Kanseri tetikleyen içme suyu şebekesi ne zaman yenilenecek!

GÜNDEM 04.01.2017 - 18:04, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 2321+ kez okundu.
 

Kanseri tetikleyen içme suyu şebekesi ne zaman yenilenecek!

Adana’da, 10 ilçe merkezi ile bunlara bağlı mahallelere, halen kansere yol açan madde barındıran borularla içme suyu taşınıyor. Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, 321 kilometrelik içme suyu şebekesiyle ilgili geçen yıl dile getirdiği iddiaların ardından ASKİ’nin çalışma başlatıp başlatmadığını sordu.
Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, Adana’nın bazı ilçe merkezlerinde kullanılan asbestli borulardan kaçak içki kullanımına, egzoz gazlarının çevreye verdiği etkilerden son yıllarda yaygınlaşan uyuşturucu madde kullanımına dikkat çeken açıklamalarda bulundu.    ASBESTLİ BORULARIN AKIBETİ NE OLDU? Adana’da, Büyükşehir Belediye yasası ile ASKİ’nin sorumluluğuna geçen 10 ilçe merkezi ile bunlara bağlı mahallelere, halen kansere yol açan madde barındıran borularla  içme suyu taşınıyor. Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, 321 kilometrelik içme suyu şebekesiyle ilgili geçen yıl dile getirdiği iddiaların akıbetini sordu.    Çelik, yaptığı açıklamada, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı’nın Asbest için “kesin kanserojen madde” tanımlaması yaptığını hatırlatarak, asbestli içme suyu şebekesinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi.   Asbestli içme suyu şebekesini kullananların mide ve bağırsak kanserine yakalanma riskinin olduğunu kaydeden Çelik, “Asbest kanserojen madde. Değişik alanlarda kullanılan 3 asbest çeşidi çok zararlı. Gelişmiş ülkelerde artık kullanılmıyor”dedi.   Sağlık Bakanlığı’nın 58 ilde içme suyu şebekesinin sorunlu olduğunu dile getirdiğini aktaran Çelik, asbestli boruların 1975 ve 1980’lerde dayanıklı olduğu için tercih edildiğini, zararlı olmasının sonradan farkedildiğini ifade ederek, “İçme suyu şebekesi kesinlikle yenilenmeli” diye konuştu. ASKİ’nin geçen yıl dile getirdiği iddialardan sonra asbestli borularla ilgili çalışma yapılacağını aktardığını anlatan Çelik, bu zamana kadar ne yapıldığını sordu. Çelik şunları dile getirdi: “Bu konuda Büyükşehir BelediyeMeclis üyelerine görev düşüyor. Boruların bir an önce değiştirilmesi için ASKİ genel Kurul üyesiolanmeclis üyelerinin bütçe vermesi ve borularındeğişmesi için destek vermesi gerekiyor. Halk sağlığıherşeyden önce gelir.” Çelik, içme suyu taşıyan asbestli boruların yenilenmesi sırasında ise özel bir teknikle sökülmesi ve değiştirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.   “KAÇAK İÇKİYİ ÖTV TETİKLİYOR” Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, onlarca kişinin ölümü ve bir o kadar insanın da sakat kalmasına yol açan kaçak içki – alkol tüketiminin alkollü içeceklerdeki Özel Tüketim Vergisi’nin (ÖTV) düşürülmesiyle engellebileceğini söyledi. Çelik, son on yılda alkollü içkilere getirilen yüksek ÖTV ve toplumsal baskının bu içecekleri tüketen ve üretenleri deyim yerindeyse köşeye sıkıştırdığına dikkat çekti. Çelik, “Bir litre alkollü içki asgari ücretli bir kişinin yaklaşık 3 günlük yevmiyesi tutarındadır. Bu durum merdiven altını ve kaçak içki üretimiadeta teşvik etmektedir. Alkollü içki ürünlerinden alınan ÖTV ve KDV dünyanın hiçbir ülkesinde bu denli yüksek değildir”diye konuştu. Türkiye’de alkollü içkilerle ilgili Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu’nun denetim yürüttüğünü hatırlatan Çelik, kaçak içki tüketiminin teknik bir sorun değiltoplumsal bir sorun olduğunu sözlerine ekledi.   “EGZOZ GAZLARI SAĞLIĞIMIZI ETKİLİYOR” Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, motorlu taşıtkullanımının ulaştırma politikaları ile sosyo ekonomik koşullara rağmen giderek arttığını bildirdi. Çelik, yoğun trafikteki zararlı egzoz gazlarının insan sağlığını olumsuz etkilediğini ifade ederek, “Zararlı olan maddeler  solunan havada bulunursa teneffüs edilen bu hava zehirlenmelere ve ileriki aşamalarda kanser dahil bir çok hastalığın oluşmasına yol açar. Bu gazlar insan sağlığının yanı sıra hayvanlar ve doğa açısından da tehlikelidir” dedi.   Çevrenin daha temiz tutulabilmesi için otomobil üreticilerinin alternatif yakıtlar ve elektrikli araç üretimine teşvik edilmesi gerektiğini bildirdi.   Bir insanın günlük ihtiyacı olan temiz havayı tek bir aracın 10 dakikada tehlikeli hâle dönüştürebildiğine vurgu yapan Çelik, şunları söyledi: “Trafiğin yoğun olduğu sabah ve akşam saatlerinde özellikle şehir içinde egzoz gazları havada ve açıkta satılan gıdalarda önemli miktarda kirlilik oluşturuyor. Küçük Saat, Çakmak Caddesi, Cemal Gürsel Caddesi vb.dükkanlarda çalışan vatandaşlar yoğun bir şekilde araç egzozlarından çıkan gazlarla kirlenmiş havayı soluyarak ciddi sağlık riskleri ile karşı karşıya kalmakta, ileri dönemlerde ise ölümcül ciddi rahatsızlıklara yakalanabilmektedir. Bu durumalışveriş yapan, otobüs duraklarında bekleyen herkes için geçerlidir.”.   Belediyelerin şehir içi trafik yoğunluğunu azaltıcı önlemler üzerinde acil olarak durması gerektiğine dikkat çeken Çelik, şehir merkezi diye tabir edilen Küçük Saat ve çevresinde hava ölçüm cihazı olması gerektiğini anlattı. Çelik, “Egzozlarından aşırı derecede siyah duman atan araçlar, sıkı denetim altına alınmalı ve bunlar için cezai müeyyideler artırılmalı” dedi.     UYUŞTURUCUYA DİKKAT! Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, uyuşturucu kullanımıyla ilgili de açıklamalarda bulundu. Halk arasında “Bonzai” olarak bilinen uyuşturucu maddenin yasa dışı olarak çok ucuza kolayca üretilip satılabilmesinin sakıncalarını anlattı. Ucuz olması sebebiyle gençler arasında bu uyuşturucunun yaygınlaştığını ifade eden Çelik, “Bilim adamlarının uyarılarına göre Bonzai kullanımının kalp`te aritmi, hipertansiyon ve böbreklerde tahribat gibi sağlık sorunlarına neden olduğu belirtilmektedir. Bir çok uyuşturucu maddede olduğu gibi Bonzai vücuda girdiğinde başlangıçta algılarda zayıflama, halusinasyon görülmesi, olaylara karşı aşırı tepki verme gibi etkiler yarattığı bilinmektedir. Daha sonra ise önce denge kaybı, ardından geçici körlük ve bilinç kaybı oluşabilmekte; ölüme neden olduğu konusunda araştırmalar vardır.” Çelik, her türlü bağımlılık yapıcı madde ile mücadelede öncelikli sorumluluğun devlet yetkililerinde olduğunu ifade ederek, “Devlet narkotik malzemeler ile ilgili kolluk güçlerini kullanarak mücadele etmeli, eğitim müfredatında geniş yer vererek bilinçlendirme faaliyetlerini arttırmalı” uyarısında bulundu. 
Adana’da, 10 ilçe merkezi ile bunlara bağlı mahallelere, halen kansere yol açan madde barındıran borularla içme suyu taşınıyor. Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, 321 kilometrelik içme suyu şebekesiyle ilgili geçen yıl dile getirdiği iddiaların ardından ASKİ’nin çalışma başlatıp başlatmadığını sordu.

Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, Adana’nın bazı ilçe merkezlerinde kullanılan asbestli borulardan kaçak içki kullanımına, egzoz gazlarının çevreye verdiği etkilerden son yıllarda yaygınlaşan uyuşturucu madde kullanımına dikkat çeken açıklamalarda bulundu. 

 

ASBESTLİ BORULARIN AKIBETİ NE OLDU?

Adana’da, Büyükşehir Belediye yasası ile ASKİ’nin sorumluluğuna geçen 10 ilçe merkezi ile bunlara bağlı mahallelere, halen kansere yol açan madde barındıran borularla  içme suyu taşınıyor. Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, 321 kilometrelik içme suyu şebekesiyle ilgili geçen yıl dile getirdiği iddiaların akıbetini sordu.

 

 Çelik, yaptığı açıklamada, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı’nın Asbest için “kesin kanserojen madde” tanımlaması yaptığını hatırlatarak, asbestli içme suyu şebekesinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

 

Asbestli içme suyu şebekesini kullananların mide ve bağırsak kanserine yakalanma riskinin olduğunu kaydeden Çelik, “Asbest kanserojen madde. Değişik alanlarda kullanılan 3 asbest çeşidi çok zararlı. Gelişmiş ülkelerde artık kullanılmıyor”dedi.

 

Sağlık Bakanlığı’nın 58 ilde içme suyu şebekesinin sorunlu olduğunu dile getirdiğini aktaran Çelik, asbestli boruların 1975 ve 1980’lerde dayanıklı olduğu için tercih edildiğini, zararlı olmasının sonradan farkedildiğini ifade ederek, “İçme suyu şebekesi kesinlikle yenilenmeli” diye konuştu.

ASKİ’nin geçen yıl dile getirdiği iddialardan sonra asbestli borularla ilgili çalışma yapılacağını aktardığını anlatan Çelik, bu zamana kadar ne yapıldığını sordu. Çelik şunları dile getirdi:

“Bu konuda Büyükşehir BelediyeMeclis üyelerine görev düşüyor. Boruların bir an önce değiştirilmesi için ASKİ genel Kurul üyesiolanmeclis üyelerinin bütçe vermesi ve borularındeğişmesi için destek vermesi gerekiyor. Halk sağlığıherşeyden önce gelir.”

Çelik, içme suyu taşıyan asbestli boruların yenilenmesi sırasında ise özel bir teknikle sökülmesi ve değiştirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

 

“KAÇAK İÇKİYİ ÖTV TETİKLİYOR”

Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, onlarca kişinin ölümü ve bir o kadar insanın da sakat kalmasına yol açan kaçak içki – alkol tüketiminin alkollü içeceklerdeki Özel Tüketim Vergisi’nin (ÖTV) düşürülmesiyle engellebileceğini söyledi.

Çelik, son on yılda alkollü içkilere getirilen yüksek ÖTV ve toplumsal baskının bu içecekleri tüketen ve üretenleri deyim yerindeyse köşeye sıkıştırdığına dikkat çekti. Çelik, “Bir litre alkollü içki asgari ücretli bir kişinin yaklaşık 3 günlük yevmiyesi tutarındadır. Bu durum merdiven altını ve kaçak içki üretimiadeta teşvik etmektedir. Alkollü içki ürünlerinden alınan ÖTV ve KDV dünyanın hiçbir ülkesinde bu denli yüksek değildir”diye konuştu.

Türkiye’de alkollü içkilerle ilgili Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu’nun denetim yürüttüğünü hatırlatan Çelik, kaçak içki tüketiminin teknik bir sorun değiltoplumsal bir sorun olduğunu sözlerine ekledi.

 

“EGZOZ GAZLARI SAĞLIĞIMIZI ETKİLİYOR”

Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, motorlu taşıtkullanımının ulaştırma politikaları ile sosyo ekonomik koşullara rağmen giderek arttığını bildirdi.

Çelik, yoğun trafikteki zararlı egzoz gazlarının insan sağlığını olumsuz etkilediğini ifade ederek, “Zararlı olan maddeler  solunan havada bulunursa teneffüs edilen bu hava zehirlenmelere ve ileriki aşamalarda kanser dahil bir çok hastalığın oluşmasına yol açar. Bu gazlar insan sağlığının yanı sıra hayvanlar ve doğa açısından da tehlikelidir” dedi.

 

Çevrenin daha temiz tutulabilmesi için otomobil üreticilerinin alternatif yakıtlar ve elektrikli araç üretimine teşvik edilmesi gerektiğini bildirdi.

 

Bir insanın günlük ihtiyacı olan temiz havayı tek bir aracın 10 dakikada tehlikeli hâle dönüştürebildiğine vurgu yapan Çelik, şunları söyledi: “Trafiğin yoğun olduğu sabah ve akşam saatlerinde özellikle şehir içinde egzoz gazları havada ve açıkta satılan gıdalarda önemli miktarda kirlilik oluşturuyor. Küçük Saat, Çakmak Caddesi, Cemal Gürsel Caddesi vb.dükkanlarda çalışan vatandaşlar yoğun bir şekilde araç egzozlarından çıkan gazlarla kirlenmiş havayı soluyarak ciddi sağlık riskleri ile karşı karşıya kalmakta, ileri dönemlerde ise ölümcül ciddi rahatsızlıklara yakalanabilmektedir. Bu durumalışveriş yapan, otobüs duraklarında bekleyen herkes için geçerlidir.”.

 

Belediyelerin şehir içi trafik yoğunluğunu azaltıcı önlemler üzerinde acil olarak durması gerektiğine dikkat çeken Çelik, şehir merkezi diye tabir edilen Küçük Saat ve çevresinde hava ölçüm cihazı olması gerektiğini anlattı. Çelik, “Egzozlarından aşırı derecede siyah duman atan araçlar, sıkı denetim altına alınmalı ve bunlar için cezai müeyyideler artırılmalı” dedi.

 

 

UYUŞTURUCUYA DİKKAT!

Kimya Mühendisleri Odası Güney İlleri Başkanı Ali Çelik, uyuşturucu kullanımıyla ilgili de açıklamalarda bulundu. Halk arasında “Bonzai” olarak bilinen uyuşturucu maddenin yasa dışı olarak çok ucuza kolayca üretilip satılabilmesinin sakıncalarını anlattı. Ucuz olması sebebiyle gençler arasında bu uyuşturucunun yaygınlaştığını ifade eden Çelik, “Bilim adamlarının uyarılarına göre Bonzai kullanımının kalp`te aritmi, hipertansiyon ve böbreklerde tahribat gibi sağlık sorunlarına neden olduğu belirtilmektedir. Bir çok uyuşturucu maddede olduğu gibi Bonzai vücuda girdiğinde başlangıçta algılarda zayıflama, halusinasyon görülmesi, olaylara karşı aşırı tepki verme gibi etkiler yarattığı bilinmektedir. Daha sonra ise önce denge kaybı, ardından geçici körlük ve bilinç kaybı oluşabilmekte; ölüme neden olduğu konusunda araştırmalar vardır.”

Çelik, her türlü bağımlılık yapıcı madde ile mücadelede öncelikli sorumluluğun devlet yetkililerinde olduğunu ifade ederek, “Devlet narkotik malzemeler ile ilgili kolluk güçlerini kullanarak mücadele etmeli, eğitim müfredatında geniş yer vererek bilinçlendirme faaliyetlerini arttırmalı” uyarısında bulundu. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.