"ŞİDDETİ DURDURUN"

EĞİTİM 19.10.2023 - 17:59, Güncelleme: 19.10.2023 - 18:03 5204+ kez okundu.
 

"ŞİDDETİ DURDURUN"

Eğitim-Bir-Sen, Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şubeleri Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde ortak basın açıklaması yaparak, okullarda yaşanan şiddetin son bulmasını istediler.
Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, Eğitim-İş Adana 2 Nolu Şube Başkanı Mutlu Gül, Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya ve Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Ergun Ayyıldız okullarda yaşanan şiddetin ve öğretmenlere yönelik saldırıların önlenebilmesi, öncelikle her fırsatta öğretmenleri, eğitim ve bilim çalışanlarını hedef haline getiren politika ve uygulamalara son verilmesinden geçtiğini söylediler. Ortak basın açıklamasını Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin yaptı. Öğretmeni itibarsızlaştıran; toplumdaki yerini ve okuldaki işlevini her fırsatta küçültmeye sebep olan uygulamaların, öğretmene şiddet vakalarının temeli olduğunu iddia eden Ergin, bugüne dek öğretmene şiddet olaylarının faillerinin caydırıcı cezalar almamasını da dolaylı teşvik olarak nitelendirdi. “HER TÜRLÜ SALDIRIYA AÇIK HALE GELDİK” Neredeyse her geçen gün yurdun bir köşesinde öğretmene şiddet vakası baş gösterirken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın hala bu konuya dair engelleyici veya koruyucu herhangi bir önlem politikası geliştiremediğini iddia eden Ergin, “En ücra köşelere tayin edildiğinde bile ‘vatan toprağıdır’ diyerek özveriyle görevini yapan, hali hazırda yoksulluk ve işsizlikle her an burun buruna getirilen eğitim neferlerimiz, toplumda baş tacı edilmesi gerekirken itibarsızlaştırma politikaları sayesinde her türlü saldırıya açık hale gelmiştir. Herkesin saygı duyduğu, öğretmenin toplumun öncüsü konumundaki zamanlardan öğretmenine sahip çıkmayan, saygı duymayan, öğretmenini söylemleri ve eylemleri ile saydırmayan, veli ve öğrencilerin fiziki-psikolojik saldırılarına maruz bırakan bir eğitim sisteminin hakim kılındığı zamanlara geldik. Eğitim çalışanlarının baskı ve tehditlerin kıskacına bırakıldığı, güvensiz ve güvencesiz iş ortamlarına itildiği, eğitim-öğretim ve bilim hizmetleri iş kolundaki görevlerin piyasacı bir anlayışla yürütüldüğü, öğrenci-öğretmen-veli ilişkisinin giderek yozlaştığı bir ortamda eğitim ve öğretim mekanizmasının toplumu dönüştüren ve iyileştiren bir sonuç üretmesi beklenemez” diye konuştu. Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunan Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, “Atatürk’ün dediği üzere; ‘Yeni nesil öğretmenlerin eseri’ olacaksa, öğretmenlerin çalışma güvenliği de sizlerin sorumluluğudur! Yaşanan şiddetin önlenebilmesi için kamu çalışanlarını hedef haline getiren açıklamalara son verilmelidir. Şiddet vakalarında idari ve hukuki soruşturmaların bir an önce yapılması, ilgililer hakkında yaptırımlar uygulanması ve okullarımızdaki güvenlik tedbirlerinin arttırılması noktasında azami gayreti göstermelidir” şeklinde konuşarak, bütün yetkilileri harekete geçmeye ve gerekli yasal çerçeveli önlemleri almaya davet etti. KAYA: “YENİ POLİTİKALAR GELİŞTİRİLMELİ” İktidarın eğitim politikalarının şiddetteki payını çok iyi değerlendirmek zorunda olduklarını söyleyen Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya, bugün eğitimde yaşanan şiddet, öğretmenlere yönelik saldırılar, öğrencilerimize yönelik saldırılar, diğer eğitim paydaşlarına yönelik saldırıların altında yatan sebepleri anlamadıkları ölçüde bu sorunun çözümünü de yerine getiremeyeceklerinin altını çizdi. Eğitimin uzun zamandan beri piyasa koşullarına açıldığını bildiklerine vurgu yapan Kaya, “Eğitim hizmeti alan veliler parasıyla hizmet alan ve bizimle hizmet gören bir düşünce yapısına sahip olduğu sürece bu saldırılar devam edecek. Eğitimde ayrışma, eğitimde farklı bölünme, eğitimde farklı kesimlere farklı bir muamele devam ettiği sürece bu şiddet devam edecek. Biz buradan sesleniyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı artık bütün toplumu kapsayan, gözeten yeni eğitim politikaları geliştirmek zorundadır. Ayrımcı farklı eğitim politikalarına son vermelidir. Bunlara son verildiğinde inanıyoruz ki, bu şiddetin de sonu gelecek. Daha bugün yeni bir okulda şiddet vakasıyla karşı karşıya kaldık. Ve bu bugün olduğu gibi yarın da devam edecek. Buradan sendika yöneticileri olarak bir kez daha İl Milli Eğitim Müdürlerine eğitimde yaşanan şiddete son verecek uygulamaları yaşama geçirmelerini davet ediyoruz” diye konuştu. AYYILDIZ: “ÇELİK YELEK DAĞITACAĞIZ” Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Ergun Ayyıldız da, sadece sendika başkanları olarak kendilerinin yelek giydiğine vurgu yaparak başladığı konuşmasında, “Eğitim çalışanı yelek giymedi. Biz burada kamuoyuna bir mesaj vermek istiyoruz. Hürriyetçi Eğitim-Sen olarak bir karar alacağız. Eğer kanun yapıcılar, bakanlık şiddete karşı önlem almazsa 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde çelik yelek dağıtmaya başlayacağız. Öğretmenlerimiz okula çelik yelekleri giyerek gitsin. Artık bu sorun çözülmeli” diyerek, Bakanlığı bu sorunu çözmeye davet etti. SEZER: “BU TOPLUMSAL BİR SORUNDUR” Eğitim çalışanlarının sorunlarını çözme noktasında irade ortaya koyan, konuşmaktan çok iş yapmayı kendine dert edinmiş farklı dört sendikanın beş Şube Başkanıyla eğitim çalışanlarına yönelik şiddete son verilmesi için yeniden bir araya geldiklerini belirten Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer ise, “Bu husus sadece öğretmenlerimizin ya da eğitim çalışanlarımızın sorunu değildir. Bu toplumsal bir sorundur. Toplumumuzun önde gelen ve yeni nesiller yetiştirmek için çok büyük emekler sarf eden eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddeti asla kabul etmiyor ve her türlüsüne karşı olduğumuzu bununla ilgili irademizi de sonuna kadar sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum” şeklinde konuşarak, sendika olarak yıllarca bu hususa dikkat çektiklerini ifade etti. Daha önce yaptıkları açıklamalarda, okullardaki öğrenci sayısı ve eğitim çalışanlarına göre bulunduğu çevreye göre bütçe aktarılmasını istediklerini kaydeden Sezer, “Bizler bu uygulamanın adına, Adana Şubesi olarak ‘belediye modeli’ dedik. İki yıldır da kısmen okullara para gönderiliyor ancak bunu yeterli bulmuyoruz. Öncelikle bunun kanuni bir alt yapısının oluşturulması ve doğru yöntemlerle okulların ihtiyaçlarını tamamen çözecek şekilde ayarlanması gerekmektedir. Böyle olursa okullarımızdaki en büyük iki problem olan hijyen ve güvenlik sorunu meselesi de çözüme kavuşmuş olacaktır. Belediye modeli doğru bir şekilde okullarımızda uygulanırsa o zaman velilerle ya da değişik yerlerle karşı karşıya gelmemiz de ortadan kalkmış olacaktır. Basın açıklamamızın sonunda özellikle şube başkanları olarak bu konuda birkaç cümle söylemek istedik. Ama arkadaşımızın birisi de dikkat çekti. Özellikle buradan İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünden bu mesajı dört sendikayla birlikte vermemiz çok büyük bir anlam ifade ediyor” diye konuştu.
Eğitim-Bir-Sen, Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şubeleri Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde ortak basın açıklaması yaparak, okullarda yaşanan şiddetin son bulmasını istediler.

Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, Eğitim-İş Adana 2 Nolu Şube Başkanı Mutlu Gül, Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya ve Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Ergun Ayyıldız okullarda yaşanan şiddetin ve öğretmenlere yönelik saldırıların önlenebilmesi, öncelikle her fırsatta öğretmenleri, eğitim ve bilim çalışanlarını hedef haline getiren politika ve uygulamalara son verilmesinden geçtiğini söylediler.

Ortak basın açıklamasını Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin yaptı. Öğretmeni itibarsızlaştıran; toplumdaki yerini ve okuldaki işlevini her fırsatta küçültmeye sebep olan uygulamaların, öğretmene şiddet vakalarının temeli olduğunu iddia eden Ergin, bugüne dek öğretmene şiddet olaylarının faillerinin caydırıcı cezalar almamasını da dolaylı teşvik olarak nitelendirdi.

“HER TÜRLÜ SALDIRIYA AÇIK HALE GELDİK”

Neredeyse her geçen gün yurdun bir köşesinde öğretmene şiddet vakası baş gösterirken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın hala bu konuya dair engelleyici veya koruyucu herhangi bir önlem politikası geliştiremediğini iddia eden Ergin, “En ücra köşelere tayin edildiğinde bile ‘vatan toprağıdır’ diyerek özveriyle görevini yapan, hali hazırda yoksulluk ve işsizlikle her an burun buruna getirilen eğitim neferlerimiz, toplumda baş tacı edilmesi gerekirken itibarsızlaştırma politikaları sayesinde her türlü saldırıya açık hale gelmiştir. Herkesin saygı duyduğu, öğretmenin toplumun öncüsü konumundaki zamanlardan öğretmenine sahip çıkmayan, saygı duymayan, öğretmenini söylemleri ve eylemleri ile saydırmayan, veli ve öğrencilerin fiziki-psikolojik saldırılarına maruz bırakan bir eğitim sisteminin hakim kılındığı zamanlara geldik. Eğitim çalışanlarının baskı ve tehditlerin kıskacına bırakıldığı, güvensiz ve güvencesiz iş ortamlarına itildiği, eğitim-öğretim ve bilim hizmetleri iş kolundaki görevlerin piyasacı bir anlayışla yürütüldüğü, öğrenci-öğretmen-veli ilişkisinin giderek yozlaştığı bir ortamda eğitim ve öğretim mekanizmasının toplumu dönüştüren ve iyileştiren bir sonuç üretmesi beklenemez” diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunan Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, “Atatürk’ün dediği üzere; ‘Yeni nesil öğretmenlerin eseri’ olacaksa, öğretmenlerin çalışma güvenliği de sizlerin sorumluluğudur! Yaşanan şiddetin önlenebilmesi için kamu çalışanlarını hedef haline getiren açıklamalara son verilmelidir. Şiddet vakalarında idari ve hukuki soruşturmaların bir an önce yapılması, ilgililer hakkında yaptırımlar uygulanması ve okullarımızdaki güvenlik tedbirlerinin arttırılması noktasında azami gayreti göstermelidir” şeklinde konuşarak, bütün yetkilileri harekete geçmeye ve gerekli yasal çerçeveli önlemleri almaya davet etti.

KAYA: “YENİ POLİTİKALAR GELİŞTİRİLMELİ”

İktidarın eğitim politikalarının şiddetteki payını çok iyi değerlendirmek zorunda olduklarını söyleyen Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya, bugün eğitimde yaşanan şiddet, öğretmenlere yönelik saldırılar, öğrencilerimize yönelik saldırılar, diğer eğitim paydaşlarına yönelik saldırıların altında yatan sebepleri anlamadıkları ölçüde bu sorunun çözümünü de yerine getiremeyeceklerinin altını çizdi. Eğitimin uzun zamandan beri piyasa koşullarına açıldığını bildiklerine vurgu yapan Kaya, “Eğitim hizmeti alan veliler parasıyla hizmet alan ve bizimle hizmet gören bir düşünce yapısına sahip olduğu sürece bu saldırılar devam edecek. Eğitimde ayrışma, eğitimde farklı bölünme, eğitimde farklı kesimlere farklı bir muamele devam ettiği sürece bu şiddet devam edecek. Biz buradan sesleniyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı artık bütün toplumu kapsayan, gözeten yeni eğitim politikaları geliştirmek zorundadır. Ayrımcı farklı eğitim politikalarına son vermelidir. Bunlara son verildiğinde inanıyoruz ki, bu şiddetin de sonu gelecek. Daha bugün yeni bir okulda şiddet vakasıyla karşı karşıya kaldık. Ve bu bugün olduğu gibi yarın da devam edecek. Buradan sendika yöneticileri olarak bir kez daha İl Milli Eğitim Müdürlerine eğitimde yaşanan şiddete son verecek uygulamaları yaşama geçirmelerini davet ediyoruz” diye konuştu.

AYYILDIZ: “ÇELİK YELEK DAĞITACAĞIZ”

Hürriyetçi Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Ergun Ayyıldız da, sadece sendika başkanları olarak kendilerinin yelek giydiğine vurgu yaparak başladığı konuşmasında, “Eğitim çalışanı yelek giymedi. Biz burada kamuoyuna bir mesaj vermek istiyoruz. Hürriyetçi Eğitim-Sen olarak bir karar alacağız. Eğer kanun yapıcılar, bakanlık şiddete karşı önlem almazsa 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde çelik yelek dağıtmaya başlayacağız. Öğretmenlerimiz okula çelik yelekleri giyerek gitsin. Artık bu sorun çözülmeli” diyerek, Bakanlığı bu sorunu çözmeye davet etti.

SEZER: “BU TOPLUMSAL BİR SORUNDUR”

Eğitim çalışanlarının sorunlarını çözme noktasında irade ortaya koyan, konuşmaktan çok iş yapmayı kendine dert edinmiş farklı dört sendikanın beş Şube Başkanıyla eğitim çalışanlarına yönelik şiddete son verilmesi için yeniden bir araya geldiklerini belirten Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer ise, “Bu husus sadece öğretmenlerimizin ya da eğitim çalışanlarımızın sorunu değildir. Bu toplumsal bir sorundur. Toplumumuzun önde gelen ve yeni nesiller yetiştirmek için çok büyük emekler sarf eden eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddeti asla kabul etmiyor ve her türlüsüne karşı olduğumuzu bununla ilgili irademizi de sonuna kadar sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum” şeklinde konuşarak, sendika olarak yıllarca bu hususa dikkat çektiklerini ifade etti.

Daha önce yaptıkları açıklamalarda, okullardaki öğrenci sayısı ve eğitim çalışanlarına göre bulunduğu çevreye göre bütçe aktarılmasını istediklerini kaydeden Sezer, “Bizler bu uygulamanın adına, Adana Şubesi olarak ‘belediye modeli’ dedik. İki yıldır da kısmen okullara para gönderiliyor ancak bunu yeterli bulmuyoruz. Öncelikle bunun kanuni bir alt yapısının oluşturulması ve doğru yöntemlerle okulların ihtiyaçlarını tamamen çözecek şekilde ayarlanması gerekmektedir. Böyle olursa okullarımızdaki en büyük iki problem olan hijyen ve güvenlik sorunu meselesi de çözüme kavuşmuş olacaktır. Belediye modeli doğru bir şekilde okullarımızda uygulanırsa o zaman velilerle ya da değişik yerlerle karşı karşıya gelmemiz de ortadan kalkmış olacaktır. Basın açıklamamızın sonunda özellikle şube başkanları olarak bu konuda birkaç cümle söylemek istedik. Ama arkadaşımızın birisi de dikkat çekti. Özellikle buradan İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünden bu mesajı dört sendikayla birlikte vermemiz çok büyük bir anlam ifade ediyor” diye konuştu.

Adana HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.