"ADANALI BAKANLARLA NE KADAR GURURLANSAK AZ"

GÜNDEM 04.12.2020 - 10:28, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 1086+ kez okundu.
 

"ADANALI BAKANLARLA NE KADAR GURURLANSAK AZ"

Türk Kadınlar Konseyi Derneği Adana Şubesi ve Akdeniz Bölge Başkanı Avukat Meryem Türktekin, son yıllarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın milletvekili sayısının kısmen arttığını ancak karar mekanizmalarında yer alabilen kadın sayısının halen çok düşük olduğunu söyledi.
Türktekin, “Kadınlar sosyal ve kamusal tüm alanlarda olduğu gibi siyasette de engellerle karşı karşıya kalmakta, yönetim kadrolarında yeterince söz sahibi olamamaktadır” dedi.   FRANSA’DAN 10 YIL ÖNCE HAKKIMIZI ALDIK ANCAK…   Türktekin, Türkiye'de Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınması’nın yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Bugün 5 Aralık, seçme ve seçilme hakkı Türk kadınlarına 1934’de verildi. Bu sürenin üzerinden tam 86 yıl geçti. Fransız kadınlarına ise, 4 Ekim 1944 de. Yani bizden 10 yıl sonra. Şu an Fransa kabinesinde 31 bakan var. Bakanların 14’ü erkek, 17’si kadın, yani kabinenin yarıdan fazlası kadınlardan oluşuyor. Bizim kabinemizde ise, şu an sadece 2 kadın bakan var.Bu durum, ülkemizde bakanlık yapabilecek donanıma sahip yeterli kadın olmamasından mı, yoksa kadınların bu işi beceremeyeceği düşüncesinden mi kaynaklanıyor?” ifadelerini kullandı.   AYKUT, SARI VE SARIEROĞLU İLE NE KADAR GURURLANSAK AZ   Türktekin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Açıkçası Adana, bu konuda oldukça şanslı ve güzel bir örnektir. Zira Adana, en komplike bakanlıklardan biri olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na Sayın İmren Aykut ve Sayın Jülide Sarıeroğlu’nu çıkartmış, yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Sayın İmren Aykut ve Sayın Fatma Güldemet Sarı’yı çıkartmış bir şehirdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın bakanı da yine Adana’dan çıkmıştır. Ne kadar gururlansak azdır. Ancak bu kadın bakanlarımız, sadece Adanalı kadınların değil, tüm Türk kadınlarının bakanlık görevini başarıyla yapabileceğini ortaya koymuştur. Bu nedenle, daha fazla kadına bu fırsatın verilmesi gerekir.”   KADIN BAKIŞ AÇISI TÜRKİYE’YE DEĞER KATAR   Kadın bakış açısının ülkenin yönetimine daha fazla değer katacağına dikkat çeken Meryem Türktekin, nüfusun yarısını oluşturan kadınların, siyasi hayatın ve ticari hayatın dışında tutulmasının  büyük bir beşeri, sosyal ve kültürel kayıp olduğunu anlattı. Türktekin, “Kadın emeği ve kadın beyni her alanda devreye sokulmadıkça, ülkemizin ekonomik olarak kalkınabilmesi ve sosyal bir gelişim sağlayabilmesi mümkün değildir. Toplumun ve hükümetlerin bu gerçeği en kısa sürede görmelerini temenni ediyoruz” diye konuştu.    LİYAKATE DAYALI HER ALANDA KADIN ÇALIŞABİLMELİ   Türktekin, sözlerine şöyle devam etti: “Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleşmesi (CEDAW) kadınların seçme ve seçilme hakkını, temel bir hak olarak tanımlar. Ülkemiz bu sözleşmeye 1985 yılında taraf olmuştur. Ve bu sözleşme gereğince; Anayasa’mızın kadın - erkek eşitliğini düzenleyen 10. maddesine, Nisan 2004 tarihinde, ‘Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.’ ibaresi eklenmiştir. Buna rağmen ülkemizde daha önceki yıllarda 3’e, 4’e ulaşmış olan kadın bakan sayısı, giderek artacağı yerde daha da düşmektedir. Oysa, kadın veya erkek, her vatandaşın liyakata dayalı her alanda çalışabilme ve toplumu ileri götürebilme fırsatına sahip olması gerekir. Temel insan hakları açısından toplumda tüm bireylerin eşit olması ve eşit muamele görmesi önemlidir. Çünkü toplumda barış, huzur ve mutluluk ortamı ancak bu şekilde sağlanabilir. Türk kadınlarının seçme ve seçilme hakkı elde ettiği bu özel günde, Meclis’te ve kabinede görev alan kadın sayısının artmasını ve kadın-erkek eşitliğinin her alanda yaşama geçirilmesini diliyor, bu konuda artık tarihsel gerçeklikle övünen bir Türkiye olmanın ötesine geçmek istediğimizi belirtiyoruz.” 
Türk Kadınlar Konseyi Derneği Adana Şubesi ve Akdeniz Bölge Başkanı Avukat Meryem Türktekin, son yıllarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın milletvekili sayısının kısmen arttığını ancak karar mekanizmalarında yer alabilen kadın sayısının halen çok düşük olduğunu söyledi.

Türktekin, “Kadınlar sosyal ve kamusal tüm alanlarda olduğu gibi siyasette de engellerle karşı karşıya kalmakta, yönetim kadrolarında yeterince söz sahibi olamamaktadır” dedi.

 

FRANSA’DAN 10 YIL ÖNCE HAKKIMIZI ALDIK ANCAK…

 

Türktekin, Türkiye'de Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınması’nın yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Bugün 5 Aralık, seçme ve seçilme hakkı Türk kadınlarına 1934’de verildi. Bu sürenin üzerinden tam 86 yıl geçti. Fransız kadınlarına ise, 4 Ekim 1944 de. Yani bizden 10 yıl sonra. Şu an Fransa kabinesinde 31 bakan var. Bakanların 14’ü erkek, 17’si kadın, yani kabinenin yarıdan fazlası kadınlardan oluşuyor. Bizim kabinemizde ise, şu an sadece 2 kadın bakan var.Bu durum, ülkemizde bakanlık yapabilecek donanıma sahip yeterli kadın olmamasından mı, yoksa kadınların bu işi beceremeyeceği düşüncesinden mi kaynaklanıyor?” ifadelerini kullandı.

 

AYKUT, SARI VE SARIEROĞLU İLE NE KADAR GURURLANSAK AZ

 

Türktekin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Açıkçası Adana, bu konuda oldukça şanslı ve güzel bir örnektir. Zira Adana, en komplike bakanlıklardan biri olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na Sayın İmren Aykut ve Sayın Jülide Sarıeroğlu’nu çıkartmış, yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Sayın İmren Aykut ve Sayın Fatma Güldemet Sarı’yı çıkartmış bir şehirdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın bakanı da yine Adana’dan çıkmıştır. Ne kadar gururlansak azdır. Ancak bu kadın bakanlarımız, sadece Adanalı kadınların değil, tüm Türk kadınlarının bakanlık görevini başarıyla yapabileceğini ortaya koymuştur. Bu nedenle, daha fazla kadına bu fırsatın verilmesi gerekir.”

 

KADIN BAKIŞ AÇISI TÜRKİYE’YE DEĞER KATAR

 

Kadın bakış açısının ülkenin yönetimine daha fazla değer katacağına dikkat çeken Meryem Türktekin, nüfusun yarısını oluşturan kadınların, siyasi hayatın ve ticari hayatın dışında tutulmasının  büyük bir beşeri, sosyal ve kültürel kayıp olduğunu anlattı. Türktekin, “Kadın emeği ve kadın beyni her alanda devreye sokulmadıkça, ülkemizin ekonomik olarak kalkınabilmesi ve sosyal bir gelişim sağlayabilmesi mümkün değildir. Toplumun ve hükümetlerin bu gerçeği en kısa sürede görmelerini temenni ediyoruz” diye konuştu. 

 

LİYAKATE DAYALI HER ALANDA KADIN ÇALIŞABİLMELİ

 

Türktekin, sözlerine şöyle devam etti: “Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleşmesi (CEDAW) kadınların seçme ve seçilme hakkını, temel bir hak olarak tanımlar. Ülkemiz bu sözleşmeye 1985 yılında taraf olmuştur. Ve bu sözleşme gereğince; Anayasa’mızın kadın - erkek eşitliğini düzenleyen 10. maddesine, Nisan 2004 tarihinde, ‘Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.’ ibaresi eklenmiştir. Buna rağmen ülkemizde daha önceki yıllarda 3’e, 4’e ulaşmış olan kadın bakan sayısı, giderek artacağı yerde daha da düşmektedir. Oysa, kadın veya erkek, her vatandaşın liyakata dayalı her alanda çalışabilme ve toplumu ileri götürebilme fırsatına sahip olması gerekir. Temel insan hakları açısından toplumda tüm bireylerin eşit olması ve eşit muamele görmesi önemlidir. Çünkü toplumda barış, huzur ve mutluluk ortamı ancak bu şekilde sağlanabilir. Türk kadınlarının seçme ve seçilme hakkı elde ettiği bu özel günde, Meclis’te ve kabinede görev alan kadın sayısının artmasını ve kadın-erkek eşitliğinin her alanda yaşama geçirilmesini diliyor, bu konuda artık tarihsel gerçeklikle övünen bir Türkiye olmanın ötesine geçmek istediğimizi belirtiyoruz.” 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.