ZEHİR YİYORUZ!

Dış ülkelere gönderilen meyve ve sebzeler için ilaç kalıntısı analizleri yaptırılıyor ancak aynı ürünler iç piyasada hiçbir analize tabi tutulmadan halka yediriliyor. Seyhan Ziraat Odası Başkanı Cahit İncefikir, ilaçlama yapıldıktan sonra hemen piyasaya sürülen ürünlerde kanserojen tehlikesi olduğunu söyledi.

  Yurt dışına gönderilen meyve ve sebzelerin geri çevrilmemesi için üretici pestisit ‘ilaç kalıntısı’ analizleri yaptırırken halka yedirilen ürünler hiçbir laboratuvar tahlilinden geçmeden iç piyasaya sunuluyor.  CİDDİ ANALİZLER YAPILIYOR  Seyhan Ziraat Odası Başkanı Cahit İncefikir, Almanya’dan Rusya’ya, Fransa’dan İngiltere’ye kadar dünyanın birçok ülkesine gönderilen ürünlerin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na ait veya özel laboratuarlarda ciddi ilaç kalıntısı testlerinden geçirildiğini ancak iç piyasada halka arz edilen ürünler için hiçbir analiz  gerçekleştirilmediğini söyledi.  SEBZE HALİNE LABORATUVAR ŞART  İncefikir, salatalıktan bibere, domatesten patlıcana onlarca ürünün satıldığı sebze ve meyve hallerine gıda tahlil ve analiz laboratuarları kurulmasının şart olduğunu söyledi. İncefikir, “İhraç ürünler için gerek devlet gerekse özel laboratuarlarda, ürünlerin bu ülkelerden geri çevrilmemesi için ilaç kalıntısı yaptırılıyor. Ancak iç piyasada sebze meyveyi pestisite karşı denetleyen bir mekanizma yok. Bu son derece üzüntü verici bir durumdur” dedi.  SAĞLIĞIMIZ ÇOCUKLARIMIZ ÖNEMLİ  İncefikir, ilaç kalıntısı konusunda en sorunsuz meyvenin narenciye ürünleri olduğunu anlatarak, iki ay önceden ilaçlama işlemlerinin kesildiğini bundan dolayı bugüne kadar gerek dış gerekse iç pazarlarda bir sorun yaşanmadığını bildirdi. İncefikir şunları anlattı: “Patlıcan, domates, biber, salatalığa ilaç atılıyor. Duruma göre değişmesine rağmen ilaç atıldıktan 3-5 gün sonra bazen 15 güne kadar bu kalıntılar yok oluyor. Ancak bazıları ürün para edince ilaçlı halde bile toplayıp hale getirebiliyor. Ben o ilacın kalıntısını nereden bileceğim, bunun için tek çözüm analizdir. Hale girerken bunun kontrol edilmesi lazım. Bugün bir sebze haline laboratuvar kurmak çok zor değil.”  Normal değerlerin üzerindeki ilaç kalıntılarının insan vücuduna birçok olumsuz etkisi olduğunun bilimsel olarak kanıtlandığına değinen İncefikir, şöyle devam etti: “Sağlığımız önemli, geleceğimiz çocuklarımız önemli. Kimyasal ilaçlar kullanım şartlarına uygun davranılmazsa her türlü hastalığın yanı sıra kanserojen etkilere de sahip. O sebeple bilinçli ilaç kullanmalı, ürünleri şartlara uygun toplayıp pazara göndermeliyiz. Tüketiciye giden ürünlerin kontrolü hallerde kurulacak laboratuarlarla daha sağlıklı yapılır. Bizim sağlığa uygun bilimsel metotlarla kendi kriterlerimizi belirlememiz gerekiyor. Rusya bu işi çok önemsiyor. Bugün Avrupa’dan bile çok düşük değerlerde ilaç kalıntılarını ancak kabul ediyor. Tarladan sofraya gidene kadar buralarda denetlemelerin sıkılaştırılması lazım.”  İncefikir, Türkiye’nin hiçbir sebze ve meyve halinde, iç piyasaya verilen ürünler için ilaç kalıntısı arayan laboratuarlar bulunmadığını sözlerine ekledi.