bir sonuca ulaşma çalışmalarıdır.  Adli Bilişim Uzmanı da incelemekle yükümlü olduğu dijital materyalleri bilimsel standartlara uygun bir şekilde inceleyerek dijital delillerin bulunmasını ve bu delillerin ifade ettiği anlamı rapor vasıtasıyla ifade eden bilim insanıdır. Dijital delil kavramını biraz açabilir misiniz? Artık nesnelerin internetinden, yapay zekaya sahip robotların yaptıklarından ne kadar sorumlu olduğundan bahsediyoruz. Bu yaşlı – genç herkesin istediği anda internete girebileceği bir cep telefonu ve en az 3 farklı sosyal medya hesabı bulunmaktadır. Arabamızdan evdeki beyaz eşyamıza, kolumuzdaki saatten duvardaki kombiye kadar hemen hemen her yer akıllı cihazlarla dolu. Her yerde güvenlik kameraları, baz istasyonları var. Dünyanın çevresinde yüzlerce uydu tüm iletişimimizi, istihbaratımızı, güvenliğimizi ve hatta yön bulmamızı sağlıyor. Bu ne demek? Artık dijitalleşme tamamlandı demek. Bunun Adli Bilişime göre anlamı da günlük hayatta yaptığımız hemen hemen her eylemin bir şekilde bir yerde kaydı tutuluyor demek. Dijital delil, bir vakanın çözülmesi için  bu kayıtların taranması neticesinde elde edilen ve olayın nasıl, ne zaman, kim tarafından ve ne şekilde gerçekleştiği sorularından en az birine cevap verebilen her türlü data olarak tarif edilebilir. Dijital delil bir bilgisayardaki kullanıcı log kayıtları, bir telefondaki resim, bir tabletteki video, bir akıllı saatteki whatsapp kaydı, bir arabadaki navigasyon verisi veya bir akıllı buzdolabının ekranındaki sosyal medya bildirimi olabilir. Adli bilişim ve dijital delil üzerine düşünüldüğünde akla ilk siber suçlar veya hack geliyor. Peki diğer suçlarda da dijital delil incelemesi yapılabiliyor mu? Siber Suçlar, adından da anlaşılabileceği gibi bilişim sistemlerine yönelik işlenen suçları ifade eder. Siber suçlarda hedef bilişim sistemleri, kullanıcı verileri veya kullanıcının itibarı olabilir. Bu eylemler dijital sistemler üzerinden yapıldığı için deliller de çoğunlukla dijital delillerdir. Fakat Adli Bilişim incelemelerini sadece Siber Suçlarla sınırlı olarak görmek çok yanlıştır. Örneğin Adli Bilişim incelemeleri ve siber istihbarat çalışmaları bugün terörle mücadele kullanılan en önemli argüman halindedir. Artık en basit hırsızlık suçundan en zor organize suç soruşturmalarına, taciz-tehdit-şantaş suçlarından fikri sınai hak ihlallerine kadar hemen hemen her vakada incelenmesi gereken en az bir dijital delil oluyor. 2000’li yılların başında Türkiye’de yılda 100-150 dijital cihaz incelemesi ile sınırlıyken bugün bu rakam yüz binlerle ifade edilmekte ve bu sayı her geçen yıl misli ile artmaktadır. Kısaca özetlemek gerekirse Adli Bilişim incelemesi yapılmayan vaka nerdeyse bulunmamaktadır. Siz nasıl Adli Bilişim Uzmanı oldunuz? Bir Adli Bilişim Uzmanı Nasıl yetişiyor? Ben 2007 yılından beri adli bilişim ve bilgi güvenliği sektöründe hem uzman hem de eğitmen olarak çalışmaktayım. 2010 yılından itibaren de Adli Bilişim Uzmanı sıfatıyla resmi davalarda bilirkişi olarak kamuya hizmet etmekteyim. Benim Adli Bilişim sektörüne bu konuda duayen olan kişilerin yönlendirmesi ile dahil oldum. Bu benim için büyük şanstı zira o dönemde Adli Bilişim dünya çapında bile yeni yeni duyulmaktaydı. Herhangi bir yerli eğitim imkanı olmadığı için uzmanlık eğitimlerimi birçok farklı ülkeden farklı uzmanlar tarafından aldım. Kendimi geliştirmek için çok yoğun çaba gösterdim. Bu süreçte birçok önemli birimin teknik yapılanmasında ve personel eğitimlerinde de önemli roller üstlendim. Buna ek olarak hemen hemen her konuda yüzlerce davada bilirkişi sıfatı ile raporlar yazdım. Yine de öğrenme sürecimi tamamlayamadım, teknoloji her gün değişiyor ve ayak uydurmak gerekir. Adli Bilişim Uzmanı olmak benim için oldukça zor bir süreç olsa da yeni isteklilerin işi artık daha kolay. Bugün üniversitelerde Adli Bilişim Mühendisliği okuma ve yüksek lisans yapma imkanı bulunuyor. Yakında Adli Bilişim doktora bölümleri bile açılması planlanıyor. Bunun yanı sıra birçok eğitim kurumu gerek genel gerekse ihtisasa özel eğitimleri sürekli olarak açıyor. İsteklilerin kendini Adli Bilişim konusunda geliştirmeleri artık çok daha kolay ve daha düşük maliyetli. İnsanlar neden Adli Bilişim Uzmanı olmak ister? Adli Bilişim bütün hukuk alanlarının kesişme noktası haline geldi ve bu nedenle çok değerli. İş dünyasının da dijitalleşme süreçlerinin tamamlanması ile iç denetleme mekanizmaları da artık vaka analizlerinde Adli Bilişim tekniklerini kullanmak zorunda kalıyor. Dolayısı ile her geçen gün Adli Bilişim hizmetlerine olan ihtiyaç artıyor fakat mevcut yetişen Adli Bilişim Uzmanı sayısı ihtiyacı karşılayamıyor. Özellikle Adli Bilişim uzmanı bilirkişi sayısı oldukça yetersiz. Bu durum dava süreçlerinin gereğinden uzun olması ve mağduriyetlerin doğmasına sebep oluyor. Şu anda birçok adli, idari ve kolluk birimi Adli Bilişim laboratuvarlarını geliştirmek ve iş kapasitelerini artırmak ve yeni uzmanlar almak için çalışıyor. Özel sektörde ise firmalar bilgi işlem birimleri veya iç denetim birimlerinde Adli Bilişim uzmanı kadroları açmakta. Eğitiminin veya bilişim kariyerinin başında olanlar için Adli Bilişim sektörde kendini yetiştirmek onlara istedikleri prestijli ve aranan personel olma yolunu açabilir. Resmi bilirkişi olarak çalışmak veya ek iş yapmak isteyenler ise kendilerini Adli Bilişim alanında geliştirirlerse hem kendilerine iyi bir ek gelir sağlayabilir hem de ülkemizin ihtiyacı olan bir hizmetin sağlanmasına katkı yapabilirler.

 

Adana’da 25 Ocak Cuma günü başlayacak ve 3 gün sürecek “Temel Adli Bilişim Eğitimi” sertifika programıyla ilgili SemAnadolu Eğitim Koordinatörü Nazan Ekici ile Adli Bilişim Uzmanı Fehmi Genç, gazetemizin sorularını cevapladı. Ekici, sertifika programına Enformasyon Teknolojileri yöneticileri, çalışanları ve denetçileri ile hukuk müşavirleri,  avukatlar, bilgi güvenliği uzmanları, yöneticileri, bilirkişiler, uyum yöneticileri, personelleri, akademisyenler ile kolluk kuvvetleri katılabileceğini bildirdi. Adli Bilişim Uzmanı Fehmi Genç ise mevcut yetişen Adli Bilişim Uzmanı sayısının ihtiyacı karşılamadığına dikkat çekerek, “Özellikle Adli Bilişim uzmanı bilirkişi sayısı oldukça yetersiz. Bu durum dava süreçlerinin gereğinden uzun olması ve mağduriyetlerin doğmasına sebep oluyor” dedi. Şu anda birçok adli, idari ve kolluk birimlerinin Adli Bilişim laboratuvarlarını geliştirmek ve iş kapasitelerini artırmak ayrıca yeni uzmanlar almak için çalıştığına dikkat çeken Genç, “Özel sektörde firmalar bilgi işlem birimleri veya iç denetim birimlerinde Adli Bilişim uzmanı kadroları açmakta. Eğitiminin veya bilişim kariyerinin başında olanlar için Adli Bilişim sektörde kendini yetiştirmek onlara istedikleri prestijli ve aranan personel olma yolunu açabilir” diye konuştu.

 

Anadolu Sürekli Eğitim merkezi (SemAnadolu) ne yapar?

SemAnadolu Eğitim Danışmanlık olarak akademik kökenli kurucuları ile bir yandan Ar-Ge faaliyetlerini sürdürürken, diğer taraftan hukuki danışmanlık ve farklı disiplinlerde eğitim organizasyonları faaliyetlerini gerçekleştirmekteyiz. Kişisel gelişim amaçlı eğitimlerimizle birlikte, alanında uzman hocalarımızla mesleki eğilim ve yeteneklerini özellikle hukuk sisteminin gereksinimlerini karşılamak üzere bilirkişi eğitimleri düzenliyoruz. Farklı bilirkişilik alanlarında, her kesimden yetişkinlere değişen hukuki gereksinimlere uygun nitelikte bilgi, beceri kazandırmak ve inceleme metodolojilerini benimsetmek üzere bilimin ve tekniğin mevcut son halini sunan eğitim programları sunuyoruz.

Eğitimlerinizle neyi amaçlıyorsunuz?

Hukukun işlerliğini artırmak üzere bilirkişi faktörünün güvenilirlik, hız ve nitelik bakımından iyileştirilmesi ve hukukun yararlanacağı bilirkişi havuzunun genişletilmesiyle, bilirkişiliğin ilgili alanlarda alternatifsiz kalmasının önlenmesinin bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz. Burada sistemin eski halinin meydana getirdiği tekelleşmeyi ortadan kaldırmayı da amaçlayan yeni bilirkişilik yönetmeliği ile yapılan düzenlemelerinin amacına ulaşmasına bir nebze katkı sağlayabilmek, mutluluğunu yaşadığımız konuların başında geliyor. Hukuki sorunların kanunlar kapsamında irdelenerek çözüme kavuşturulması gerekirken meydana gelen çelişkilerin giderilmesinin yalnızca hukuki maddelerin bilinmesi ile sağlanamayacağı, konuyla ilgili teknik analiz ve değerlendirmelerin yetkin ellerde yapılarak mahkemeye sunulması, doğal olarak hukuk sisteminin bilim ve tekniğe uygun ilerleyiş belirlemesi hukuk sistemimizin de bir zorunluluğudur. Bu noktada bir bilene sorma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bilirkişilik sisteminin geçmişinde söz konusu olan tekelleşme probleminin aşılması için özel önlemlerin geliştirildiği günümüzde, sisteme dahil olmak isteyen bilirkişi adaylarının hukuk düzenine adaptasyon konusundaki hazırlık süreçlerini mümkün olduğu düzeyde kısaltmak ve en güncel yöntem ve esasların üzerinden geçmek eğitimlerimizin pratiğe yönelik en güçlü taraflarını oluşturuyor.

Herkes bilirkişi olabilir mi?

Bilirkişiliğin özü bilmekten geçiyor. Bu nedenle kimin bilirkişilik yapabileceği, bildikleriyle ve tecrübeleriyle belirleniyor. Buna göre tüm bilirkişilik alanlarında bilirkişilik yapabilmek için diploma şartı bulunmuyor. Bununla birlikte diploma ve özel belgelere ihtiyaç duyulan bilirkişilik alanları da bulunuyor. Örneğin eğitimini gerçekleştirdiğimiz “İş mevzuatından kaynaklanan nitelikli hesaplamalar” programı ile katılımcılarımıza vermiş olduğumuz akredite sertifikamız bilirkişilik başvurusu için temel bir gereksinim. Bunun gibi örnekleri de arttırmak mümkün.

Bilirkişi değerlendirmelerinin öznel olması ile ilgili birçok şikâyet duyabiliyoruz. Bununla ilgili bir çözüm öneriniz var mı?

Haklısınız. Bilirkişilik hususundaki bu ve benzeri problemlerden yıllardan beri bahsediliyor. Maalesef bilirkişiliği çoktan seçmeli bir test gibi değerlendirmek mümkün değil. Burada öne çıkan en önemli husus, bilirkişi raporuna ihtiyaç duyulmasına sebep olan vaka, tamamen vakaya özel ve her seferinde değerlendirmenin vaka özelinde yapılması gerekiyor. Sonuç olarak, vakanın geniş ve detaylı bir incelemesinin yapılması ile hassas bir değerlendirme ile yorumlanması gerekiyor. Bu aşamaların herhangi birinde eksiklik olması halinde değerlendirmenin adil olan noktadan uzaklaşabildiğini görüyoruz. Bu nedenle, mezunlarımızın da bu hususlarda olabildiğince özenli olması için olağanüstü gayret sarfediyoruz. Herşeye rağmen bilirkişi değerlendirmesiyle mağdur olduğuna inanan vatandaşlarımızın bu sorununa ait çözümün CMK 67. ve HMK 293. maddeleri ile kendilerine sağlanan bir hakkın bilincinde olmalarından geçtiğine inanıyoruz. Buna göre “taraflar dava konusu olayla ilgili olarak uzmanından bilimsel mütalaa alabilme” hakkı elde etmiş bulunuyorlar. Bu aşamada uzman akademisyen ve sektör profesyonellerinden oluşan ekibimizle SemAnadolu olarak bu alanda da hukuk sistemine katkı sağlamaya çalışarak çözümün bir parçası olmaya gayret gösteriyoruz.

Güncel eğitimlerinizle ilgili bilgi vermeniz mümkün mü?

Eğitimlerimizi yıllık planlayıp buna göre hareket etmeye çalışıyoruz. Planlama yaparken eğitimlerimizi bireyselden genele bir yaklaşımla, kişilerin talepleri ve ülkenin ihtiyaçları bağlamında genişleyen bir kapsamda değerlendiriyoruz. En güncel eğitimimizi bugün ve yarın için en büyük hukuki gereksinimlerden biri olduğuna inandığımız Adli Bilişim alanında 25-27 Ocak tarihleri arasında Adana’da gerçekleştireceğiz. Konuyla ilgili detaylı bilgiyi Adli Bilişim Uzmanı Hocamız Fehmi Genç’ten dinlememizin daha doğru olacağı inancındayım.

Fehmi Bey, Adli Bilişim Uzmanı ne demektir? Tam olarak nasıl bir uzmanlıktan bahsedebiliriz?

Adli Bilişim uzmanı ne iş yapar sorusunu cevaplamadan önce Adli Bilişim nedir sorusunu cevaplamam gerekir. Adli Bilişim dünyada “Computer Forensic” olarak ifade edilir ve dijital kriminal çalışmaları ifade eder. Bilindiği gibi kolluk ve adli soruşturma birimleri geçmişten beri vakaların çözümünde silah, parmak izi, DNA analizi, muhasebe kaydı, iletişim verisi ve benzeri fiziki deliller üzerinde kriminal laboratuvarlar incelemeleri yaparak olayın ne zaman, nasıl ve kimler tarafından yapıldığı sorularına cevap aramaktadır. Bu sayede birçok suçlu hak ettiği cezaya çarptırılmış veya suçsuzlar üzerlerine atılı suçlardan arınmıştır. Kriminalistik bir bilimdir ve bilimde kesin sonuçlar üzerinden hüküm verildiği için sonuçlar nettir. Adli Bilişim ise dijital delillerin aynı bilimsel mantık çerçevesinde ele alınması ile kişi-olay-zaman ekseninde bağlayıcı ve kesin bir sonuca ulaşma çalışmalarıdır. 

Adli Bilişim Uzmanı da incelemekle yükümlü olduğu dijital materyalleri bilimsel standartlara uygun bir şekilde inceleyerek dijital delillerin bulunmasını ve bu delillerin ifade ettiği anlamı rapor vasıtasıyla ifade eden bilim insanıdır.

Dijital delil kavramını biraz açabilir misiniz?

Artık nesnelerin internetinden, yapay zekaya sahip robotların yaptıklarından ne kadar sorumlu olduğundan bahsediyoruz. Bu yaşlı – genç herkesin istediği anda internete girebileceği bir cep telefonu ve en az 3 farklı sosyal medya hesabı bulunmaktadır. Arabamızdan evdeki beyaz eşyamıza, kolumuzdaki saatten duvardaki kombiye kadar hemen hemen her yer akıllı cihazlarla dolu. Her yerde güvenlik kameraları, baz istasyonları var. Dünyanın çevresinde yüzlerce uydu tüm iletişimimizi, istihbaratımızı, güvenliğimizi ve hatta yön bulmamızı sağlıyor. Bu ne demek? Artık dijitalleşme tamamlandı demek. Bunun Adli Bilişime göre anlamı da günlük hayatta yaptığımız hemen hemen her eylemin bir şekilde bir yerde kaydı tutuluyor demek. Dijital delil, bir vakanın çözülmesi için  bu kayıtların taranması neticesinde elde edilen ve olayın nasıl, ne zaman, kim tarafından ve ne şekilde gerçekleştiği sorularından en az birine cevap verebilen her türlü data olarak tarif edilebilir. Dijital delil bir bilgisayardaki kullanıcı log kayıtları, bir telefondaki resim, bir tabletteki video, bir akıllı saatteki whatsapp kaydı, bir arabadaki navigasyon verisi veya bir akıllı buzdolabının ekranındaki sosyal medya bildirimi olabilir.

Adli bilişim ve dijital delil üzerine düşünüldüğünde akla ilk siber suçlar veya hack geliyor. Peki diğer suçlarda da dijital delil incelemesi yapılabiliyor mu?

Siber Suçlar, adından da anlaşılabileceği gibi bilişim sistemlerine yönelik işlenen suçları ifade eder. Siber suçlarda hedef bilişim sistemleri, kullanıcı verileri veya kullanıcının itibarı olabilir. Bu eylemler dijital sistemler üzerinden yapıldığı için deliller de çoğunlukla dijital delillerdir.

Fakat Adli Bilişim incelemelerini sadece Siber Suçlarla sınırlı olarak görmek çok yanlıştır. Örneğin Adli Bilişim incelemeleri ve siber istihbarat çalışmaları bugün terörle mücadele kullanılan en önemli argüman halindedir. Artık en basit hırsızlık suçundan en zor organize suç soruşturmalarına, taciz-tehdit-şantaş suçlarından fikri sınai hak ihlallerine kadar hemen hemen her vakada incelenmesi gereken en az bir dijital delil oluyor. 2000’li yılların başında Türkiye’de yılda 100-150 dijital cihaz incelemesi ile sınırlıyken bugün bu rakam yüz binlerle ifade edilmekte ve bu sayı her geçen yıl misli ile artmaktadır. Kısaca özetlemek gerekirse Adli Bilişim incelemesi yapılmayan vaka nerdeyse bulunmamaktadır.

Siz nasıl Adli Bilişim Uzmanı oldunuz? Bir Adli Bilişim Uzmanı Nasıl yetişiyor?

Ben 2007 yılından beri adli bilişim ve bilgi güvenliği sektöründe hem uzman hem de eğitmen olarak çalışmaktayım. 2010 yılından itibaren de Adli Bilişim Uzmanı sıfatıyla resmi davalarda bilirkişi olarak kamuya hizmet etmekteyim.

Benim Adli Bilişim sektörüne bu konuda duayen olan kişilerin yönlendirmesi ile dahil oldum. Bu benim için büyük şanstı zira o dönemde Adli Bilişim dünya çapında bile yeni yeni duyulmaktaydı. Herhangi bir yerli eğitim imkanı olmadığı için uzmanlık eğitimlerimi birçok farklı ülkeden farklı uzmanlar tarafından aldım. Kendimi geliştirmek için çok yoğun çaba gösterdim. Bu süreçte birçok önemli birimin teknik yapılanmasında ve personel eğitimlerinde de önemli roller üstlendim. Buna ek olarak hemen hemen her konuda yüzlerce davada bilirkişi sıfatı ile raporlar yazdım. Yine de öğrenme sürecimi tamamlayamadım, teknoloji her gün değişiyor ve ayak uydurmak gerekir.

Adli Bilişim Uzmanı olmak benim için oldukça zor bir süreç olsa da yeni isteklilerin işi artık daha kolay. Bugün üniversitelerde Adli Bilişim Mühendisliği okuma ve yüksek lisans yapma imkanı bulunuyor. Yakında Adli Bilişim doktora bölümleri bile açılması planlanıyor. Bunun yanı sıra birçok eğitim kurumu gerek genel gerekse ihtisasa özel eğitimleri sürekli olarak açıyor. İsteklilerin kendini Adli Bilişim konusunda geliştirmeleri artık çok daha kolay ve daha düşük maliyetli.

İnsanlar neden Adli Bilişim Uzmanı olmak ister?

Adli Bilişim bütün hukuk alanlarının kesişme noktası haline geldi ve bu nedenle çok değerli. İş dünyasının da dijitalleşme süreçlerinin tamamlanması ile iç denetleme mekanizmaları da artık vaka analizlerinde Adli Bilişim tekniklerini kullanmak zorunda kalıyor. Dolayısı ile her geçen gün Adli Bilişim hizmetlerine olan ihtiyaç artıyor fakat mevcut yetişen Adli Bilişim Uzmanı sayısı ihtiyacı karşılayamıyor. Özellikle Adli Bilişim uzmanı bilirkişi sayısı oldukça yetersiz. Bu durum dava süreçlerinin gereğinden uzun olması ve mağduriyetlerin doğmasına sebep oluyor.

Şu anda birçok adli, idari ve kolluk birimi Adli Bilişim laboratuvarlarını geliştirmek ve iş kapasitelerini artırmak ve yeni uzmanlar almak için çalışıyor. Özel sektörde ise firmalar bilgi işlem birimleri veya iç denetim birimlerinde Adli Bilişim uzmanı kadroları açmakta.

Eğitiminin veya bilişim kariyerinin başında olanlar için Adli Bilişim sektörde kendini yetiştirmek onlara istedikleri prestijli ve aranan personel olma yolunu açabilir. Resmi bilirkişi olarak çalışmak veya ek iş yapmak isteyenler ise kendilerini Adli Bilişim alanında geliştirirlerse hem kendilerine iyi bir ek gelir sağlayabilir hem de ülkemizin ihtiyacı olan bir hizmetin sağlanmasına katkı yapabilirler.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.